Gezi parkı olaylarının örgütleyenlerin arkasındaki faiz lobisi ortaya çıktı.
Abone olBANU İRİÇ
İNTERNETHABER.COM (ÖZEL İÇERİK)- AK Parti MKYK üyesi Prof. Dr. Mazhar Bağlı, Gezi Parkı'nda çıkan olayların perde arkasını ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yurda dönüşünde verdiği mesajları değerlendirdi.
Erdoğan'ın işaret ettiği 'faiz lobisini' sorduğumuz Bağlı, Erdoğan'ı yemek isteyen güçlerin hem içte hem dışta bir güç olduğuna dikkat çekti.
Bağlı medyaya da yansıyan eylemcilerin birbiriyle haberleştiği telefon uygulaması olan 'Zello'nun 15 gün önceden yüklendiğini ve bunun organize bir iş olduğuna işaret etti.
BAŞBAKAN'I YEMEK İSTEYEN ULUSLARARASI AKTÖRLER
Bağlı "Başbakan'ı yemek isteyen uluslararası aktörler var, faiz lobisi var, paradan para kazanmak isteyenler var.Türkiye içerisinde de bir lobi var Türkiye'deki istikrardan rahatsızlık duyanlar çalışmaya başladı." dedi.
Başbakan Erdoğan'ın selam verdiği ülkelere dikkat çeken Bağlı bunun bir mesaj olduğunu söylerek "Sayın Başbakan o selamlamayı boşa yapmadı. Saraybosna'ya, Mekke'ye, Medine'ye, Halep'e, Şam'a kadar selam göndermek, uluslararası bu işin içinde olanlara ben bunların hepsiyle birlikteyim mesajı göndermek demektir." dedi
Bağlı, bazı sosyologlarının bunların halkın kendi tepkisiyle oluştuğunu söylemesini eleştirerek kendi yaşadığı örneği şu şekilde paylaştı "Akşamları ben de görüyorum. Oturduğum sitede ulusalcı emekli bir asker buradaki eylemi örgütlüyor"
HEDEF AK PARTİ'NİN BAŞARILARI
"Bunların hedefi AK Parti'nin elde ettiği başarılar ve bizatihi Başbakan'dır" diyen Bağlı şunları belirtti:
Oligarşi ve vesayeti isteyenlerin, toplum iradesini yönetime yansıtmaya çalışan aktörleri devşirmeye çalıştığını söyleyen Bağlı Menderes örneğini verdi: "Menderes için inanılmaz bir kampanya yürüttüler, dedikodular üzerinden CHP'li vekiler Menderes'in gizli bir oturumda 'Siz bu ülkeye gerekirse hilefeti bile getirirsiniz' dediği dedikodusunu yaydılar. Tek adamlığa gittiği, demokrasinin dışına gittiği demokrasinin dışına çıktığı propagandası yayıldı."
Bağlı, aynı oyunun Erdoğan için de yapıldığını ifade ederek "Bunu Sayın Başbakanımız hakkında da yapıyorlar, sanki AK Parti bu konularla ilgili haber yapılmasını engelliyormuş gibi yansıtılıyor, aslında tam tersine AK Parti yanlış haberlere karşı" dedi.
Menderes'in sistem tarafından devşirildiğini söyleyen Bağlı, Ecevit'in de 'hakça paylaşım' sloganıyla yola çıktığını ancak yolun sonunda halktan aldığını kaşıkla zenginlere peşkeş çekmediği için devşirildiğini söyledi.
ÖZAL İÇERİDEN ÇÖKERTİLDİ
Özal ve Erbakan örneğini veren Bağlı "Özal gibi bir adam içeriden çökertildi. Yerine geçen kişinin Mesut Yılmaz olması bile çok anlamlı. Erbakan ise susturularak, tehdit edilerek omuz atılarak uzaklaştırıldı." dedi
ERDOĞAN'I NE DEVŞİREBİLİYORLAR NE ÇÖKERTEBİLİYORLAR
Aynı yöntemin Erdoğan için de uygulandığını söyleyen Bağlı, "Şimdi de halkın iradesini yansıtan bir adam, Sayın Başbakan Erdoğan var ne devşirebiliryorlar, ne omuz atabiliyorlar, ne tehdit edebiliyorlar ne içerden çökertebiliyorlar. Bütün bunlar imkansız hale geliyor. İşin içinde uluslararası dinamiklerin de bulunduğu bir yapı var. Başbakan konuşmasında o çevrelere pes etmeyeceğini gösterdi. Ama Başbakan, diğer temel hak talepleriyle ilgili protestolar için son derece duyarlı olacağını söyledi."
BU TALEPLERLE YETİNMEZLER
Taksim Platformu'nun üçüncü köprü, üçüncü havalimanı gibi projelere karşı olmasını sorduğumuz Bağlı "Bu Taksim Platformu kelimenin tam anlamıyla şöyle davranıyor; bir müstemleke komiserinin gelip kendisini atadığı valiye talimat vermesi gibi. Bunlar yetinmeyecek. Bunlar yerine getirilse bile, seçimsiz bir biçimde iktidarın da bitirilmesini isteyecekler" dedi
Korkuya ve endişeye mahal olmadığını not düşen Bağlı, İngiltere ve Fransa gibi pek çok Avrupa ülkelerinde yaşanan olayları anımsattı.
BEYAZ KUVVETLER
Medyada yer bulan Gezi Parkı'ndaki şiddet olaylarını Beyaz Kuvvetler'in organize ettiği haberlerini sorduğumuz Bağlı "Bu yapı tüm dünya içinde var. 'Occupy' diye bir sistem var. Bu sistemde bir lobi var. Dünyanın pek çok yerinde bu tür şiddeti organize eden yapılanma var ve bu yapılanma Türkiye'de çok önceden devreye girdi. Telefonların telsiz gibi kullanılmasına imkan tanıyan programlar bu olaylardan 15 ay önce yüklenmiş burada Beyaz Kuvvetler'in devrede olduğu çok açık. İlk günde bu kadar organize olmak, yalan haber yaymak, sahte fotoğraflar ortaya koymak, fake hesaplar açıp olmamış ölümleri varmış gibi göstermek haberleşme sağlamak organizasyonun olması işin içinde başka bir kuvvet olduğunu gösteriyor." dedi