Banka'daki kuyruklara açıklama getiren Babacan, “Şubelerde geçmişte karton üzerine tutulmuş kayıtlar var.” dedi.
Abone olZiraat Bankası önlerindeki nema kuyrukları ve kargaşa Devlet Bakanı Ali Babacan’ı da kızdırdı. Hükümet olarak tasarrufu teşvik hesabında biriken anaparaların ödenmesi için ellerinden geleni yaptıklarını vurgulayan Babacan, “Bu 15 yıldır birikmiş bir mesele ve Ziraat Bankası da buna biraz hazırlıksız yakalandı.” dedi. Babacan, bu duruma tepkisini ise, şöyle dile getirdi: “Şubelerde geçmişte karton üzerine tutulmuş kayıtlar var. Böyle hesap olmaz.” Babacan, mayıs ayının ortalarına gelinmesine rağmen pek çok çalışanın anaparasını hâlâ alamamasından üzüntü duyduğunu söyledi. Hesapta bugüne kadar 12,5 milyon ayrı hesap ve 8 milyonu aşkın hak sahibi bulunduğuna dikkat çeken Babacan, hesapların kontrolünün daha önceden yapılmasının gerektiğini kaydetti. Zaman’ın Ankara temsilciliğini ziyaret eden Bakan Babacan, yaklaşık 2 saat süren görüşmede, ekonomi gündemine ilişkin soruları açık yüreklilikle cevaplandırdı. Babacan, Türk insanının boğazına kadar dolara boğulduğuna işaret ederek, “Kur bir ülke ekonomisinde bu kadar önemli olmamalı. Enflasyon rakamları, insanların gelir durumu kurdan daha önemli.” diye konuştu. Kurun gerçek değerini piyasanın belirleyeceğini ifade eden Babacan, “Buna biz müdahale etmek istemiyoruz. İhracatçıların da çok sıkıntı içinde olduğunu sanmıyorum. Zira ihracat hızlı bir şekilde artıyor. Türk Lirası’nın değerlenmesi ile her Türk’ün gurur duyması gerekir. Artık dünyada daha saygın, daha değerli bir para birimimiz var.” dedi. Hazine’den sorumlu Bakan, TL’ye duyulan güvenin daha da artacağına inanıyor. “Zaman içinde insanlar, dolardan Euro’dan Türk Lirası’na geçecek.” diyen Babacan, “Fabrikalar fiyatları dolar üzerinden belirliyor, banka hesapları döviz üzerinden, yastık altında dolarlar biriktiriliyor. Bu artık değişecek, TL’ye duyulan güven artacak. Son dönemde olan da bu. Bilinçsiz ya da yersiz müdahalelerdense döviz kurunun kendi dengesini bulması çok önemli. Eğer herkes ‘bu dolar çok düşük’ diye inanıyorsa o zaman birilerinin ‘çok iyi’ fiyattan gidip alması ve yükselmesini beklemesi lazım.” diye konuştu. Dünyada pariteden dolayı Amerikan Doları’nın bütün para birimleri karşısında değer kaybettiğini hatırlatan Babacan, “Dolar-Euro paritesi tarih boyunca 0,83 ile 1,17 arasında değişmiş. Şimdi yeniden Euro ilk çıktığı günkü değerine ulaşmış gözüküyor. Türkiye olarak buna alışmak zorundayız.” dedi. ‘Faizler daha da düşecek’ Yıl sonuna kadar enflasyondaki düşüş ile birlikte faizlerin daha da aşağı ineceğine inandığını dile getiren Babacan, “Ekonomide son dönemde beklentiler değişti. Önümüzdeki 1 yıl, 1,5 yıl sonra neler olacağına dair tahminler değişti. Hazine bonosunda bir yıllık bileşik faizler yüzde 48’e kadar düştü. Bu yaz aylarında sıfır ya da eksi enflasyon ihtimal dahilinde.” şeklinde konuştu. Piyasayı bazılarının dediği gibi 3-5 banka patronunun belirlediği iddialarına ise kesinlikle katılmadığını ifade eden Babacan, “Yurtiçi ve yurtdışındaki bankalar ve finans kuruluşlarına yön veren uzmanlar var. Piyasayı işlerinin gerçekten ehli olan bu insanlar belirliyor.” dedi. Cari işlemler dengesinin döviz kuru üzerinde oldukça belirleyici olduğuna dikkat çeken Babacan, “Eğer Türkiye’de 3-5 ay sonra döviz kıtlığı ve büyük bir cari işlemler açığı olacağına parası olanlar inansa şimdiden herkesin dolar alması lazım. Demek ki şu anda beklentiler öyle değil, Türk Lirası’na yönelik bir kanaat var.” dedi. ‘Köprülerden 1 milyar dolar bekliyoruz’ Hükümetin üzerinde durduğu Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerinin gelir ortaklığı senetleri ise en kısa sürede satışa hazır hale gelecek. Köprü hisselerini önümüzdeki haftalarda satışa çıkaracaklarını ifade eden Babacan, “3 ile 5 yıl vadeleri arasında satış planladığımız bu gelir ortaklığı senetlerinden toplam 1 milyar dolara yakın gelir bekliyoruz.” dedi. Vatandaşın bu alışverişten oldukça kârlı çıkacağını vurgulayan Babacan, “Bugün alan yarın daha da fazla para kazanabilir; ama bunu bugünden taahhüt edemeyiz.” dedi. Otoyolların ve barajların ise gelir ortaklığı sistemine uygun olmadığını belirten Babacan, barajların ön finansmanına yönelik bir metot üzerinde ise ayrıca çalışma yaptıklarını belirtti. Kaynak : Zaman