Avrupa Birliği tarafından finanse edilen proje kapsamında hedeflenenin üzerinde 250 bin kişiye ulaşıldı.
Abone olTürkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Avrupa Komisyonu arasında 2001 yılının Aralık ayında, Üreme Sağlığı Programı çerçevesinde Mali ve teknik destek sağlanmasına araç olacak Finansman Anlaşmasının imzalanmasının ardından Türkiye’nin alan ve nüfus bakımından en büyük İlçelerinden olan Gaziosmanpaşa’da, “Gaziosmanpaşa İlçesi Üreme Sağlığı Projesi’’ tamamlandı. Gaziosmanpaşa Belediyesi tarafından desteklenen projenin sonuçları dün Topkapı Eresin Oteli’nde düzenlenen toplantıyla açıklandı.
Toplantının açış konuşmasını yapan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Dr. Erhan Erol, sağlıkta eğitimin önemine dikkat çekerek, “Bu projeyle birlikte ilçemizde üreme sağlığı konusunda önemli bir bilinç yaratılmıştır. Uluslararası Mavi Hilal İnsani Yardım ve Kalkınma Vakfı Liderliğinde, Anadolu Bil Meslek Yüksek Okulu ve GOP Kadınlar Kültür ve Yardımlaşma Vakfı işbirliği çerçevesinde 12 ay süre ile uygulanan proje sonuçları ilçe halkının konu hakkında önemli bir bilgi birikimine sahip olduklarını ortaya koymuştur. İlçemizde eğitim amaçlı projeleri desteklemeye devam edeceğiz’’ dedi. Toplantıda konuşan Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Rıfat Köse, sağlıklı nesiller için üreme sağlığı konusunda tüm toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Projede, İstanbul İli Gaziosmanpaşa İlçesi’nde Güvenli Annelik, Aile Planlaması, Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlar (CYBE) ve HIV/AIDS, Meme ve Rahim Ağzı Kanserlerin Erken Tanısı konusunda bilinçli bir toplum yaratmak, iyi uygulamaları yaygınlaştırmak ve ilgili sağlık hizmetlerine erişimi arttırmak hedef olarak alındı. Öncelikli hedef grup olarak Gaziosmanpaşa İlçesinde özellikle yeterince sağlık hizmetlerinin erişemediği gecekondu ve kırsal yerleşim birimlerinde yaşayan 15-49 yaş arası kadın ve erkekler baz alındığına dikkat çeken Proje Koordinatörü Nalan Üker, proje çalışmalarının tamamlandığı 12 aylık süre içerisinde, Gaziosmanpaşa İlçesi’nde, özellikle
sağlık hizmetlerinin yeterli düzeyde olamadığı ve bu yöndeki toplumsal talebin de düşük olduğu gecekondu yerleşim birimlerinde,aralarında etkili aile bireyleri ve toplumsal etkinliği bulunan kişilere birebir ulaşılarak eğitim, seminer ve danışmanlık hizmetleri verildiğini vurguladı. Ülker
şunları söyledi;
“Proje kapsamında düzenlenen eğitim ve danışma hizmetleri ve aynı zamanda Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Sayın Dr. Erhan Erol tarafından hem bir başkan hem de bir hekim olarak verilen doğru mesajlarla İlçede sağlık hizmetlerine erişim sağlık ocakları sorumlu hekimlerinden, kadın sağlığı merkezlerinden alınan somut bilgilere göre yaklaşık %35 oranında artmıştır. 1 milyonu aşan
bir İlçede böylesine olumlu bir gelişme oldukça kayda değer ve proje hedeflerine ulaşıldığının somut bir göstergesidir.’’
ÇARPICI SONUÇLAR….
