Hayatını değiştirmek isteyenler bilinçaltı telkin CD'lerinde çare arıyor
Abone olAile, çevre şartları, kültür, inançlarımız gibi pek çok etken hayatımızı şekillendiriyor. Çoğu zaman, kişilik gelişimi, sosyal yaşam, iş dünyası, aile içi ilişkiler gibi alanlarda olmak istediğimiz yere varamadığımızı düşünüyoruz. Kendimizi ve çevremizi değiştirmek, geliştirmek için gayretlerimiz yetmiyor ve bir yerden sonra mücadeleyi bırakıyoruz.
Bu yüzden, istedikten sonra her şeyi çok daha kolay yollarla başarabilme ve değiştirebilme gücüne sahip olduğumuzu anlatan 'sır'lı öğretiler tüm dünyada büyük talep görüyor. Bilinçaltına (subliminal) yönelik olumlu telkinler yapan kişiler ise bunu daha da ileri götürerek, kısa sürede ideal hayatlar kurmayı vaat ediyor. Buna göre, bir hafta-10 gün içinde, hiçbir gayret sarf etmeden yeteneklerinizi geliştirebilir, hafızanızı güçlendirebilir, kilo sorunlarından, sigara alışkanlığından kurtulabilir, zengin olabilirsiniz, deniliyor.
Bunun gibi ancak hayallerinizle sınırlı olabilecek gelişmeler yaşamak için yapmanız gereken tek şey gizli telkinleri içeren müzikleri dinlemek. Ancak, her şeyden önce bu kayıtları bir CD ile bedelini ödeyerek almanız gerekiyor. 50 liradan başlayan fiyatlarla daha çok internet üzerinden satılan kişisel gelişime ve hastalıkların tedavisine yönelik bilinçaltı telkin CD'leri bu alanda bir sektör oluşturmuş durumda.
Bilinçaltı, beynin, insan farkında olmadan bilinçdışı çalışan, bedenin istemsiz kaslarını yöneten, gece uyurken dahi vücut fonksiyonlarının çalışmasını sağlayan, beş duyu ile algılanan her şeyi anbean kaydeden ve gerektiğinde kullanılmak üzere bilincin emrine veren bir parçasıdır. Kendisine gönderilen her şeyi kayıt ediyor ve gerçekmiş gibi kabulleniyor. Bilinçaltına yerleşen bilgiler, tüm yaşamı etkileyen davranışlara yön veren temel esasları oluşturuyor.
İnsan kulağı 15-20.000 Hertz arasındaki frekansları duyabiliyor; ancak bilinçaltı daha düşük frekansları da algılayabiliyor. Dijital müziklerin altına yerleştirilen düşük frekanslı telkin sözleri doğrudan bilinçaltına kaydoluyor. Açıktan olan telkinlere bilinç direnç gösterirken, gizli telkinler herhangi bir dirence maruz kalmadan bilinçaltına akıyor. Bu teknik ile sevilen bir müzik eserinin altına kaydedilerek bilinçaltına gönderilen telkin sözlerinin kişinin hayatını değiştireceği iddia ediliyor.
Kalıcı sonuç alınması zor
Psikiyatri uzmanları gizli telkinlerle sorun çözme yöntemine temkinli yaklaşıyor. Psikiyatrist Prof. Dr. Mustafa Merter, tekrarlanan eşik altı uyaranların kişide bazı değişikliklere yol açabileceğini, ancak bu yaklaşımda insanın çok önemli bir boyutunun "by-pass" edildiğini söylüyor. Bunun, 'müşahede alt sistemi' yani insanın basiret, feraset, aklıselim, vicdan yönleri olduğunu belirten Prof. Dr. Merter, "Doğru hüküm ancak bütün sistem devreye girdiğinde verilebilir, yoksa istismar çok kolay olur. Ayrıca "yayının" kimin tarafından, hangi niyet ve amaçla, hangi dozajda ve gelişimin hangi aşamasında yapıldığı da önemlidir." diyor.
