Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, yeni dönemde Filistin'in seçimle işbaşına gelen yönetcilerine sorumluluk düştüğünü söyledi.
Abone olDışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Filistin'in yeni yöneticilerine çok büyük sorumluluk düştüğünü, dünyada daha çok muhatap kazanmaları ve barış sürecine katkıda bulunabilmeleri için verecekleri ilk intibaın olumlu olması gerektiğini söyledi. Gül, Dışişleri Bakanlığı'ndaki açıklamasında, Filistin Yasama Konseyi seçimleri neticesinde Filistin halkının tercihini yaptığını belirterek, seçim sonuçlarının Filistin halkına ve bölgeye hayırlı olmasını temenni ettiğini söyledi. Seçimlerin huzurlu bir şekilde yapılmış olmasının, beklendiği gibi sakin geçmesinin ve demokratik kuralların en iyi şekilde işlediği bir seçim olmasının da ayrıca memnuniyet verici olduğunu belirten Gül, Türkiye'nin de seçimlerin yapılmasına çok büyük bir katkı sağladığını kaydetti. Seçimlerle birlikte yeni bir dönemin başladığını, bu yeni dönemde Filistin Yasama Konseyi'nin üyelerine çok büyük sorumluluklar düştüğünü belirten Gül, şöyle devam etti: ''Filistin halkının bütün beklentilerini şimdi onlar karşılayacaktır. Filistin halkı, zaten çok büyük sıkıntılar çekmiştir. Çok büyük yorgunlukların ve sıkıntıların içinden geçmiştir. Ümit ediyoruz ki bu yeni dönem Filistin halkının ümitlerini karşılayacak, Filistin devletinin kendi toprakları üzerinde kurulmasını sağlayacak bir dönem olmalıdır. Onun için meclisin yeni seçilen üyelerinin sorumluluğu gerçekten çok büyüktür.'' ''Bölgede artık şiddet döneminin bittiğini, diyalog ve diplomasi döneminin başladığını'' belirten Gül, demokrasinin bundan sonra da en iyi şekilde işlemesi gerektiğini kaydetti. Gül, ''Demokratik kurallar Filistin'de ne kadar geçerli olursa Filistin'i yönetenler kendilerini o kadar güçlü hissedeceklerdir, daha çok muhatap alınacaklardır. Uluslararası camiayla diyaloğun en iyi şekilde yapılması gerekecektir'' diye konuştu. Türkiye'nin, bölgedeki barış sürecinin devam etmesine çok önem verdiğini kaydeden Gül, yeni dönemin barışla neticelenmesini ümit ettiklerini, bunun için de herkesle birlikte, Filistinlilerin de yeni yöneticilerine karşı önyargılı olmaması gerektiğini söyledi. Gül, ''İsrail ve Hamas diyaloğu için Türkiye'nin devreye girip girmeyeceğine'' ilişkin bir soruyu şöyle yanıtladı: ''Biz Türkiye olarak şimdiye kadar nasıl destek verdiysek, iyi niyetli çalıştıysak bundan sonra da aynı şekilde çalışmaya devam ederiz. Akan kanın durması, acıların dinmesi, birbiriyle komşu iki ayrı bağımsız devletin kendi toprakları üzerinde yaşayabilmesi sadece bölgeye değil, dünyaya da büyük bir huzur getirecektir. Bu bağlamda Türkiye olarak tabi ki üstümüze düşenleri yapmaya devam ederiz'' dedi. <34>''İLK İNTİBA ÖNEMLİ''- Filistin'de başlayan yeni dönemde, yeni yöneticilerin diplomasi, diyalog ve müzakereyi ön plana çıkarmaları gerektiğini belirten Gül, bugün dünyada da en güçlü silahın, ülkelerin şeffaf olması, hak ve hukuka riayet etmesi, halkın iyi yönetilmesi ve demokratik kuralların işlemesi olduğunu kaydetti. Gül, ''Zaten (Filistin'de) yeni seçilen insanların da iyi yönetime çok önem verdikleri görülmektedir. Şu da unutulmamalıdır ki, ilk verilecek intiba çok önemlidir. Bu ilk izlenim ve intibaın muhakkak olumlu olması gerekir. Böyle olunca dünyada daha çok ilgi ve muhatap kazanacaklardır, barış sürecine de katkı sağlayacaklardır'' diye konuştu. ''AB'nin Hamas'ın yönettiği bir Filistin'e destek vermeyeceğini bildirmiş olmasının'' hatırlatılması ve ''Türkiye'nin bu konuda Filistin'e nasıl bir destek vereceğinin'' sorulması üzerine Gül, Filistin halkının kendi temsilcilerini açık ve dürüst bir şekilde seçtiğinin altını çizerek, şunları söyledi: ''Bu seçilenler büyük bir sorumluluk içerisinde hareket ettikleri andan itibaren eminim ki herkes diyalog içinde olacaktır, ekonomik ve sosyal işbirliği devreye girecektir. Bunun için muhakkak ki uluslararası desteğin de verilmesi gerekir. Uluslararası desteğin kazanılabilmesi için Filistin'in yeni yöneticilerinin sorumlu hareket etmesi gerekir. Herkesin üstüne düşeni yapması gerekir. Türkiye olarak biz de üstümüze düşeni en iyi şekilde yapacağız.'' Gül, bölgede yeni bir fırsatın ortaya çıktığına da işaret ederek, barış süreci için bu fırsatların iyi değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ''Artık kan ve gözyaşının bitmesinin zamanı gelmiştir. Hepimizin buna yardımcı olması gerekiyor'' diye konuştu