Bürokrasinin azaltılması ve basitleştirilmesi yönünde adımlar atıldı. Talimat Bakan Ömer Dinçer'den..
Abone olÇalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, bürokratlarından, kamuda bürokratik süreçlerin azaltılmasıyla ilgili yönetmeliğin gereklerini en çabuk biçimde yerine getirmelerini istedi.
Dinçer, bakanlık ile bağlı ve ilgili kurumların bürokratlarıyla Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanlığında bir araya gelerek, sinevizyon eşliğinde, ''Bürokrasinin Azaltılması ve Basitleştirilmesi'', ''Çalışma Bakanlığı Kalite/Başarı Kriterleri'' ve ''Kamu Kurumlarında Stratejik Yönetim'' başlıklı sunumlar yaptı.
Dinçer, ''Bürokrasinin Azaltılması ve Basitleştirilmesi'' adlı sunumda, ''Bürokrasinin Azaltılması İşlemlerinin Birleştirilmesi Çalışmaları ve Kamu Hizmetlerinin Sunumunda Uygulanacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik'' hakkında bilgi verdi.
Yönetmelikle kamu hizmeti sunumunda bürokratik süreçlerin azaltılmasının hedeflendiğini anlatan Dinçer, bürokratlarına, ''Bu yönetmeliğin gereklerine en çabuk biçimde cevap veren bakanlığın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olmasını istiyorum. O yüzden herkes programını yapsın'' diye seslendi.
Dinçer, vatandaştan ''aferin'' almak istediklerini ve bundan böyle de hep bunun için çalışacaklarını söyledi.
Bakanlık birimlerinde vatandaştan gereksiz evrak ve bilgi talep edilmemesini isteyen Dinçer, vatandaşa hizmet sunarken, hangi belgenin isteneceği, belgenin maliyetinin belirlenmesi gibi konularda hizmet standartlarının tespitine yönelik çalışma yapacaklarını anlattı.
Bakanlık içi ve diğer bakanlıklarla yazışmalar konusunda ''Dokümantasyon Yönetim Sistemi'' oluşturacaklarını ifade eden Dinçer, gereksiz yazışmaların kaldırılmasıyla ilgili önlem alacaklarını bildirdi.
Dinçer, yönetmelik gereklerinin yerine getirilmesiyle bütçeye sağlanacak yaklaşık 1 milyar TL'nin büyük kısmının, bakanlığı tarafından karşılanacağını ifade etti.
''(ALMAZSAN NE OLUR) DİYORUM''
Türkiye'deki bürokrasiye değinirken, eski SSK ile ilgili kötü bir imajın aklında bulunduğunu bildiren Dinçer, Başbakanlık Müsteşarlığı döneminde sağlık hizmetlerinde bürokrasinin azaltılmasına yönelik proje yürütürken, SSK yetkililerinin, sağlık karnelerinin 1. sayfasının fotokopisini almanın ne kadar önemli olduğunu kendisine anlatmaya çalıştıklarını bildirdi.
Dinçer, şunları kaydetti:
''Niye anlatmaya çalıştıklarını bir türlü anlamadım. 'Almasanız ne olur' dediğimde vereceği cevap yok ama alınırsa ne olacağına ilişkin bir dünya şey söylüyor. Alırsak ne olduğunu bırak, o ihtiyati bir şey. kafanda bir dünya vehim var senin... 'Almazsan ne olur?' diyorum genel müdüre, buna hiçbir cevap veremiyor. O belgeyi istiyor ama belgenin maliyetinin Türkiye'ye maliyetinin ne olduğunu hesap etmiyor.''
YAZIŞMALAR DİJİTAL ORTAMDA OLACAK
Dinçer, bakanlığı ile bağlı ve ilgili kurumlardaki her türlü yazışmaların elektronik ortamda yapılması için talimat verdiğini bildirerek, bu kapsamda bakanlıktaki herkesin elektronik imzasının olacağını belirtti.
Böylelikle evrakın ne zaman, kime gittiğinin ve ne sürede işlem yapıldığının takip edilebileceğini ifade eden Dinçer, işin yapılma süresinin de performans göstergesi olarak dikkate alınacağını dile getirdi.
VATANDAŞ ODAKLI HİZMET
Türkiye'de, bugüne kadar vatandaşın ''hakları değil, sorumlulukları olan; mükellefiyetlerini yerine getirmek zorunda bulunan'' kişi olarak görüldüğünü ifade eden Dinçer, kendi önerdiği yönetim biçiminin ise ''vatandaş odaklı'' olduğunu kaydetti.
Bu yönetim biçiminde vatandaşın isteklerinin daha önemli olduğunu belirten Dinçer, ''Bugünden itibaren, bu bakanlıkta devlet memuru vatandaşa egemen ve ona amir değil, vatandaşa hizmet eden, saygı gösteren ve onu önemseyen kişi olmalıdır'' diye konuştu.
Bakanlığa atandığından bu yana en fazla şikayeti, bakanlığın taşra birimlerinde kendisine kötü davranıldığını söyleyenlerden aldığını bildiren Dinçer, sadece toplantı öncesindeki gün kendisine 30 elektronik posta gönderildiğini açıkladı.
Dinçer, bürokratlarına, ''Saygı görmek istiyor musunuz? Önce saygı gösterin. Önemsenmek istiyor musunuz? Önce önemseyin. Hizmetin etkin olmasını istiyor musunuz? Önce hizmeti etkin verin. Eğer siz, yaptığınız işi, kendinize yapılıyor gibi hissetmiyorsanız, o zaman başkalarından saygı görmeye layık değilsiniz ve yapacağınız her teşebbüs, iltimasa, imtiyaza ve kendinizi korumaya yönelik olur, çıkarcı ve bencil olur. Bu fikri bütün kurumumuza aşılamalıyız'' dedi.
BÜROKRATLARDAN 5 YILLIK HEDEF İSTEDİ
Türkiye'nin, Dünya Bankası, OECD gibi kurumların ''işçi-iş veren ilişkisinde işbirliği'', ''ücret dışı işçi maliyetleri'', ''profesyonel yönetime olan güven'', ''istihdamın katılığı'' gibi göstergelerinde alt sıralarda bulunduğunu anlatan Dinçer, bundan üzüntü duyduğunu bildirdi.
''Başka şeyler yapmamız lazım'' diyen Dinçer, bürokratlarından, kendi çalışma alanlarıyla ilgili gelişmiş ülkelerin ve Türkiye'nin nerede bulunduğunu tespit etmelerini, aradaki farkın aşılması için 5 yıllık hedef koymalarını ve birinci yıl sonunda farkı aşmak üzere ne yapacaklarını kendisine bildirmelerini talep etti.