İnsanı hayvanlardan ayıran en büyük farkın irade olduğuna vurgu yapan Merter, Yaratıcı'nın, insanın kendi ihtiyarıyla seçim yapmasını istediğini belirtiyor. Merter'e göre, eşik altı bilinçdışı telkinler kısa vadede (mesela sigara bırakma, kilo verme...) faydalı görünse bile uzun vadede kalıcı sonuç elde edilemez. Bunları düzenli veya düzensiz dinlemenin kişinin psikolojisine olumsuz tesirleri olabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Mustafa Merter şunları söylüyor: "Sorumluluğu başkasına atmak, insanı hem bağımlı kılar hem de sorumluluk bilincinden uzaklaştırır, atalete sevk edebilir. Yeniçağ manevi arayışlarının en zararlı yönlerinden birisi de bu süreçtir. Bedelini gerektiği gibi ödemeden, kestirmeden, başkasının sırtında bir yerlere varma hayali kuruluyor."
Psikiyatr Prof. Dr. Erol Göka ise bu telkin yöntemini gayri ciddi ve bilim dışı buluyor. Bunların hipnotik teknikler olduğunu belirten Göka, hipnozun da modern tıpta ve psikiyatride ehil ellerde, hekimler tarafından yapılmak şartıyla çok kısıtlı bir kullanımı olduğunu vurguluyor. "Bana iyi geldi, hayatım değişti." gibi ifadelerin hiçbir şeyi göstermeyeceğini ifade eden Göka şöyle konuşuyor: "İnsanların önemli bir kısmı telkine yatkındır ve onlara yapılan her şeyin iyi gelme, daha doğrusu iyi geldiğini sanma ihtimali vardır. Okunmuş su içmekten, tatlı bir bakışa, ele, sırta dokunmaktan, "İyileşeceksin!" sözüne kadar her şeyden fayda gördüğünü söyleyebilirler. Ama hakikatin ve bilimin yolundan gidenler, böyle şarlatanlıklara pabuç bırakmaz."
Telkinde Kur'an ve Cevşen'i kullanıyor
"Gizli Telkinle Kur'an Terapisi" kitabının yazarı, radyo programcısı Kubilay Aktaş, gizli telkinlerin tüm dünyada insanları tüketime yönlendirmek ve ahlak dışı mesajlar vermek için uzun zamandır kullanıldığını belirtiyor. Aktaş, aynı yöntemi uygulayarak, çocukluğundan itibaren bilinçaltı kirlenen, içsel çatışma içinde olan, çözümler aramasına rağmen yine de kalbi tatmin olmayan insanların bilinçaltını yeniden inşa etmeye çalıştığını söylüyor. Kubilay Aktaş, telkin ifadelerini Kur'ân ayetlerinden, Cevşen duasından ve Celcelutiye kasidesinden seçiyor. Kur'an'ın ve Allah'ın isimlerinin kesinlikle şifa olmasından dolayı, bilinçaltına giren herkesi etkilediğini iddia eden Aktaş, bu yöntemi uyguladığı yüzlerce kişiden hiçbirinin olumsuzluk yaşamadığını anlatıyor.
Aktaş şöyle konuşuyor:
"İnsan bunların gerçekten etki edeceğini bilir ve bu niyetle dinlerse değişmeye başlar ama bu hemen olacak diye bir şey yok. Zaman içinde değişir. Bazen mevcut durum aynı kalsa bile kişinin ona bakışı değiştiği için sorun olmaktan çıkar. Bir insan kendi kendine de başarılı olacağını telkin edebilir ama bilinçaltında başarısız biri olduğuna inanıyorsa çabaları yüzeyde kalır. Başarılı olabileceği düşüncesini bilinçaltına yerleştirmek gerekir. Her şeyin çok hızlı yaşandığı bu çağda, insanın maddi manevi gelişiminin de hızlı olması gerekiyor. Günümüzde sanal alemde gizli telkinlerle yürütülen bir savaş var. Neden biz de aynı tekniği insanların iyiliği için kullanmayalım? "