STRATFOR 'Viski içerken AKP'yi yerden yere vuran biriyle oturabilirsiniz ve o kişi muhafazakâr bir Gülenci olabilir' diyerek bir “Gülenci tanıma rehberi” hazırlamış
Abone olİNTERNETHABER- Taraf'ta bugün sürmanşette Cemaate dair bir Stratfor belgesi de yer alıyor.
Bu belge Stratfor analistleri tarafından cemaatçileri tanıma rehberi olarak hazırlanmış. Analistlerin Gülen cemaatinden ayrılan bir kişiye dayandırarak hazırladıkları rehberde, "viski içiyor olsa da o bir Gülenci olabilir" notu dikkat çekiyor.
Taraf'taki konuya dair haber şöyle;
Stratfor’un Türkiye analisti, “Washington’da yaşayan son derece bilgili ve iyi bağlantılara sahip biri” diye tanımladığı başka bir Türk kaynağına Gülen cemaatiyle ilgili sorular sormuş. Kaynağının cemaat üyesi ailelerin ‘uyuyan hücreler’ gibi hareket ettiğini doğruladığını söyleyen Bhalla “Kadınların modern, başörtüsü takmadığı, erkeklerin içki içmeye, Rus hayat kadınlarını görmeye gidebildiği, çocukların laik büyüdüğü, asker çocuklarıyla sosyalleştiği bir aile düşünün. [...] Kısaca, kiminle konuştuğunuzu anlamanız çok zor. Viski içerken AKP’yi yerden yere vuran biriyle oturabilirsiniz ve o kişi muhafazakâr bir Gülenci olabilir” diye yazmış. Bhalla, sohbetlerinde birinin cemaat üyesi olduğunu anlamak için nelere dikkat edilmesi gerektiği üzerine kaynağının anlattıklarını da 20 Şubat 2010’daki bir yazışmada şöyle aktarıyor:
GÜLENCİ'Yİ TANIMA REHBERİ
HİTAP ŞEKLİYLE: » “Gülenciler Gülen hareketinden Gülen diye değil, Hocaefendi diye söz ediyor. Gülen karşıtları ise Gülen veya daha da kötüsü liderlerinin ismi Fethullah ile hitap ediyor”.
TELEFONLARININ PİLLERİNİ ÇIKARMIYORLARSA...: » “Konuştuğunuz kişinin telefon kullanımı konusunda ne derece paranoyak olduğuna bakın. Eğer bir toplantıda telefonun pilini içinde bırakırlarsa Gülenci olabilirler, yani konuşmaktan çekinmiyorlardır. Eğer paranoyakça davranıyorlarsa, telefonlarını parçalara ayırıyorlarsa telefonlarını girişte emanete bırakıyorlarsa (bu anlaşılan Türkiye’de çok yaygın olmaya başlamış), o zaman bu kişiler Gülen/polis gözetiminden korkuyorlar demek”.
YÜZÜKLERİ GÜMÜŞSE...» “Bir erkekle konuşurken, yüzüğünün metaline dikkat edin. Muhafazakr İslamcılar altın takmaz ve bunun yerine gümüş kullanır. Türkiye’de dini açından altından gümüşe veya tam tersi bir değişim yapmak son derece sembolik”.
BAYILDIKLARI KELİMELER...» “Gülenciler kuruluşları için kozmos veya evrene ilişkin başka isimler - uzayla, samanyoluyla, zamanla, barış ve harmoniyle ilgili ne varsa - kullanmaya bayılıyorlar”
Türkiye ve Ortadoğu uzmanı Reva Bhalla, Gülen cemaati hakkında daha fazla bilgi edinmek için Washington’da da bir dizi görüşmeler yapmış. Bhalla 21 Mart 2010 tarihli yazışmasında “10 yıl boyunca muhafazakâr bir Gülenci olan ancak birkaç yıl önce ABD’ye yerleşerek hareketten kaçan” bir kaynağıyla yemekte biraraya gelmiş.
HASSAS ASKERİ KONULARDA BİLGİLİ ESKİ CEMAATÇİ
Bhalla, hassas askerî konularla ilgili çok şey bildiği için Gülen hareketinin karşısına almaktan çekindiğini söylediği kaynağını şöyle tanımlıyor:
-“Konuştuğumda bir hayli paranoyak davranıyor, ancak hareketten ‘serbest kaldığı’ için artık şarap içiyor ve bir süre sonra rahatlayabiliyor.”
Bhalla, Amerika’da uzun süredir yaşayan kaynağın, diplomatların Gülen cemaatine yönelik olumlu tavrı ile ilgili anlattıklarını ise şöyle aktarıyor:
“Gülen modeli açık bir şekilde çok başarılı. ABD’li diplomatlar bile bunun giderek daha fazla etkisi altında kalıyor. Kemalist modelin Türkiye’yi Batı’yla daha fazla yakınlaştırmak konusunda başarısız olduğunu, fakat Gülen‘in ticari ve diplomatik çabalarıyla bunu başardığını söylüyor.”
CEMAATİ ABD'DE YAŞAYAN 12 KİŞİLİK AKİL
ADAMLAR GRUBU YÖNETİYOR
Kaynak Bhalla’ya Fethullah Gülen’in şeker hastası olması nedeniyle hareket içinde eskisi kadar aktif olmadığını, cemaatin çoğu ABD’de yaşayan 12 kişilik bir akil adamlar grubu oluşturduğunu da anlatmış. Bhalla ayrıca kaynağının da tıpkı kendisi gibi Gülen okullarının veri tabanını hazırlamaya çalıştığını, ancak çabalarının boşa gittiğini belirtiyor: “Ona da bize verdikleri aynı cevabı vermişler - eğitim çabalarının merkezî olmadığı bu yüzden de iyi bir veri tabanları bulunmadığı. [...] Listeyi çok gizli tutuyorlar.”