Gökhan Demirkol'un ailesinden önemli açıklama

Hakkında arama kararı çıkartılan Gökhan Demirkol'un babası çok önemli açıklamalarda bulundu

Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Gamze Özçelik ve yakalama kararı olduğu halde Gökhan Demirkol katılmadı. Davada Gamze Özçelik’in avukatları Makbule Tanış ile Demirkol’un avukatı Rıdvan Yıldız ve Demirkol’un annesi Tülay Demirkol ile babası Ali Rıza Demirkol hazır bulundu. Demirkol’un avukatı Yıldız, müvekkili ile görüşemediğini ve eksik hususların tamamlanmasını isterken, Özçelik’in vekili avukat Tanış, Demirkol’un yurt dışına kaçtığına dair duyumlar aldığını belirtti ve Interpol yolu ile yakalanması için işlem başlatılmasını istedi.

Yaklaşık 2 dakika süren duruşma sonunda mahkeme başkanı, yakalama emri olduğu halde davaya katılmayan Demirkol’un infazının beklenmesine ve Yargıtay Bozma İlamı’na karşı savunması alındıktan sonra bozma ilamına uyulup uyulmaması hususunda karar verilmesini kararlaştırarak, davayı 15 Mart tarihine erteledi.

'İLİŞKİ TECAVÜZ DEĞİL'

Dava sonrası İHA’ya konuşan Gökhan Demirkol’un babası Ali Rıza ve annesi Tülay, Gamze Özçelik’in oyun oynadığını, davadan çekileceğini söylediğini ve mahkemenin kendileri için olumlu bir karar vermemesi halinde davayı Anayasa Mahkemesi’ne ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşıyacaklarını belirtti. Davanın yargıya taşınması ile medyanın rant için Gamze Özçelik’i mağdur, Gökhan Demirkol’u ise suçlu, hatta sapık lanse ettiğini savunan Ali Rıza Demirkol, “Haber kirliliği oluşturarak kamuoyu yanıltıldı. Yargıya da baskı yapıldığına inanıyorum. Yargının verdiği inanılmaz kararlarla içimizdeki ateş adeta kora dönüştü. Oğlumuz ve Gamze hiçbir anne ve babanın tasvip etmeyeceği özellerini, fantezilerini görüntüleyerek cahillik etmişlerdir. Allah onları affedip, hidayet versin. Gökhan, 6 ay 15 günü hücrede olmak üzere 8 ay tutuklu kaldı. Bugüne kadar konuşmadık. Zira yargı, şahitlerin ifadelerini, vekillerin ısrarla tecavüz olmadığına dair ispatlı savunmalarını, malum görüntülerin içeriği ile ilgili bilimsel açıdan en doğru tahlili yapacak olan anestezi uzmanlarının verdiği bilimsel mütalaa raporları, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ilgili birimlerinin CD’yi seyrederek verdiği raporlardaki gerçekleri görecek diye düşündük. Yani biz yargının adaletine güvendik. Raporlara göre ‘Gamze komada değil’ denilmekte. Tıp biliminde ‘Komada olmayan kişi istem dışı ilişkide mutlaka tepki gösterir’ deniliyor. Gamze, bilimsel görüşlere göre komada değilse, tepki de göstermiyorsa ilişki ve çekimi onaylıyordur. Dolayısı ile ilişkinin tecavüz olmadığı daha nasıl anlatılır” dedi.

Gamze Özçelik’in alkol aldığına dair dosyada hiçbir bilimsel kanıtın olmadığını belirten Ali Rıza Demirkol, “Başı ve sonu olmayan 4 dakikalık görüntülere anestezi uzmanı olmadan bakılarak, varsayıma dayalı Gamze’nin gözü kapalı, uykulu haline aldanarak ‘Olsa olsa komadadır. İçtiğine uyuşturucu hap katılmıştır’ sonucuna varılmıştır. Ve maalesef inanılmaz şekilde yanlış karar verilmiştir. Bir kişinin anlık CD görüntülerine bakılarak böyle bir sonuç çıkarılması sonucu soyut ve dayanaksız kanıtlanmamış bir iddia ile haksız olarak oğlumuz hakkında ‘tecavüz etmiştir’ kararını hiçbir hak, hukuk, mantık ve adalet kavramı ile kendimize ve çevremize açıklayamıyor ve kabullenemiyoruz” ifadesini kullandı.

İddiaların Gamze’nin ruhsal durumunun bozuk olduğu yönünde olduğunu belirten Ali Rıza Demirkol, “Yaşantısı kamuoyunun önünde, mesleği de aktrislik olan Gamze, mahkemenin ilk gününden bu zamana kadar tiyatroda oynamış ve başrollerde canlı performans göstermiştir. Filmler çevirmiş ve halen bir kanaldaki dizide başrol oynamaktadır. Hiçbir fiziki ve ruhsal sorunu görülmeyen bu kızımızın çelişki dolu olan iddiaları, gerçekleri saptırarak internetteki görüntüleri nedeniyle kendini kamuoyu önünde savunabilmek ve aklamak adına her ne olursa olsun bu görüntüler her ne zaman ve nerede olursa olsun senaryosuna uydurmuş olup, rolünü de oynamaktadır. Yüce mahkemenin bu gerçekleri görmemezlikten gelmeyeceğine inanmaktayız. Biz bu davayı Anayasa Mahkemesi’ne, hatta ve hatta İnsan Hakları Mahkemesi’ne kadar götürmeye kararlıyız” diye konuştu.

'ÇOCUĞUM İFTİRA VE YALANLA KARALANDI'

Oğlu Demirkol’a iftira ve yalan atıldığını belirten anne Tülay Demirkol ise, “Bir iftira ve yalanla benim çocuğumu karaladı. Benim çocuğumun hayatını zindan etti. O da anne oldu. O da evladını büyütünce beni anlayacak. Ona da dedim, ‘Sen ne zaman anne olursan beni anlayacaksın’ diye. O da bana dedi ki telefonda, ‘Seni şimdi anlıyorum. Ben bu davayı geri çekeceğim’. Fakat çekemiyor, birilerinden korkuyor. Nasıl vicdanı var. O yatağa yattığı zaman onun vicdanı kabul ediyor mu? Nasıl böyle bir vicdanla yaşıyor anlamadım. Onun psikolojisi yalanla bozulur. ‘Ben bir çocuğa iftira attım, ben bir çocuğun hayatını kararttım’ deyip psikoloji bozulur” dedi.