CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu Zaman gazetesindeki haberleri eleştirdi, Gülen cemaatine tepki gösterdi.
Abone olCHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gülen cemaatini söylediği ve yaptıkları bağdaşmıyor diye eleştirdi.
Kılıçdaroğlu'nun bu eleştirisinin arkasında sözlerinin ısrarla küfür olarak sunan ve hergün manşetinde CHP'yi eleştiren bir haber bulunan Zaman gazetesinin tavrı var.
Kılıçdaroğlu, "Sürekli nasıl eleştirebiliriz diye bir arayış içinde olmaları, Gülen cemaatinin topluma vermek istediği hoşgörü ve uzlaşma tavrının gerçek olmadığı, takiye olduğu algısını yaratıyor. Söyledikleriyle yaptıkları taban tabana zıt" diyor.
Milliyet gazetesi yazarı Aslı Aydıntaşbaş CHP lideri ile Edirne'ye yaptığı helikopter yolculuğundaki sohbetini yazdı. İşte Kılıçdaroğlu'nun gündemle ilgili değerlendirmeleri:
YSK KARARINA NEDEN TEPKİ GÖSTERDİ: YSK kararını karşı çıkarken bölgedeki tepkiyi hesaplayarak yapmadım. Doğru olduğu için bu çıkışı yaptım. %10 barajının kalkması gerektiğini de ilk kurultaydan beri söylüyorum. Bu demokrasi önünde engel. Ama AKP samimi değil. Bölge halkının oylarıyla kendi milletvekillerini çıkarmak istiyorlar. Bu milli irade değil, milli irade hırsızlığı.
KCK ÇIKIŞININ NEDENİ: Silivri'deki hukuksuzluğa nasıl karşıysam KCK'daki hukuksuzluğa da karşıyım. O davayı izleyen arkadaşlarımız var. Sonuçta KCK'da yargılananlar, bizimle farklı dünya görüşünden insanlar. Ama nasıl ki bizimle farklı dünya görüşü olan Tayyip Erdoğan'ın parlamentoya girmesini savunduk, onların da parlamentoda olmasını savunuyoruz. Bu demokrat olmakla ilgili. AKP'nin demokratlığından ciddi endişelerim var. Seçilmiş belediye başkanlarını önce tutukluyorsunuz sonra sıraya dizip fotoğraflarını çekiyor, medyaya servis ediyorsunuz. Bu tablo 21.yy'a yakışmıyor. Buna itiraz etmezsek demokrat sayılmayız.
ERDOĞAN DEMOKRAT MI?: Firavunlaştı. Baskıcı, zulüm eden biri haline geldi. Ama popüler... Popüler olmak demokrat olmak değil.
VİTAMİN ALIYOR: Kilo verdim. Dün bütün gün tek bir sandviçle idare ettim. Yemeğe fırsatım olmuyor. Yorulmuyorum desem yalan olur. Ama sonuçta bir yola çıktık. Eğer mücadele edeceksek olabildiğince geniş halk kitlesine ulaşmamız lazım. Takviye alıyorum. Günde 3 vitamin hapı alıyorum. Bunlardan biri multivitamin, diğeri balık yağı. Ama almayı unuttuğum da oluyor.
SELVİ HANIM SİYASETE ISINAMADI: Eşim de gezilere katılabilir bir noktada ama büyük mitinglere gelir mi emin değilim. Siyasete ısınamadı. İlgi alanı değil. Kendisi iyi bir gazete okuru ve siyaseti de izliyor ama içinde olmak istemiyor. Çünkü sıcak siyaset zor bir şey, her an her türlü suçlamayla karşılaşabilirsiniz, canınız sıkılabilir.
GÜLEN CEMAATİNE ELEŞTİRİ: Gülen cemaatinin söylediği ve yaptıkları bağdaşmıyor. İki tür gazeteci var. Biri araştırıp soruşturan, diğeri ise AKP'ye endekslenmiş yaptığı haberlerle AKP'den nasıl avantaj sağlayabilirim, diyen. Benim söylemediğim lafı illa söyledin diyorlar. Bunlar "niyet okuyan" gazeteciler. Dün Zaman ve Vakit aynı haberi yaptı, söylediklerimi ısrarla küfür olarak lanse etti. Hem tarafsızlıktan, iyilikten söz edeceksin, hem de bilmediğin bir şeyi haber yapacaksın. Gerçi alışkınım, daha yolun başındayız çok şeyler olacak böyle. Eleştiri olur ama bazıları her gün nasıl saldırabiliriz diye bekliyor. Olağan karşılıyorum çünkü iktidara bel bağlayan medya, iktidarı savunmak durumunda.
Daha önce Samanyolu'na çıktım, Samanyolu'na çıkarken hiçbir ön koşul sürmedim, istediğinizi çıkarın, istediğinizi sorun dedim. Bu tavrı sürdürüyorum. Temiz yürekli bir insanım ve iyi niyetliyim. Ama içten pazarlıklı anlayışı hazmedemiyorum. Zaman her gün manşetinden bize saldıracak bir açı arıyor. Vakit'i anlıyorum ama Zaman'a şaşırıyorum. Sürekli nasıl eleştirebiliriz diye bir arayış içinde olmaları, Gülen cemaatinin topluma vermek istediği hoşgörü ve uzlaşman tavrının gerçek olmadığı, takiye olduğu algısını yaratıyor. Söyledikleriyle yaptıkları taban tabana zıt.
Benim küfür ettiğimi söylüyorlar. İzlediler mi? Son dönemde başlıklarını alt alta koyup herhangi bir objektif isme değerlendirin... Ama biz yine de Zaman yazarlarının gezilerimize katılmasını istiyoruz. Referandumda bizi izleyen bir muhabir arkadaş vardı. Şimdi de köşe yazarlarını da davet edeceğiz.