Jinekolog Prof. Dr. Ferit Saraçoğlu, geç yaşta gebelik ve sonrasında anne ile bebeğin karşılaşılabileceği risklere karşı Omega 3’ün önemine dikkat çekti.
Abone olDünyada ve Türkiye’de ileri yaşta anne olanların sayısı artıyor. Kariyer planlaması, geç evlenme, etkin doğum kontrol yöntemleri gibi sebeplere bağlı olarak geç yaşta hamilelik yaşayan kadınlarda diyabet, ödem, hipertansiyon gibi hastalıkların yanı sıra erken doğum ya da düşük yapma olasılığı artıyor. Jinekolog Prof. Dr. Ferit Saraçoğlu, geç yaşta gebelik ve sonrasında anne ile bebeğin karşılaşılabileceği risklere karşı Omega 3’ün önemini vurguluyor.
Ülkemizde sosyoekonomik ve kültürel değişimlere paralel olarak annelik yaşı da giderek yükseliyor. Erken ve çok sayıda doğum yapmanın yanı sıra, geç yaştaki gebelikler, anemi, diyabet, tansiyon problemlerini beraberinde getirebiliyor. 35 yaş ve üzeri olarak tanımlanan ileri yaş gebeliklerinde, bebeklerde doğum anomalileri görülme olasılığı artıyor. 35 yaşın üzerindeki gebeliklerde kronik hipertansiyon, erken yaştaki gebeliklere göre 2-4 kat artarken, düşük yapma riski daha genç gebeliklere göre yaklaşık 4 kat artıyor.
Gebelikte Omega-3 kullanımının özellikle geç gebelikte ortaya çıkan düşük riskini azalttığını ve bebeğin tutunmasını artırdığını söyleyen Jinekolog Doç. Dr. Ferit Saraçoğlu, Omega- 3’ün bebeğin sağlıklı gelişiminde de önemli yararları olduğunu vurguluyor.
“Bebeklerin büyüme ve gelişmesinde önemli rol oynayan Omega- 3 yağ asitleri, hamilelik döneminde de önemli faydalar sağlamaktadır. DHA tüketimi arttığında erken doğum olasılığı azalmakta; gebelikte görülen ödem, tansiyon gibi sorunların azalmasında ise DHA olumlu etkiler sağlamaktadır. Ayrıca gebelikten sonra sıklıkla görülen lohusalık depresyonu, DHA tüketen annelerde daha az görülmektedir. Omega -3’ü hamilelik öncesi tüketmeye başlayan geç yaş gebelerinde, prematüre doğum ve düşük yapma oranı da düşüş gösteriyor. Bilimsel çalışmalar, planlı gebelik, gebelik ve emzirme döneminde Omega-3 kullanımının artırılması gerektiğini gösteriyor.”