BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  DÜNYA

Gezi eylemcisinin ilginç yalanı ortaya çıktı

İzmir’de Gezi Parkı eylemleri sırasında sivil polisler tarafından ormanlık bir alana götürülerek işkence gördüğünü iddia eden Eğitim-Sen üye...

Abone ol

İzmir’de Gezi Parkı eylemleri sırasında sivil polisler tarafından ormanlık bir alana götürülerek işkence gördüğünü iddia eden Eğitim-Sen üyesi öğretmenin eşiyle barışmak için yalan söylediği ortaya çıktı. Öğretmen hakkında suç uydurma suçlamasıyla dava açıldı.
İzmir’de 5 Haziran’da Gezi Parkı eylemleri sırasında Eğitim-Sen üyesi sınıf öğretmeni Mehmet T., elinde telsiz bulunan sivil giyimli şahıslar tarafından ormanlık alana kaçırılarak saatlerce işkence gördüğünü iddia etmişti. Eylemden sonra arabasına doğru giderken sivil giyimli şahıslar tarafından kaçırıldığını ileri süren Mehmet T., "30-35 dakika gittikten sonra ağaçlık alanda durduk. İner inmez bana vurdular, yere düştüm. Bana, ’Niye eyleme katılıyorsunuz? Sizin yüzünüzden 60-70 saat uykusuzuz’ deyip vurdular. Yere düştüm, sigaram da cebimden düştü. Sigaramı almak için eğildiğimde sivil aracın 35 KEH 20 plakalı, metalik renkte ve yeni olduğunu gördüm. Darp edildim, kafama silah dayandı. Ağzımın içine kel şahıs silah soktu, barut tadını aldım. Daha sonra beni araçtan attılar. Çantamı, telefonumu verdiler. Polislerin cezalandırılmasını istiyorum. Aracın plakasını sorguladığımda sahte plaka kullandıklarını anladım" şeklinde ifade vermişti. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden de darp raporu alan sınıf öğretmeni, olaydan sonra Eğitim Sen 1 No’lu Şube Başkanı Abdullah Tunalı ile birlikte basın toplantısı düzenlemişti. Toplantıda konuşan Tunalı, "Bu hukuksuzluğu yapan kişiler bulununcaya kadar bu yaşanan işkencenin sorumluluğu İzmir Emniyet Müdürü ve İzmir Valisi’nin üzerindedir" demişti.
İzmir Gasp Büro Amirliği tarafından başlatılan soruşturmada iddiaya konu güzergah üzerindeki işyeri ve MOBESE kameraları araştırılırken, Mehmet T.’nin cep telefonu sinyalleri de incelemeye alındı. Mehmet T.’nin kendisini kaçırdığını söylediği aracın emniyete ait olmadığı belirlenirken, kamera görüntülerinde benzer marka ve renkte araca rastlanmadı. MOBESE ve işyeri kameralarından takip edilen Mehmet T.’ye ait 35 DB 0619 plakalı otomobilin ise 5 Haziran 2013 günü saat 17.56 sıralarında Manisa’nın Turgutlu ilçesinde bir işyerinin önüne park edildiği, aynı gün saat 22.49 sıralarında işyerinin önünden ayrıldığı tespit edildi. Mehmet T.’nin olay günü hep kendisinde olduğunu ve başka kimsenin kullanmadığını söylediği aracın 23.25 sıralarında Turgutlu’dan İzmir’e doğru hareket ettiği kameralardan tespit edildi. Mehmet T.’nin işkence gördüğünü söylediği saatlerde de cep telefonunun baz istasyonu sinyallerinden Turgutlu’da olduğu tespit edildi.
Ortaya çıkan deliller sonrası tekrar ifadesi alınan Mehmet T., önceki ifadelerinde yalan söylediğini belirtti. Gündoğdu Meydanı’ndaki eylemde polisin müdahalesi sonucu yaralandığını belirten Mehmet T., saat 17.15 civarında evine giderek üzerini değiştirdiğini, daha sonra Turgutlu’ya gittiğini, saat 23.00 civarında Turgutlu’dan ayrılarak İzmir’e döndüğünü ve Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden darp raporu aldığını ifade etti. Eski eşi D.D.S. ile barışabilmek için yalan ifade verdiğini söyleyen Mehmet T., eski eşinin kendisine acıyarak barışır umuduyla bu yola başvurduğunu belirtti. Mehmet T. hakkında suç uydurma iddiasıyla dava açıldı.
Mehmet T.’nin üye olduğu Eğitim Sen 5 No’lu Şube Başkanı Özcan Çetin ise, "Biz arkadaşın beyanına göre hareket ettik. Eğer iddialar doğruysa yanılttığımız için kamuoyundan özür diliyoruz. Ama bu durum Gezi’deki şiddet olaylarını gölgelememeli. Eğer doğru ise biz de araştırma başlatıyoruz. Ve doğruysa disipline verip üyelikten de atacağız. Şiddet gören diğer arkadaşları tenzih ediyorum" dedi.