Tüm dünyayı saran gıda milliyetçiliği en son buğday ihracatına getirilen yasaklarla önüne geçilemez bir hale gelirken, gıda ihracatına yönelik kısıtlama ya da durdurma kararı alan ülke sayısı Avrupa Birliği (AB) üyeleri dahil 50'yi aştı.
Abone olKovid-19 salgını süreci ve Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle yükselen gıda fiyatlarında küresel kriz endişesi giderek yaygınlaşırken, iç piyasalarını korumak için gıda ürünlerinin ihracatını durdurma ya da kısıtlama yoluna giden ülkelere yenileri eklenmeye devam ediyor.
Bu durum gıda fiyatlarında rekor düzeylerde artışa da yol açıyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü'nün (FAO) Gıda Fiyat Endeksi, martta şubat ayına kıyasla yüzde 12,6 artış göstererek ortalama 159,3 puan oldu. Artış oranı geçen yılın mart ayına göre yüzde 33,6 olurken, endeks değeri de tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı.
Emtia fiyatlarında da oynaklığın yüksek seyretmesine neden olan bu gelişmeler, özellikle buğday gibi tarım emtialarında rekor seviyeleri beraberinde getirdi. Rusya-Ukrayna savaşının başlaması sonrasında 13,6350 dolarla tarihi zirveyi gören buğday fiyatları, yılbaşından bu yana yüzde 60'ın üzerinde arttı.
Korumacı politikalar Kovid-19 ile başladı
Dünya Ticaret Örgütü verilerine göre, Kovid-19 sürecinde, AB, Arjantin, Anguilla, Bolivya, Brezilya, Kamboçya, Kolombiya, Mısır, El Salvador, Polonya, Romanya, Gambiya, Endonezya, Moğolistan, Kuzey Makedonya, Sırbistan, İsviçre ve Özbekistan'ın da aralarında bulunduğu bazı ülkeler, stratejik olarak gördükleri bazı gıda ürünleri için önlemler aldı.
Bu önlemler arasında geçici ihracat kısıtlamaları, ithalat tarifelerinin geçici olarak kaldırılması, ithalat vergilerinden muafiyet yer aldı.
Rusya Federasyonu, Kazakistan, Ermenistan, Belarus ve Kırgızistan'ın oluşturduğu Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) de Kovid-19 önlemleri kapsamında 2020'de çok sayıda tarım ürününün ihracatını 30 Haziran'a kadar yasakladı.
- Rusya, gıda savaşı da başlattı
Rusya, Ukrayna'ya açtığı savaş sonrası gıda ürünlerinin tedarikinde de küresel bir kargaşaya neden oldu.
Ülke, mart ayında üçüncü ülkelere beyaz şeker ve şeker kamışı ihracatını, AEB'ye de tahıl ihracatını geçici olarak yasakladı.
Rusya ayrıca iç piyasada istikrarı korumak gerekçesiyle ayçiçeği yağı ihracatına da geçici olarak kota getirirken, kota miktarını 1,5 milyon ton olarak belirledi.
Kazakistan ise 15 Haziran'a kadar buğday ve un ihracatına kısıtlama getirme kararı aldı.
Dünyanın en büyük ikinci ekonomisi Çin de korumacı politikalarda ön planda yer aldı. Daha önce fosfatlı gübre ihracatını yasaklayan ülke, tahıllar başta olmak üzere gıda stoklarını artırmaya başladı.
Arjantin ve Ukrayna kritik tarım emtiası ihracatlarını durdurdu
Savaşın başlamasıyla birlikte Arjantin ise kendi un sanayisi için buğday tedarikini garanti altına almak ve makarna fiyatlarının artışını frenlemek için bir sistem oluşturma kararı aldı. Arjantin ayrıca, soya yağı ve küspesi ihracatını da durdurdu.
