Çünkü 1 Mart'ta reddedilen tezeke hâlâ sıcaklığını koruyor. Ve Amerika bu tezkerenin acısını unutmuş değil..
Abone olBugün Ankara tarihinin en sıcak günlerinden birini yaşayacak. Meclis'ten izin isteyen hükümet şimdilik bir yıl süre konulan tezkere ile Irak'a asker göndermek istiyor. Anti Amerikan dalgasının Meclis'te yeniden milletvekillerini etkileyip etkilemeyeceği merakla bekleniyor. Çünkü Irak'ta her gün bir ABD askeri ölüyor. Bu ortamda zor bir kararın arefesindeki vekillerin bir çoğunun kararlarını son anda karar vereceği belirtiliyor. KAPALI OTURUMDA GÖRÜŞÜLECEK Başbakanlığın bu tezkeresi, TBMM gündemine gelen yurtdışına asker gönderilmesi ve yurda asker kabulüne ilişkin 18. tezkere niteliğini taşıyor. Şimdiye kadar gelen tezkerelerden 16’sı kabul edilirken, 1 Mart 2003 tarihinde görüşülen tezkere, Genel Kurul’da salt çoğunluğa ulaşılamadığı için kabul edilmemişti. Tezkere’nin bugün TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmesi bekleniyor. Tezkere kapalı oturumda görüşülecek. Irak’a asker gönderilmesine ilişkin tezkerede, Irak’ın PKK-KADEK terör unsurlarından temizlenmesinde ve Irak topraklarının teröristler için “melce” olmaktan çıkarılması için gerekli tüm tedbirlerin alınmasında Türkiye’nin kesin kararlılığı vurgulandı. Ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sorumluluk bölgesinde kendi milli komuta yapısı içinde görev yapacağı bildirildi. Irak’taki durumun uluslararası camia için ciddi bir endişe kaynağı olmayı sürdürdüğü ifade edilen Tezkere’de, BM Güvenlik Konseyi’nin 22 Mayıs 2003 tarihli 1483 sayılı kararına atıfta bulunuldu. Tezkere’de, Irak’ta yaşanan gelişmelerin Türkiye’yi çok yakından ilgilendirdiği belirtilerek, “Irak’ın toprak bütünlüğünün ve milli birliğinin korunması, Irak toplumunu oluşturan tüm milli grupların ve tüm Irak vatandaşlarının temel hak ve hürriyetlerini teminat altına alacak yeni demokratik Irak’ın tesisi, Türkiye için hayati önem taşımaktadır” denildi. EŞİT KATILIM Irak’ın toprak bütünlüğünü koruyacak yeni bir siyasi yapıya kavuşmasının önemine dikkat çekilen Tezkere’de, Irak’ın milli devlet inşa etme sürecinde, Irak’ın kurucu halkı olan Arap, Kürt, Türkmen ve Asuriler’in etkili bir rol oynaması, hiçbir milli gruba imtiyazlı bir statü verilmemesi ve tüm milli gruplara bu sürece eşit statüde katılma imkanı tanınması gerektiği vurgulandı. TERÖR KONUSU Irak’ın güvenliğinin Türkiye’nin güvenliği üzerinde çok yönlü ve doğrudan etkileri olduğunun acı tecrübelerle sabit bir gerçek olduğu ifade edilen Tezkere’de, şöyle denildi: “Türkiye’nin milli birliği ve toprak bütünlüğünü hedef alan terör unsurlarının Irak’ta yuvalanmasının önlenmesi, Türkiye için birinci öncelikli hayati bir konudur. Bu amaçla Irak’ın PKK-KADEK terör unsurlarından temizlenmesinde ve Irak topraklarının ileride teröristler için melce olmaktan çıkarılması için gerekli tüm tedbirlerin alınmasında Türkiye kesin kararlıdır. ÇOKULUSLU GÜCE KATILIM Hükümetin, Türkiye’nin çok uluslu güçlerin bir parçası olarak Irak’ta istikrar ve güvenlik harekatına askeri güç katkısında bulunmasının yerinde ve gerekli olacağı sonucuna vardığı, bu amaçla TBMM’den izin istenmesini kararlaştırdığı ifade edilen Tezkere’de, “Meclis’in vereceği karara bağlı olarak, Irak’taki istikrar gücüne fiili katkımızın askeri ve teknik diğer veçheleri ile siyasi çerçevesinin belirlenmesi amacıyla başlatılmış olan temas ve çalışmalar, Hükümetin vereceği görev ve yetki çerçevesinde ilgili kuruluşlarımızca sunuçlandırılacak ve bu konudaki gerekli düzenlemeler somut esaslara bağlanacaktır” denildi. TÜRK ASKERİ KENDİ KOMUTASINDA Tezkere’de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sorumluluk bölgesinde kendi milli komuta yapısı içinde görev yapacağı belirtilerek, Türkiye’in görevinin sadece güvenlik ve istikrara katkı ile sınırlı kalmayacağı, İstikrar Gücü’ne siyasi ve insani boyutta da katkıda bulunacağı bildirildi. Tezkere’de, Türk askerinin Irak’ta güvenlik ve istikrarın teminatı olarak görev yapacağı vurgulandı.