BIST 9.636
DOLAR 34,65
EURO 36,35
ALTIN 2.929,57
HABER /  GÜNCEL

Gül, Ermeni iddialarına cevap verdi

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, hükümetin son dönemde AB konusunda rehavete kapıldığı yolundaki söylemleri bir kez daha kesin bir dille yalanladı.

Abone ol

AKP grubuna hitap eden Gül,"basındaki bazı kesimlerin kraldan çok kralcı olmaları bizi memnun ediyor" dedi. "AB sürecinin birinci amacı kendi halkımıza AB standardında bir hayat sunabilmek" diyen Bakan Gül, hükümetin AB üyeliği konusundaki kararlılığının sürdüğünü vurguladı. Gül, 'AB süreci hafife alınıyor' şeklindeki eleştirilerin gerçekleri yansıtmadığını belirterek, "hükümetin birinci önceliği AB'dir. Herhangi bir gevşeme ya da zayıflama söz konusu değil" diye konuştu. 17 aralıkta yapılan AB zirvesinde alınan 'Türkiye ile müzakerelere başlama' kararının yarattığı ılımlı havaya dikkat çeken Dışişleri Bakanı, Türkiye'nin 17 aralıktan bir önceki gün yüzde 23 olan borçlanma faizinin 18 aralıkta yüzde 16'ya düştüğünü belirtti. ERMENİ İDDİALARINA YANIT Bakan Gül, Ermeni soykırımı iddialarıyla ilgili olarak da hükümetin daha aktif bir politika izleyeceğini belirtti. 'Keyfi yerinde olan' Ermeni diasporasının azınlık bilincini korumak için bu iddiaları ortaya attığını söyleyen Gül, 'onlara istismar edecekleri bir konu gerekiyor" dedi. Son zamanlarda yeniden şiddetlenen Ermeni iddialarını yorumlayan Gül, 'soykırım' iddiası konusunda Türkiye'ye karşı düşmanlık yapıldığını savundu. Dışişleri Bakanı, sözde soykırım iddialarını tekrar ortaya atanların şöven Ermeni milliyetçileri olduğuna da dikkat çekti. Ermenistan'ın 'sözde' soykırım iddialarına destek veren ülkelere de 'iddialarınızı kanıtlayın' çağrısında bulunan Gül, "bu iddiaların hepsi tamamen iftiradır. Hepsi safsatadır" şeklinde konuştu. "VATAN ŞEHİTLER SAYESİNDE YURT OLDU" Başbakan Vekili ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, memleketin değişik yerlerinden yüz binlerce insanın vatan ve değerler uğruna şehit olduğunu belirterek, ''Ne yazık ki bugünlerde o gün omuz omuza şehit olanların çocuklarının arasından bunun farkında olmayanların çıktığını görüyoruz'' dedi. Gül, Çanakkale Zaferi'nin 90. yıldönümünü dolayısıyla geçen hafta gerçekleştirilen anma törenlerine işaret ederken, 2003'te çıkarılan yönetmelikle 18 Mart'ın Şehitler Günü olarak belirlendiğini ve bu kapsamda bütün şehitlerin törenlerle anıldığını söyledi. ''Çanakkale deyince hepimizin içinden bir sızı geçer'' diyen Başbakan Vekili Gül, 90 yıl önce memleketin en yetişmiş 250 bin dolayındaki evladının şehit verildiğini vurguladı. Çanakkale'de verilen şehitler için duyulan hissiyatı milli Şair Mehmet Akif Ersoy'un, Çanakkale şehitleri için yazdığı şiirde ifade ettiğini kaydeden Gül, vatan için verilen canları, vatanın kendiliğinden değil, bu şehitler sayesinde yurt olduğunu çocuklara, gelecek nesillere anlatmanın herkesin görevi olduğunu vurguladı. Gül, düşmanlık veya kin aşılamak için değil, tam tersi vatan sevgisini çocuklara aşılamak için her yıl Şehitler Günü'nün tekrarlanacağını belirtti. ''KİN VE NEFRET AŞILAMAK İÇİN DEĞİL'' Hükümet'in Çanakkale ve şehitlere verdiği önem doğrultusunda, Gelibolu Yarımadası'nı düzenlemek için 2003 yılında bir komite oluşturduğunu anımsatan Başbakan Vekili Gül, çalışmalar kapsamında 28 tane gerçek şehitlik alanının tespit edildiğini, 120 kilometre asfalt yol yapıldığını, bilgi merkezleri oluşturulduğunu anlattı. Düzenleme çalışmaları için 20 trilyon lira harcandığını ve harcamaların devam edeceğini de bildiren Gül, Çanakkale Savaşı'nı en iyi şekilde canlandıracak simülasyon merkezini kurma çalışmalarının da en kısa sürede bitirileceğini ifade ederken, ''Bütün bunlar vatan sevgisini aşılamak, içinde bulunduğumuz vatanın değerini çocuklarımıza anlatmak içindir. Yoksa kin ve nefret aşılamak için değil'' diye konuştu. Başbakan Vekili Gül, Avrupa'nın değişik ülkelerinde, Bakü'den Balkanlar'a, Bağdat'tan Suriye, Tel Aviv ve Filistin'e kadar birçok yerde Türk şehitlikleri bulunduğuna işaret ettiği ve alkışlar arasında sürdürdüğü konuşmasında şunları söyledi: ''Buralarda isimleri görürsünüz; Ahmetler, Mehmetler, Hasanlar... Bir şey daha görürsünüz, doğum yerlerini... Kimi Erzurum'dandır, kimi İzmir'dendir, kimi Diyarbakır'dandır, kimi Kudüs'tendir, kimi Saraybosna'dandır. Omuz omuza, değerlerimiz için vatanımız için şehit olanlar... O zamanlar bütün bu vatan, millet sevgisi ay yıldızlı bayrakla sembolize edilmiş... Ne yazık ki bugünlerde o gün omuz omuza şehit olanların çocuklarının arasından bunun farkında olmayanların çıktığını görüyoruz. O gün atalarımız ay yıldızlı bayrak için şehit olurken bugün bazı bedbahtlar, bazı zavallılar bu bayrağı yere düşürüyorlar ne yazık ki....''