Gazze'ye ikinci yardım filosu projesi yola çıkmadan battı mı?

Birincisinin yıl dönümüne de denk getirilemeyen ikinci filo, bambaşka bir siyasi atmosferle dalgalanan sulara yelken açamadı.

Geçen yıl Mavi Marmara baskınıyla dünyanın gündemine yerleşen Gazze'ye yardım filosu, bu yıl Türkiye'den de umduğu desteği bulamayıp yola çıkmadan darbelendi.

Yüzlerce Filistin yanlısı aktivisti Gazze sularına taşıyacak olan ve Yunanistan'a demir atan 10 gemiden, ikisine sabotaj yapılıp diğerleri engellenirken yalnızca biri yola çıkabildi.

Yunan kontrollerini geçerek ülke karasularının dışına çıkan Fransız bandıralı bir yat ise Gazze'ye doğru tek başına yol alıyor.

Ancak bazı gözlemcilere göre filonun başarısızlığa uğramasının arkasındaki en kritik etken, projeye Türkiye'den beklenen desteğin gelmemiş olması.

Birinci ve ikinci filo dönemleri

Gazze'ye birinci yardım filosu, Türkiye ile İsrail ilişkilerinin tarihte en fazla gerildiği bir dönemi açmıştı.

İkinci yardım filosu ise iki ülke ilişkilerini normalleştirme arayışlarının arttığı bir döneme rastlıyor.

İsrail basını Türkiye ve İsrail'in Birleşmiş Milletler'deki diplomatlarının kanlı Mavi Marmara baskını raporunun açıklanma tarihi olan 7 Temmuz'dan önce bir mutabakata varmak için çalıştıklarını yazdı.

Jerusalem Post'a göre, İsrail'in raporu hazırlayan BM komisyonundaki temsilcisi Joseph Ciechanover ve Türkiye'nin komisyondaki temsilcisi Özden Sanberk, iki ülke tarafından kabul edilecek bir metin üzerinde anlaşma zemini oluşturmak istiyor.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu iki ülke ilişkilerinin düzelmekte olduğunu söylemek için çok erken olduğunu belirtirken, koalisyon ortağı ve Savunma Bakanı Ehud Barak ise Türkiye'nin, İran, Mısır ve Suudi Arabistan'la birlikte Orta Doğu'nun kilit dört ülkesinden biri olduğunu ve ilişkilerin düzelmesi için bir yol bulunması gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin geçen yıl uluslararası planda savunduğu yardım filosuna bu yıl mesafe koyması ve İsrail'le ilişkilerini düzeltmeye yönelmesi ülkenin, Arap devrimleri ve Suriye'deki gerilimin ardından dış politika eksenini ve stratejik hesaplarını değiştirmesine bağlanıyor.

Geçen yılki Mavi Marmara gemisini örgütleyen İHH de, bu yıl teknik nedenlerle gemi gönderemeyeceğini açıkladığı için Filistin yanlısı kesimler tarafından eleştirildi.

Filo Yunanistan limanlarına saplandı

Yunanistan hükümeti, Gazze'ye yardım filosunu engelleme kararını, başta "filonun güvenliği için aldığını" açıklamıştı.

Ancak daha sonra Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'ndan bir sözcü, bu kararı Orta Doğu'daki siyasi atmosferi daha da gerginleştirebilecek bu eyleme karşı olduklarını söyleyerek savundu.

Yunan sahil güvenlik botları, çıkış izni vermediği The Audacity of Hope ve Tahrir adlı iki gemiyi izinsiz olarak limanı terketmek istedikleri gerekçesiyle durdurmuştu.

Protestocular ise Yunanistan'ın gemileri durdurma hakkının olmadığını savunuyor.

Filodaki Guernica adlı gemiden aktivistler ise Yunanistan'ın engellemelerinin ardından, Atina'daki İspanyol büyükelçiliğini işgal ederek, İspanya'nın Yunanistan'a tepki vermesini talep ediyor.

Kanadalı Yahudi filo aktivisti Dylan Kenner, İsrail'in büyük ekonomik sıkıntı içindeki Yunanistan'ı filoyu engellemeye zorladığını savundu.

Yunan limanlarına demir atmış gemilerden ikisi ise, sabotaj yapıldığı için filoya katılamayacak duruma gelmişti. İngiliz basınına konuşan aktivistler, sabotajı kimin yaptığına dair ellerinde kanıt olmadığını ancak filoyu en çok engellemek isteyen gücün İsrail olduğunu söylediler.