BIST 9.666
DOLAR 34,56
EURO 36,41
ALTIN 2.927,13
HABER /  GÜNCEL

Gülen-AK Parti ilişkisine ilginç yorum

'Türkiye'de İslam ve Devlet'in yazarı sosyolog Berna Turam'dan ilginç yorum.

Abone ol

'Türkiye'de İslam ve Devlet'in yazarı sosyolog Berna Turam'a göre cemaatin oyları alternatifsizlikten AKP'ye gidiyor. Cemaatle devletin güçlü bir angajman içinde olduğunu söyleyen Turam 'Cemaatin bu tavrı AKP ile taban tabana zıt' diyor.

ABD'deki Northeastern Üniversitesi Sosyoloji ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Berna Turam, Ocak 2011'de çıkardığı yeni kitabı 'Türkiye'de İslam ve Devlet'te, Gülen cemaatini ve AK Parti'yi inceleyerek Türkiye'deki değişen İslami söylemleri anlattı. Gülen cemaati ile AKP arasında fikir ayrılıkları yaşandığını söyleyen Turam, 'Mavi Marmara ve ardından süregelen tartışmalar, bu fikir ayrılıklarını en çok su yüzüne çıkaran meseleler oldu' dedi.

DEVLETLE GÜÇLÜ BİR ANGAJMAN İÇİNDE

Kitabında AK Parti iktidarı ve Gülen cemaatini mercek altına alan Turam, Neden Gülen ve AK Parti? sorusuna şu yanıtı veriyor.

"Araştırmaya ilk başladığımda dini veya laik birçok grup, organizasyon ve hareket arasında dolaşıp durdum. Ta ki bana çok çelişkili ve ilginç gelen bir konuyu fark edene kadar. Gülen hareketinin dikkatimi çekmesinin ilk nedeni devlete olan farklı konumlanmasıydı. O dönemde, devlete meydan okumayı, başkaldırmayı reddeden bir İslami hareket bana entelektüel olarak çok ilginç geldi. Hareketin lideri ve birçok takipçisi, Türk ordusunu başlarının üzerine koyuyordu. Şimdi siz bana söyleyin, bu belli bir laik kesimle, İslami hareket arasındaki benzerliklere güzel bir örnek değil mi? Bence, cemaati en iyi belirleyen özellik, kendilerini reklam ettikleri 'medeniyetler arası diyalog'dan ziyade, devletlerle kurdukları güçlü angajman ilişkileridir."

SAF DEĞİLLER

"AKP'nin mensupları ve Gülen hareketinin takipçileri ve parti üyeleri aynı insanlar değil. Türkiye'deki bütün dindarları aynı kefeye koyan hatta bir 'saf' olarak gören bakışın tersine, bu gruplar oldukça farklı siyasi görüşlere sahip. Hem ulusal politikalar hem de uluslararası platformda, Gülen hareketi ve AKP'nin birçok konuda çelişki ve fikir ayrılığına düştüğü ancak son yıllarda yavaş yavaş fark edilip anlaşıldı. Bu iki gruba aynı araştırmada odaklanmamın asıl nedeni, bunların birbirinden farklı ve ayrı olmasına rağmen, 1997-2006 dönemindeki devlet-toplum ilişkilerinde ve dönüşümde çok benzer roller oynamaları oldu."

CEMAATİN OYLARI ALTERNATİFSİZLİKTEN AKP'YE GİDİYOR

"Cemaatin oyları alternatifsizlikten AKP'ye gidiyor" diyen Turam, bu görüşünü bakın nasıl savuyor...

"Gülen Hareketi orta sağ partilere oy vermesiyle bilinir. Son on sene, cemaatin oy çoğunluğunun ANAP'tan AKP'ye kaydığı bir dönem oldu. Bu değişim, AKP'nin İslamcılıktan milliyetçi orta sağa kaymasıyla açıklanabilir. Uzun vadede cemaatin oylarının çoğunun AKP'ye gitmesinin asıl nedeni, oy verecek bir alternatif parti bulamamalarından kaynaklanmaktadır.

Hikayenin bu kısmı çok tatsız bence. Dindar olmayan seçmenlerden de bu nedenlerle AKP'ye oy verenler olduğunu biliyoruz. Gülen cemaati ve liderleri her zaman İslami bir parti kurma fikrine soğuk ve eleştirel baktılar. Bu AKP ile aralarındaki farklardan sadece bir tanesi. Uluslararası politikalarda, Gülen cemaati AKP'yi birçok konuda eleştirdi. Mavi Marmara ve ardından süregelen tartışmalar, bu fikir ayrılıklarını en çok su yüzüne çıkaran meseleler oldu. Cemaatin her türlü çatışmaya karşı duran, devlete başkaldırmamayı prensip olarak koyan görüşü, AKP hükümetinin son yıllarda sergilediği tutum ve üsluplarla taban tabana zıt. Türkiye'de liberal demokrat bir muhalefetin yükselememesi, aslında birbirinden hiç de haz etmeyen İslami kesimlerin, özellikle Ergenekon meselesi söz konusunu olunca, birbirlerine yakın durmalarına yol açtı."