BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  MEDYA

Gazeteciden valiye okkalı cevap!

Gazeteci Saymaz’a Eskişehir Valisi Tuna, “Oğlum İsmail yine rahat durmuyorsun. Yerin altı da var unutma, eninde sonunda orada görüşeceğiz” gibi tehdit ve hakaret içerikli e-posta yollamıştı.

Abone ol

Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna, Ali İsmail Korkmaz davasının il dışında görülmesi yönünde görüş belirtmesini haberleştiren Radikal muhabiri İsmail Saymaz’a hakaret ve tehdit ifadeleri içeren bir e-mail gönderdi. Tuna, “Oğlum İsmail, yine rahat durmuyorsun” diye başlayan e-mailde, “Bir daha aynı şekilde yorum yaparak bu konuyu işlersen sen adi ve şerefsizsin. Yerin altı da var unutma, eninde sonunda orada görüşeceğiz” demişti 

Saymaz, Vali'ye 'in internet sitesinden yanıt verdi: "Vali Tuna'nın 'rahatını' kaçıracak ne yapmış olabilirim?"

İşte İsmail Saymaz'ın yanıtı:

O, “Kendi arkadaşlarına bile zarar verip onu polis yaptı süsüne büründürmeye çalışan gruplar oldu” demişti. Bunu CNNTürk’te canlı yayında dile getirmişti.

Ben, sadece üzerime düşeni yaptım. Bir kuytuda gençleri döven coplu ve gaz maskeli sivil polislerle eli sopalı sivilleri gösteren kamera kayıtlarını yayınladım. Görüntülerde 20 dakikanın kayıp olduğunu yazdım. Otel sahibiyle konuştum, ilk şüphelinin fırıncı olduğunu duyurdum.
Sonra Vali Tuna ile görüştüm.

AÇIKLAMAYI BİRE BİR AKTARDIM 

Tuna, benimle yaptığı görüşmede, CNNTürk’teki açıklamasını tevil etti; “Ben İstanbul ’u kasttettim” dedi. Bu açıklamayı bire bir aktardım. Yine aynı görüşmede Tuna, “Olaya siviller karışmış olabilir” dedi.

BİZ DEVLETİN POLİSİNE YARDIM ETTİK

Ali İsmail’in ölümünden hemen önce alınmış ifadesini buldum. Ali İsmail, son ifadesinde, “5-6 kişilik grup sopalarla bana saldırdı” diyordu. Sonra Ali İsmail’e polis tarafından tekme atıldığı anın resmini buldum.


Sanıkların ifadelerine ulaştım. Bir sanık, “Biz devletin polisine yardım ettik” diyordu.
Sonra Ali İsmail’in dövüldüğü anın kamera görüntülerine ulaştım.

BARDAĞI TAŞIRAN DAMLA

Görüntüleri kurtarmakla yükümlü bilirkişinin cinayeti açığa çıkaran kaydı sildiğini, Beşik Otel’e giren polisin güvenlik kamerasını kapattırmış olabileceğini yazdım. En son, Tuna’nın Ali İsmail Korkmaz Davası’nın Eskişehir dışında görülmesini bildiren görüşünü haberleştirdim. Mahkemeye yolladığı yazısında Tuna, Gezi eylemlerini, Korkmaz için adalet isteyenleri ve hatta avukatları ‘örgüt bağlantılı’ olmakla suçluyordu. Sanırım, Tuna için bardağı taşıran damla bu oldu.
Son 3 ayda Ali İsmail hakkında onlarca haber yazdım. Tek bir haberimin tek harfi bile yalanlanmadı. Aksine, yayınladığım görüntüler sonrasında bakanlar ve iktidar partisine mensup milletvekilleri dahi açıklama yaptılar.

BEN GAZETECİM, GÖREVİM SORMAK

E-mailde, “Ama siz zaten hem savcı, hem hakim, hem avukatsınız. Müebbet bile sizi kesmez” diyor. Ben sadece gazeteciyim. Görevim, sormak...

Örneğin, Eskişehir’de 2-3 Haziran akşamında 40 kadar polisi ‘sözlü talimat’ ile görevlendiren kimdi?

YERİN ALTINDA ALİ İSMAİL VAR, VERDİĞİM RAHATSIZLIKTAN ÖTÜRÜ ÇOK HUZURLUYUM

Vali Tuna, bu emri vereni saptadı mı? 11 ayrı iş kamerasında sopalarla koşan polisler açığa alındı mı? Bir amir hakkında işlem yapıldı mı? Benim görevim, bu soruların yanıtlarını aramak... Vali Tuna, bu soruları yönelttiğim için “Yerin altı da var, unutma” diyor. Biliyorum, yerin altında Ali İsmail var. Bu ülkenin karanlık bir sokağında zorbaca öldürülmüş bir çocuk yatıyor, yerin altında. O yüzden soruyorum. Verdiğim ‘rahatsızlıktan’ ötürü çok huzurluyum.