BIST 9.239
DOLAR 34,56
EURO 36,65
ALTIN 2.923,68
HABER /  GÜNCEL

Gazetecilerin örtülü dil eğitimi

Türkiye’de başbakanları davalık eden örtülü ödeneğin Özal döneminde genç gazetecilerin yurtdışında dil öğrenmesi için kullanıldığı ileri sürüldü.

Abone ol

Gazeteciler, örtülü ödenek parasıyla yurtdışında dil öğrenmeye gitmiş


Türkiye’de başbakanları davalık eden örtülü ödeneğin Özal döneminde genç gazetecilerin yurtdışında dil öğrenmesi için kullanıldığı ileri sürüldü.

1980’lerin ikinci yarısında, Turgut Özal başbakan iken bir grup genç gazeteci, yabancı dillerini geliştirsinler diye İngiltere ve ABD’ye gönderilmiş. Referans Gazetesi yazarı Doğan Satmış’ın dünkü yazısına göre gazetecilerin masraflarının yüzde 55’ini devlet, yüzde 45’ini ise gazetecilerin patronları karşıladı. Fakat daha sonraki gruplarda, gazete paylarının ödenmesinde sorun çıktı. Günaydın Gazetesi’nde gece sekreteri olarak çalışırken İngiltere’ye gönderilecek 3. grupta yer aldığını belirten Doğan Satmış, bu şansı, gazetenin Ankara temsilcisi Bekir Coşkun’un yardımıyla yakaladığını kaydetti. Dönemin Devlet Bakanı Hasan Celal Güzel’in telefonu üzerine kendisiyle görüşmeye gittiğini bildiren Satmış, Güzel’in görüşmede söylediklerini şöyle anlattı: “Sayın Başbakan (Özal’ı kastederek), bu projeyi genç gazeteciler yurtdışına gitsin, yabancı dil öğrensin, bilgi-görgüleri artsın diye başlattı. Proje ilk ortaya çıktığında gazete patronları, çok sıcak karşıladılar ve kendi paylarına düşen parayı ödeme sözü verdiler. Ancak şimdi anladık ki, sizin paylarınız ödenmemiş. Ancak Turgut Bey, ‘Bu çocukları heveslendirdik, yarı yolda bırakmayalım. Patronların katkı payını biz ödeyelim, onlar da gitsin.’ dedi. Bu parayı örtülü ödenekten ödeyeceğiz. Şimdi çıkarıp sana vereceğim. Senden, sadece bu parayı benden aldığına dair boş kağıdı imzalamanı rica ediyorum. Bu kağıdı Sayın Başbakan’a gösterip yırtıp atacağım.” Bakan Güzel’in kasasından çıkardığı 3-4 deste parayı önüne koyunca şaşırdığını ifade eden Doğan Satmış, o zamanın parasıyla 5 milyon TL’yi sevinçle alıp, teşekkür ederek odadan çıktığını kaydetti.

‘Yurtdışına gittik; ama para örtülü ödenekten değil’

Doğan Satmış’ın örtülü ödenek parasıyla dil kursu için yurtdışına gittiklerini açıkladığı gazetecilerden Yeni Şafak muhabiri Sırrı Bıyık, ‘örtülü ödenek’ iddiasını ilk kez duyduğunu söyledi. O yıllarda Anadolu Ajansı’nda çalıştığını belirten Bıyık, hizmetiçi eğitimi ve lisan kursu amacıyla Basın Yayın Müdürlüğü’nün gruplar halinde gazetecileri yurtdışına gönderdiğini, Anadolu Ajansı için de 2 kişilik kontenjan ayrıldığını ifade etti. Bıyık, “Ajansta, Hüsamettin Çelebi bana ‘sen gideceksin’ dedi. İleride yararlanabilecekleri kişilerin yurtdışı, meslek ve dil tecrübesi olsun istemiş olabilirler. Özel masrafları biz, kurs masraflarını da devlet ödedi. ‘Örtülü ödenek’ kelimesini ilk kez duyuyorum. Bu para örtülü ödenekten ödenmedi.” dedi.

Anadolu Ajansı yöneticisi Muzaffer Şahin de uygulamanın yapıldığı dönemde Hürriyet Haber Ajansı parlamento muhabiri olduğunu açıkladı. Şahsına ait nakit ödeme yapılmadığını belirten Şahin, Hürriyet yönetiminin yurtdışına gönderdiği bütün muhabirler için kurum payını ödediğini kaydetti. Doğan Satmış’ın örtülü ödenek listesindeki isimlerden biri olan Sabah Gazetesi yazarı Muharrem Sarıkaya şöyle konuştu: “1985 öncesinde gazetelerde yabancı dil bilen yoktu. İletişim fakülteleri olmadığı için var olan gazeteciler de mektepli değil alaylıydı, ben de alaylıyım. Merhum Özal, bu eksikliği görerek bir proje ortaya koydu. Projeye göre yayın kuruluşlarından belli başlı gazeteciler yurtdışına gönderilecekti. Bu projenin amacı, dil öğrenmek, gittikleri ülkede gazete eğitimi almak ve Türkiye’nin tanıtımını yapmaktı. Medya patronları bu olaya sıcak baktı. Başbakanlık, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü ile medya patronlarının paylaştığı bir projeydi. Ödenek tanıtım fonundan karşılanmış olabilir. Kesinlikle örtülü ödenek değildi. Bu fona gazete sahipleri getirip para yatırdılar. Bu fonun ismini hatırlamıyorum. Özal, biz giderken şöyle demişti: Ben bunun parasını patronlarınızdan finanse ettim. Merak etmeyin.”

Halka ve Olaylara Tercüman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Aydın Candabakoğlu, bu konuda söyleyecek sözünün olduğunu; ancak yazıyı görmeden açıklama yapmayacağını belirtirken, Hürriyet’in Ankara Temsilci Yardımcısı Faruk Bildirici ise yoğunluğu sebebiyle görüş açıklamayacağını söylemekle yetindi. Başbakan Özal’ın yurtdışına gönderdiği bazı gazeteciler

Can Dündar (Milliyet Gazetesi köşe yazarı), Derya Sazak (Milliyet Gazetesi Ombudsmanı ve köşe yazarı), Aydın Canbadakoğlu (Halka ve Olaylara Tercüman Genel Yayın Yönetmeni), Muharrem Sarıkaya (Sabah Gazetesi köşe yazarı), Şükrü Küçükşahin (Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilci Yardımcısı), Zülfikar Doğan (Akşam Gazetesi köşe yazarı), Doğan Satmış (Hürriyet Gazetesi Yazı İşleri Müdürü ve Ombudsmanı), Muzaffer Şahin (Anadolu Ajansı yöneticisi), Sırrı Bıyık (Yeni Şafak muhabiri), Faruk Bildirici (Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilci Yardımcısı), Şule Talu (Sabah Gazetesi Yayın Koordinatörü), Şeref Oğuz, Hulki Cevizoğlu, Orhan Uğuroğlu, Mehmet Öztoprak, Teoman Erol (Vatan).

Kaynak: