Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Ahmet Türk, Emine Ayna ve Selahattin Demirtaş’ın savunmalarının alınması için günsüz olarak zorla hazır edilmeleri konusunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılmasına karar verdi.
Abone olKaparılan DTP’nin dört milletvekili hakkında Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği zorla duruşmaya getirilme kararı üzerine BDP genel merkezine giden polis, “Partide olacağız” diyen milletvekillerini bulamadı. Terörle mücadele biriminden dokuz polis, dün sabah 09.15’te milletvekillerinin adres gösterdiği eski DTP genel merkezine geldi. BDP Genel Başkanı Demir Çelik, polislere milletvekillerinin partide olmadığını söyledi. Bunun üzerine polisler, milletvekillerinin, “Verilen adreste bulunamadıklarına” ilişkin tutanak tutarak genel merkezden ayrıldılar. Başka illerde yargılandıkları davalar kapsamında Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen talimat duruşmalarına Ahmet Türk, Emine Ayna ve Selahattin Demirtaş katılmadı. Bunun üzerine mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarının alınması için günsüz olarak zorla hazır edilmeleri konusunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına müzekkere yazılmasına karar verdi. Mahkeme, duruşmaları 13 Nisan 2010’a erteledi.
Tuğluk’u getirin
Polislerin, BDP Genel Merkezi’nde bulunduğu sırada Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Aysel Tuğluk hakkında da “Günsüz olarak zorla getirme” kararı aldı. İddianamede, Tuğluk’un, DTP’nin 1’inci Olağanüstü Büyük Kongresi ve Van’daki Nevruz konuşması ile 2 Mart 2007’de DTP Genel Merkezinde yaptığı basın açıklamasında, “Terör örgütü PKK’nın amacı doğrultusunda suçu ve suçluyu övme” fiilini işlediği belirtiliyor.
Terör örgütünün propagandasını yaptıkları iddiasıyla Demirtaş Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Ayna, Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Türk ise İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor.
Gerektiğinde ifade veririz
POLİSLERİN ayrılmasının ardından yanlarında eski DTP milletvekillerinden bazıları olan Türk ve Ayna, parti genel merkezine geldi. Türk, partiden ayrılırken şunları söyledi: “Gördüğünüz gibi buradayız, yargıdan yargılanmaktan çekindiğimiz yok. Zamanı geldiğinde gidip ifademizi vereceğiz. Aysel ve benim durumum biraz daha farklı. Biz her zaman ifade verebiliriz. Ama milletvekilliği devam eden üç arkadaşımızla ilgili kararın hukuka aykırı olduğuna inanıyoruz. Gerektiğinde uygun bir süreçte gider ifademizi veririz.”
Gitmeyeceğiz
EMİNE Ayna ise, “Ayrıcalık istemiyoruz. Şu anda DTP’li vekiller dışındaki milletvekillerine ayrıcalık uygulanıyor. Biz onlara uygulanan bu ayrıcalığı teşhir ediyoruz. Bu anlamda ifade vermeyeceğiz diyoruz. İfade vermeye gitmeyeceğiz” açıklamasını yaptı. BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık da şunları söyledi: “Hepimiz buradayız, hiçbir yere kaçmıyoruz. Dün nasıl arkadaşlarımızın eline kelepçe vurdularsa bugün hepimizin eline kelepçe vurabilirler. Yüzde 70 oy alan arkadaşlarımızın eline kelepçe vurulmadı mı? Biz onlardan daha değerli değiliz. Onun için kelepçelere hazırız.”
