12 Eylül askeri darbesi mağdurlarından biri bugün devletin zirvesinde oturuyor. Cumhurbaşkanı Gül o gün yaşadıklarını bakın nasıl anlattı:
Abone olAnayasa değişikliği ile 12 Eylül darbesini yapan askerlerin yargılanması tartışılırken o dönemin mağdurlarından biri de Cumhurbaşkanı Abdullah Gül.
Gül 12 Eylül döneminde gözaltına alındı. Gözleri bağlı sorgulandı. İşkence görmedi, ama işkence görenlerin önünden geçti. Kardeşi Macit Gül ise bu süreci daha ağır anlattı. Macit Gül işkence gördü.
Gül bunları BM Güvenlik Konseyi toplantısı için ABD’ye giderken kendisine eşlik eden gazetecilere anlattı.
İşte Gül’ün o dönem yaşadıklarının öyküsü:
12 Eylül Harekâtı olduğunda Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, çiçeği burnunda bir damattır. Evleneli henüz bir hafta olmuştur ve Kayseri’deki düğünden sonra İstanbul’a gelip Erenköy’de kiraladıkları bir eve yeni yerleşmişlerdir. Askeri müdahaleyi 12 Eylül günü öğle namazı için gittiği Sahrayi Cedid Camii’nde öğrenir.
Gül: “Baktım bir anormallik var. Bir tanıdık ‘İhtilal oldu’ dedi. ‘Sağ mı, sol mu? Nasıl bir şey?’ dedim ve bizimle bir ilgisi olabilir mi diye düşündüm. Ancak evi nasılsa kimse bilmez diye rahattım.”
ÜSTEĞMENE KAHVE İKRAMI
Ancak pek tahmin ettiği gibi çıkmaz. 13 Eylül Cumartesi sabahı erken saatlerde evin kapısı çalınır. Sonrasını şöyle anlatıyor Gül: “Kapıyı açtım. Genç bir üsteğmen... Bir kâğıt verdi, Gözaltına alınacaklar listesi... Son derece terbiyeliydi. ‘Gözaltına alacağız’ dedi. ‘Salona geç, ben hazırlanayım’ dedim. Hayrünnisa Hanım’a söyledim... ‘Üsteğmene bir kahve yap, misafirimiz’ dedim. Çok şaşırdı, yaptı.”
Gül, bu sırada Kayseri’deki ailesine de haber vermek ister, ancak evde telefon yoktur. Üsteğmen itiraz etmez. Arka sokaktaki teyzesinin evine birlikte yürüyerek giderler. Kayseri’ye telefon açar, “Beni götürüyorlar” der. Ardından ciple Metris’e götürülür. Cumhurbaşkanı’nın ağzından sonrası:
“Beni bir koğuşa koydular. Tek başınaydım. Şaşırdım, sonra gelenlerle doldu. Gözaltı sorgulama uzadı. Gözüm kapalı sorgulandım iki-üç saat kadar. Metris’ten 10 gün sonra Gayrettepe’ye siyasi şubeye götürdüler, iki gece kaldım. Oradan Adapazarı’na götürdüler. Orada kışlada kaldım. Milli Türk Talebe Birliği’nin önde gelenlerinden olduğum için sorguladılar. Ben işkence görmedim. İşkence görenler gözümün önünden çok geçti. Tanıdıklarım vardı. Şu anda Ak Parti’de milletvekili olanlar var. Kardeşim Macit Kayseri’de işkence gördü. Toplam bir ay içeride kaldım. Öğrenci olaylarını sordular. Bana hep saygılı davrandılar. Herhangi bir suç atfetmediler.”
GÖZALTINDA EŞİNİ DÜŞÜNDÜ
Gözaltında iken en çok neyi düşünmüştü? Gül, “Evi düşündüm. Acaba eşim ne düşünür diye. Yeni evlenmiştim...” diye yanıtlıyor.
Bugün ne hissettiği sorulduğunda ise şöyle konuşuyor: “Üzerinden çok şeyler geçti. 60 var, 71 var. 80 sonrası farklı farklı acılar var yaşanan. Siyasi tarihten herkesin ders alması gerekir. Geride takılıp kalmamak lazım, önümüze bakmamız gerekiyor.”