BIST 9.636
DOLAR 34,66
EURO 36,36
ALTIN 2.930,51
HABER /  GÜNCEL

'Gerekirse smokin de giyerim'

TRT'de yayınlanan 'Büyüteç' programına katılan Başbakan Erdoğan, Sezer'in davetini değerlendirdi. Erdoğan, smokin polemiğini ise iki cümlede sona erdirdi.

Abone ol

Erdoğan: Gerekirse smokin giyerim Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin model olmak gibi bir hırsı ve gayretinin olmadığını söyledi. Erdoğan, TRT'de yayınlanan ''Büyüteç'' programına katılarak, soruları yanıtladı. ABD Başkanı George Bush'un, Başbakanlık makamını Topkapı Sarayı'na taşıma düşüncesine katılıp katılmadığının sorulması üzerine Erdoğan, ''O çok büyük haksızlık olur, o emanete karşı haksızlık olur'' dedi. ''SİZİN PKK'NIZ, BİZİM EL KAİDE'MİZ VAR''- Erdoğan, Bush ile Türkiye-ABD ilişkilerinin yanı sıra özellikle Irak, Afganistan, Kıbrıs konusunu da görüştüklerini belirterek, görüşmede PKK konusunda gündeme geldiğini söyledi. Erdoğan, şöyle konuştu: ''Hatta, 'Sizin PKK'nız, bizim El Kaide'miz var' dediler. Ben de dedim ki, 'Bizim PKK artı El Kaidemiz var, siz de sadece El Kaide var' dedim. Terör, tüm insanlığın şu anda baş belası konumundadır. Terör, kimi, nasıl, nerede, niçin, ne zaman vuracağı bilinmeyin bir fenomendir. Buna karşı ortak mücadele oluşturmak durumundayız. Bunun dini, ırkı, milleti, vatanı yok. Nasıl, nereden, niçin gelirse gelsin bize göre terör terördür ve lanetlenmelidir. Karşısında da elimizden gelen bütün tedbirleri almak suretiyle halkı terörden korumalıyız. Teröre bulaşanlara da böyle bir insanlık suçundan, çirkinlikten çekinmelerinin, kaçınmalarının insani bir görev olduğunu, semavi dinlerin hiçbirinin insan ölümüne müsaade etmeyeceğini anlatmalıyız. Biz de İslam'ın mensubuyuz, bizim dinimizde de böyle bir şeye fırsat, cevaz verilmez. İnsanca yaşamak, insanı yaradandan ötürü sevmek dinimizin görevidir. Bir insanı öldürmek Allah'ın evini yıkmak gibidir, bir insanlığı öldürmek gibidir. Böyle bir yaklaşım tarzı olan bir dinin kalkıp da insan ölümüne müsaade etmesi mümkün değildir.'' Erdoğan, Kıbrıs konusunda Türkiye'nin haklı görüldüğünü ve özelikle referandum sürecinde takınılan tavrın takdir edildiğini ifade ederek, ''Atılması gereken adımları atacağız diyorlar'' dedi. NATO Zirvesi'nin, Türkiye için çok ciddi bir prestij zirvesi olduğunu vurgulayan Erdoğan, zirve nedeniyle 3-4 gün halkın belli kurallara uymasını istediklerini söyledi. Erdoğan, ''Ben Başbakan olarak bundan zarar gören vatandaştan özür dilemek durumundayım. Bu benim için insani bir görevdir. Ben bunu herhangi bir eziklik içinde yerine getirmedim, görev bilinciyle yerine getirdim'' diye konuştu. CHİRAC ALINGANLIK GÖSTERDİ Başbakan Erdoğan, ABD Başkanı George Bush'un Türkiye'nin AB sürecine ilişkin açıklamalarının, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac tarafından eleştirilmesinin hatırlatılması üzerine, ''Burada Sayın Bush bir ülkenin adını vererek şöyle yapsın, böyle yapsın ifadesini kullanmadı. Sadece kendi düşüncesini ileri sürdü. AB'de oy hakkı yok, düşüncesini söylemekte de özgürdür. Chirac alınganlık gösterdi. Bana göre alınganlığa gerek yok'' diye konuştu. AB üyeliği sürecinde uyum ve uygulama olmak üzere iki önemli başlık bulunduğunu belirten Erdoğan, uyumla ilgili olanları hemen hemen bitirdiklerini, uygulama ile ilgili olarak da sıkı bir takip içinde olduklarını kaydetti. Erdoğan, şunları söyledi: ''Uygulama tamamıyla biter mi? Bitmez. Bir zihniyet değişikliği gerçekleştireceğiz. Şu anda tam üye olan ülkeler Kopenhag kriterlerini tam olarak bitirmiş değiller. Biz şu anda müzakere sürecini alıyoruz, tam üye olmuyoruz. Bu müzakere sürecini alıp da müzakerelere başladıktan sonra tam üyelik ciddi bir zaman alacaktır. Ne zaman ki bizler tam üyelikle ilgili olarak tüm ortakların olurunu alırız, o zaman zaten tam üye olacağız. Ama o ana kadar bizler uygulamalara devam edeceğiz. Bütün bunlar büyük ölçüde yerine geldiğinde, AB, 'tamam Türkiye'nin de artık girmesi gerekir' dediğinde tam üye olur. Türkiye o ana kadar bütün hızı ve heyecanıyla uyumdaki maddeleri tek tek uygulama alanına koyacaktır.'' AB üyeliği sürecinde Güney Kıbrıs'ın sorun çıkarıp çıkarmayacağı konusunda bir soruyu yanıtlayan Erdoğan, ''Bunu Türkiye de, KKTC de aştı. Bundan önce önümüze getiriliyordu, bundan sonra getirilemez. Çünkü, Türkiye Annan Planı'na 'evet' dedi'' diye konuştu. ''SMOKİN GİYMEM DİYE BİRŞEY SÖZ KONUSU DEĞİL'' Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in Dolmabahçe Sarayı'nda verdiği resepsiyona neden smokinsiz gittiği sorusunu ise Erdoğan şöyle yanıtladı: ''Bize genelde bu tür davetlere smokin veya siyah elbise, bazen koyu elbise şeklinde davetler gelir. Onda da bu şekilde gelmişti. Smokin giymem diye bir şey söz konusu değil, yeri geldiğinde onu da giyerim, mesele değil. Bir şeyi yakıştırabiliyorsanız kendinize mesele kalmıyor. Gittiğim hiç bir ülkede de böyle bir sıkıntıyı yaşamış değilim. İlla bunda direnmek mi gerekiyor? Hayır. Artık bu şekilciliği de gündemimizden düşürmek gerekiyor'' Erdoğan, Avrupa Futbol Şampiyonası'nda favorisinin hangi ülke olduğunun sorulması üzerine ''Performansa bakıldığında Çek Cumhuriyeti dinamik. Görelim ne olacak' dedi.