Ukrayna ise buğday, mısır, ayçiçeği yağı, gübre ihracatına yasak getirdi. Ukrayna Başbakanı Denys Shmyhal, Ukrayna hükümetinin, gıda rezervi oluşturmayı hedeflediğini belirterek, bunun için ülkenin yıllık tüketimine eşit tahılı geri alacağını açıkladı.
Macaristan da tahıl ihracatı yasağına katılan ülkeler arasında yer aldı.
Dünyanın en büyük palm yağı üreticisi Endonezya ise önce şirketlerin palm yağı ihracatında yüzde 20 düzeyinde olan yurt içine ayırma zorunluluğunu yüzde 30'a çıkardı. Ülke 28 Nisan itibarıyla da ham palm yağı ve diğer rafine ürünleri de içeren geniş kapsamlı bir ihracat yasağı getirdi.
Gıda korumacılığı yapan ülkeler arasında Orta Doğu ve Afrika da yer alıyor
Orta Doğu ve Afrika ülkeleri de gıda korumacılığı yapan ülkeler arasında bulunurken, Cezayir'de yağ, şeker ve buğday ürünlerine ihracat yasağı getirildi. Yaklaşık 1,3 milyon ton buğday üretimine sahip Cezayir, yıllık 9-12 milyon ton buğday tüketiyor.
Mısır, Nisan 2020'de baklagil, yer fıstığı, bezelye, fasulye ihracatına geçici yasak uyguladı. Ülke ayrıca, Rusya-Ukrayna savaşının ardından da bazı gıda ürünlerinde meydana gelen fiyat artışının önüne geçmek için aralarında buğday, mercimek ve fasulyenin de bulunduğu 5 gıda ürününün ihracatını geçici olarak durdurdu.
Lübnan'ın çeşitli bölgelerindeki fırınların un temininde sıkıntı yaşaması nedeniyle üretime ara vermesi ekmek krizine neden oldu. Kamerun da yerel piyasadaki fiyat artışları ve tedarik sorununu gerekçe göstererek pirinç, mısır, darı ve sorgum ürünlerine ihracat yasağı getirdi.
Hindistan'ın buğday ihracatı yasağı fiyatları yüzde 6 yükseltti
Hindistan'ın bu hafta gıda güvenliği açısından tehdit olarak gördüğü buğday ihracatını yasaklaması, tarım emtiası fiyatlarında sert dalgalanmaları yeniden gündeme getirdi. Karar sonrasında buğday fiyatları yüzde 6 ile iki ayın en yüksek artışını kaydederek 12,5 dolara kadar yükseldi.
Dünyanın ikinci büyük buğday üreticisi Hindistan'da erken gelen sıcak hava dalgası da tarımı olumsuz etkiledi. Ülkede, 1901'den bu yana en yüksek seviyelere erişen mart sıcaklıkları nedeniyle buğday verimi oldukça düşmüştü.
Gıda milliyetçiliği dünya ticaretini de olumsuz etkiliyor
Korumacı politikalar özellikle Afrika ve Orta Doğu'da gıdaya erişimde krize yol açmaya başlarken, önde gelen kuruşlar da dünya ticaretine yönelik olumsuz öngörülerde bulunuyor.
Afrika Kalkınma Bankası (AfDB) Başkanı Akinwumi Adesina, geçen ay Rusya-Ukrayna Savaşı sonrası Afrika'daki buğday fiyatlarının yüzde 60 artış gösterdiğini bildirdi. Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) de Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle 2022'de küresel mal ticaretine ilişkin büyüme beklentisini yüzde 4,7'den yüzde 3'e indirdi.
G7 ülkeleri bu ay Ukrayna-Rusya savaşının yoksul ülkeleri tehdit eden küresel gıda ve enerji krizini tetiklediğine dikkati çekerek, Ukrayna depolarında yaklaşık 40 milyon ton tahılın ihraç edilmesi için acil çözüm üretilmesi konusunda uyarıda bulundu.