BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Gazinin vecizesi uydurma

Gazi'nin AA vecizesi uydurma çıktı. İddialara göre vecize dönemin genel müdürünce uydurulmuş.

Abone ol

Başbakanlık ve Cumhurbaşkanlığı’nda halkla ilişkiler daire başkanlığı yapan ve 1994 yılında Anadolu Ajansı’nın genel müdürlüğüne getirilen Ekrem Ergin Karaismailoğlu AA ile özdeşleşen ifadenin ajansın 15 yıl boyunca genel müdürlüğünü yapan Atilla Onuk’a ait olduğunu öne sürdü.

Anılarını “Sivri Kayalar Üzerinde Çıplak Ayakla Dolaşmak” isimli kitapta toplayan Karaismailoğlu “Anadolu Ajansı Türkiye’nin sesini dünyaya duyuracaktır” cümlesinin ortaya çıkışıyla ilgili süreci şöyle anlatıyor: “Anadolu Ajansı, Türkiye’nin sesini dünyaya duyuracaktır; Milli Mücadele sürecinde Anadolu insanının yabancı kaynaklı gerçek dışı haberlerin tuzağına düşmesini önlemek ve Kurtuluş Savaşı sürecinde yaşanan gelişmelere ilişkin haberleri hızla Anadolu’ya yaymak üzere 6 Nisan 1920 tarihinde kurulan Anadolu Ajansı’nın görev ve sorumluluğunu gösteren güzel ve veciz bir söz. Atatürk’e ait olduğu söylenir. Herkes tarafından öyle bilinir. Acaba gerçekten öyle midir?”

Karaismailoğlu, ajansın tarihçesini araştırırken Atatürk’ün bu sözü ne zaman, nerede söylediğini merak ettiğini; ancak ortada sözün Atatürk’e ait olduğunu gösteren bir belge ya da bilginin olmadığını söylüyor. Atatürk’ün ajans hakkında kayda geçirdiği sözlerin bir genelgeyle sınırlı olduğunu ve Hey’eti Temsiliye Reisi Mustafa Kemal imzasıyla yayımlandığını kaydeden Karaismailoğlu, genelgede de bu ifadenin yer almadığını kaydediyor.

Karaismailoğlu kaynaklarda başkaca bir belge ve bilgi bulamayınca birisinin genelgenin lafzından ve ruhundan aldığı ilhamla Anadolu Ajansı’nın tarihine böyle bir not düşmüş olmalı diye düşündüğünü belirtiyor. “İyi de kimdi bu şahıs?... Sordum, soruşturdum. Sabırla, inatla iz sürdüm! Kuşkular iki kez görev üstlendiği Anadolu Ajansı’nda toplam on beş yıl genel müdürlük yaparak kırılması çok güç bir rekora imza atan Attila Onuk’ta yoğunlaşıyordu.” diyen Karaismailoğlu hemen Onuk’a ulaştığını ve ‘Doğru mu ağabey?’ diye sorduğunu bildiriyor.

“Hiç zorluk çıkarmadan itiraf etti!” diyen Karaismailoğlu, Onuk’un itirafını kitabında şöyle veriyor: “Bir 10 Kasım öncesiydi. Zamanın genel müdür yardımcısı Turgay Üçöz, Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Perin ve ben oturmuş, konuşuyorduk. 10 Kasım’da bir etkinlik yapma kararı aldık. Giriş kapısının solunda bir Atatürk köşesi yapacak ve 10 Kasım’da açacaktık. Derhal çalışmalara başlanıldı. Kısa bir süre sonra çalışmaları görmem için beni aşağı çağırdılar. Güzel bir köşe olmuştu ve güzel de bir büst yerleştirilmişti. Ancak arkadaşlar, Atatürk’ün ajansla ilişkisini ifade edebilecek bir söz veya slogan aradıklarını; fakat bulamadıklarını söylediler. O an aklıma birdenbire şimdi kullanılan slogan geldi: ‘Anadolu Ajansı Türkiye’nin sesini dünyaya duyuracaktır-Kemal Atatürk’ yazın ve büstün altına koyun.’ dedim. Ertesi gün geldiğimde meşhur slogan pirinç harflerle büstün altında gösterişli bir şekilde duruyordu. Ondan sonra da bu yakıştırma gerçekten tuttu ve bugüne kadar geldi.”

(Zaman)