Gül, geride hoş bir seda bıraktı

Geldiği andan itibaren sorunlarla boğuşan Abdullah Gül hükümetinden geriye hoş bir seda kaldı.

80 YILLIK SORUNLARLA BOĞUŞTU 18 Kasım’da göreve başlayan 58. Hükümet, önce Avrupa Birliği, daha sonra Irak ve Kıbrıs sorunlarıyla mücadele etti. IMF kıskacında yapılan bütçe de, Başbakan Abdullah Gül’ün yoğun mesai harcadığı konuların başında geldi. Türkiye Cumhuriyeti’nin 80 yıllık sorunlarının hepsinin bir anda çakışması, Kamu Yönetimi Reformu başta olmak üzere birçok tasarının ertelenmesine yol açtı. Tezkere sürecinde sıkıntılı günler geçiren Gül, Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) kararlarına ‘şerh’ koyan ilk başbakan olarak da tarihe geçti. ABD İKNA OLDU AMA O OLMADI... Başbakan Abdullah Gül’ü tarihe geçiren bir diğer olay da, Irak savaşını engellemek için gösterdiği performans oldu. Bir önceki hükümetin başbakanı Bülent Ecevit, ABD’nin Afganistan’a yapacağı saldırı öncesinde “ABD ikna olduysa, biz de ikna olduk” derken; Gül, ABD’nin değil, Türkiye’nin ikna olması gerektiğinin hep altını çizdi. Abdullah Gül, Irak sorununun barışçı yollardan çözümü için Ortadoğu turuna çıktı. Gül’ün İslâm ülkeleri liderleriyle görüşüp İstanbul Çırağan Oteli’nde gerçekleştirdiği zirve de, “Lider ülke Türkiye” imajına yakışan bir uluslararası atak olarak tarihteki yerini aldı. ABD’nin müdahale ihtimalinin artması üzerine hükümetin gündemine iki ayrı tezkere girdi. Liman ve üslerin modernizasyonuna ilişkin tezkereyi Meclis’ten geçiren Gül, “yabancı asker bulundurma ve yurtdışına asker gönderilmesine” ilişkin ikinci tezkereyi TBMM’ye gönderirken bazı bakanları ikna etmekte zorlandı. GÜLERYÜZLÜ, SEMPATİK VE HALKTAN BİRİ... 16 Kasım 2002 tarihinde 58. Hükümeti kurmakla görevlendirilen Gül’ün 2 gün sonra kurduğu hükümetin ilk günkü icraatı, yaya trafiğine kapatılan Başbakanlık’ın önündeki yolu yeniden açmak oldu. Gül’ün kurduğu 58. Hükümet’in, Acil Eylem Planı doğrultusunda hazırladığı Hükümet Programı, 23 Kasım 2002’de TBMM’de okundu. Gül’ün okuduğu program, 28 Kasım’da Meclis’ten güvenoyu aldı. Sempatik, güleryüzlü ve sinirlenmeyen tavrıyla halktan biri olan Abdullah Gül’ün attığı radikal adımlardan biri de, 36’yı bulan bakan sayısını 24+1’e indirmek oldu. VAKİT