Boynumuzu uzatmayacağız
DİYARBAKIR’da bulunan Aysel Tuğluk ve Selahattin Demirtaş BDP il binası önünde basın açıklaması yaptı. İfade vermeye gitmeyeceklerini söyleyen Demirtaş “Karar bir mahkeme tarafından verilmiş olmakla hukuki hale gelmez. Halkın milletvekilleri hakkında zorla yakalama kararı çıkarıp dokunulmazlık, siyasi iradelerini tanımıyorsanız, bu sizin bileceğiniz iştir. Zorla götürülsek bile biz faşizme teslim olmayacağız, faşizmi teslim almaya gideceğiz” diye konuştu. Tuğluk ise “Hiç birimiz bu uygulamalara karşı boynumuzu uzatmayacağız. Bizi seçen insanların iradesine gösterilen saygısızlığa karşı, onları saygılı olmaya davet ediyoruz. Yoksa mahkemeden filan kaçmıyoruz. Yargılama konusu olan bütün düşüncelerimin arkasındayım. Bu yöntemlerle bizi sindireceklerini sanıyorlarsa çok büyük yanılgı içindeler” dedi.
Tuğluk’u getirin
Polislerin, BDP Genel Merkezi’nde bulunduğu sırada Ankara 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi, Aysel Tuğluk hakkında da “Günsüz olarak zorla getirme” kararı aldı. İddianamede, Tuğluk’un, DTP’nin 1’inci Olağanüstü Büyük Kongresi ve Van’daki Nevruz konuşması ile 2 Mart 2007’de DTP Genel Merkezinde yaptığı basın açıklamasında, “Terör örgütü PKK’nın amacı doğrultusunda suçu ve suçluyu övme” fiilini işlediği belirtiliyor.
Terör örgütünün propagandasını yaptıkları iddiasıyla Demirtaş Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Ayna, Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Türk ise İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor.
Gerektiğinde ifade veririz
POLİSLERİN ayrılmasının ardından yanlarında eski DTP milletvekillerinden bazıları olan Türk ve Ayna, parti genel merkezine geldi. Türk, partiden ayrılırken şunları söyledi: “Gördüğünüz gibi buradayız, yargıdan yargılanmaktan çekindiğimiz yok. Zamanı geldiğinde gidip ifademizi vereceğiz. Aysel ve benim durumum biraz daha farklı. Biz her zaman ifade verebiliriz. Ama milletvekilliği devam eden üç arkadaşımızla ilgili kararın hukuka aykırı olduğuna inanıyoruz. Gerektiğinde uygun bir süreçte gider ifademizi veririz.”
Gitmeyeceğiz
EMİNE Ayna ise, “Ayrıcalık istemiyoruz. Şu anda DTP’li vekiller dışındaki milletvekillerine ayrıcalık uygulanıyor. Biz onlara uygulanan bu ayrıcalığı teşhir ediyoruz. Bu anlamda ifade vermeyeceğiz diyoruz. İfade vermeye gitmeyeceğiz” açıklamasını yaptı. BDP Muş Milletvekili Sırrı Sakık da şunları söyledi: “Hepimiz buradayız, hiçbir yere kaçmıyoruz. Dün nasıl arkadaşlarımızın eline kelepçe vurdularsa bugün hepimizin eline kelepçe vurabilirler. Yüzde 70 oy alan arkadaşlarımızın eline kelepçe vurulmadı mı? Biz onlardan daha değerli değiliz. Onun için kelepçelere hazırız.”
Boynumuzu uzatmayacağız
DİYARBAKIR’da bulunan Aysel Tuğluk ve Selahattin Demirtaş BDP il binası önünde basın açıklaması yaptı. İfade vermeye gitmeyeceklerini söyleyen Demirtaş “Karar bir mahkeme tarafından verilmiş olmakla hukuki hale gelmez. Halkın milletvekilleri hakkında zorla yakalama kararı çıkarıp dokunulmazlık, siyasi iradelerini tanımıyorsanız, bu sizin bileceğiniz iştir. Zorla götürülsek bile biz faşizme teslim olmayacağız, faşizmi teslim almaya gideceğiz” diye konuştu. Tuğluk ise “Hiç birimiz bu uygulamalara karşı boynumuzu uzatmayacağız. Bizi seçen insanların iradesine gösterilen saygısızlığa karşı, onları saygılı olmaya davet ediyoruz. Yoksa mahkemeden filan kaçmıyoruz. Yargılama konusu olan bütün düşüncelerimin arkasındayım. Bu yöntemlerle bizi sindireceklerini sanıyorlarsa çok büyük yanılgı içindeler” dedi.