Proje sonunda elde edilen verilerle Gaziosmanpaşa İlçesinin hane halkı istatistikleri İstanbul ortalamasının üzerindedir; bu oranların Türkiye ortalamasının altında görünse de İlçede yaşayan aileler arasında erkeklerin birden fazla eşle yaşamalarına bağlı olarak hane halkı sayısı artmasına
neden olmaktadır. İlçede hane halkı sayısı 7 ve üzerinde olan 18.047, hane halkı sayısı 10 ve üzerinde olan 2.631 hane tespit edilmiştir.
Anadolu’nun her bölgesindeki kırsal alanlardan yoğun göç alan İlçede, vatandaşların son derece lokal yaşadıkları, geleneksel aile etkilerini sürdürdükleri ve kırsal kesim davranışlarını devam ettirdikleri gözlenmiştir. İlçede evli çiftler doğurganlık ve çocuk sahibi olma konusunda kendi kararlarını kendileri verme konusunda yeterince inisiyatif kullanamıyorlar.
Ayrıca anketlerde tespit edilmese de sahada gözlediğimiz diğer bir önemli konuda özellikle İlçenin kırsal kesiminde kimi ailelerin çocukları ucuz ve düşük maliyetli işgücü kaynağı olarak görmeleri, ucuz aile işçisi olarak, tarım ve hayvancılık gibi alanlarda çalıştırılmak istenmesidir. Bu nedenle,
kırsal kesim kökenli ailelerde hala fazla çocuk sahibi olma eğitlimi vardır.
Verilen eğitimlerde söz alan katılımcılarla, danışmanlık hizmetlerine başvuruda bulunan yararlanıcılarla yapılan görüşmelerde kadınların gebelikten korunamayacak durumda olmaları halinde, erkeklerin korunması önerilmiştir. Ancak, erkeklerde korunma yöntemlerinin kullanımına yönelik
isteksizlik oldukça yaygındır.
İlçede kadınlarda gebelik döneminde, doğum öncesi ve sonrasında sağlık hizmetlerine erişim ve dolayısıyla anne ve bebeğe yapılan bakım yeterli değildir. Annelerin önemli bir bölümü hem gebelik sırasında, hem de sonrasında geleneksel bakım yöntemlerini uygulamaktadır. Bu duruma bağlı
olarak anne ve çocuk sağlığı konularında ciddi riskler söz konusudur. İlçede ulaşılan kadınların yarıya yakını doğumları sırasında kanama, uzun süreli ağrılar ve vajinal enfeksiyon gibi sorunlarla karşılaştıklarını ifade etmişlerdir.
Eğitimlerimize katılan ve projemiz kapsamında danışmanlık hizmeti alan yaklaşık 8000 kadının % 91’nin meme ve rahim ağzı kanserleri erken tanı ve teşhisine yönelik geçmişe dayalı, belirli periyotlarda temin edilmiş hiçbir sağlık testi sonucunun olmadığı. % 9’luk dilimde ise meme ve rahim ağzı sağlık hizmetlerine ulaşımlarda mutlaka ciddi bir sağlık sorunu ile karşılaşılması yada başka bir sağlık sorunu nedeniyle doktor kontrolüne ve tıbbi tekniklere başvurulduğu gözlenmiştir.
İlçede yaşayan özellikle 16 – 39 yaş grubu erkeklerin sağlıksız koşullarda ve kontrolsüz cinsel ilişkiye girme sıklığının fazla olduğu tespit edilmiştir. Buna bağlı olarak Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonlara (CYBE) yakalanma ve bulaştırma riskleri fazladır. Hanede ortalama yaşayan kişi sayısının artmasına neden olan çok eşlilik Cinsel Yolla Bulaşan Enfeksiyonların ortaya çıkmasında ve kişiden kişiye bulaştırılması riskini arttırıcı rol oynamaktadır. Eşleri ile birlikte tedavi olmayan çiftlerin CYBE ve etkilerine uzun süre maruz kaldıkları, iyileşme sürecinin zahmetli ve oldukça uzun olmasına neden olmaktadır. Oysa basta HIV/AIDS olmak üzere 40 farklı enfeksiyon cinsel yolla korunmasız ilişki sonucu bulaşabilmektedir.