BIST 8.839
DOLAR 34,21
EURO 37,01
ALTIN 2.938,62
HABER /  GÜNCEL

Gazeteci kendi söküğünü dikemiyor

İnsan hakları ve toplumda ezilen kesimlerin sorunlarının çözümleri için haber yazan muhabirlerin, iş kendi haklarına gelince aynı başarıyı gösteremedikleri ortaya çıktı.

Abone ol

“Demokratik, Bağımsız ve Saygın Medyanın Hayata Geçirilmesi” başlığı altında toplanan 2. Türkiye Gazeteciler Konferansı’nın ikinci gününde ‘Medya Çalışanlarının Sorunları’ ve ‘Medya Sektöründeki Eğitim ve İstihdam Politikaları’ tartışıldı. Konuşmacılar, medya çalışanlarının haklarını savunamadığını, yeni Basın Kanunu’nda ve yeni Ceza Yasası’nda kendileri hakkında getirilen olumsuz hükümleri bilmediklerini belirttiler. Yine gazetecilerin sendikalaşmada da en kötü durumda olan sektör olduğu belirtildi. İşsizlikle terbiye Prof. Müjdat Çakar, “Gazeteciler açlıkla ve işsizlikle terbiye! ediliyor’ diye durumu özetlerken, Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Doç.Doğan Tılıç, ‘gazeteciliğin temel sorununun gazeteciler olduğunu’ öne sürdü.. Tılıç, tüketicinin su katılmış sütü şikayet ettiğini ancak okurun, medyanın haberle oynamasına sesini çıkarmadığını söyledi. Gazeteci Nail Güreli, 44 yıl önce 212 sayılı yasa çıkartıldığında medya patronlarınırn üç gün gazete yayınlamadıklarını ancak gazete yöneticilerinin patronlara karşı çıkarak yayın yaptıklarını hatırlattı. Şimdi artık böyle gazete yöneticileri olmadığına dikkat çekti. Gazeteci Atila Özsever, medya çalışanlarının sendikadan nasıl istifa ettiklerini örneklerle anlattı ve yayın kuruluşlarının asgari basın kartlı gazeteci çalıştırması gerektiğini belirtti. TGS Başkanı Ercan İpekçi de Türk gazetecilerinin haklarının AB normlarına göre hayli geride olduğunu örneklerle anlattı. Gazeteci Umur Talu da gazetecilerin sorunlarını bildiğini ama çözüm adına bir tasavvurlarının ve çözme cesaretlerinin olmadığını söyledi. Gazeteci Nazım Alpman ise medyanın bugünkü durumundan sorumlu olanların patronlar kadar, kendilerini patron yerine koyan medya genel yayın yönetmenleri de olduğunu ve bunların aldıkları maaşların maaş değil servet olduğunu bu servetin karşılığını da patron çıkarlarına bağlılıkla ödediklerini savundu. Tiraj artırmak için değil Medya Sektöründeki Eğitim ve İstihdam Politikalarının tartışıldığı öğleden sonraki oturumda bir sunuş yapan Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Özden Cankaya, ‘Biz medya sektörüne tiraj artırmaya yönelik öğrenci yetiştirmiyoruz. İletişim Fakülteleri, içi boşaltılmış yayıncılık anlayışı için öğrenci yetiştirmiyor, toplumun medya ürünlerini nasıl algılaması gerektiği konusunda fikir sahibi olan kişiler yetiştiriyoruz’ dedi.. Medya sektöründeki işsizliğin İletişim Fakültesi mezunlarını da olumsuz etkilediğini belirten Prof. Haluk Şahin de ‘Durum karamsarlıktan da öte’ diye konuştu. Ankara İletişim Fakültesi mezunlarının oluşturduğu İLEV vakfı başkanı Abdülrezak Altun, medya kuruluşlarının “kurumsallaşma” açısından ciddi eksiklikleri olduğunu belirterek bu kuruluşların geleceğe ilişkin projeksiyonları olmadığını bunun da istihdamı olumsuz etkilediğini söyledi. Basın Yayın Mezunları Derneği Başkanı gazeteci Arif Esen ise İletişim fakültelerinin, yüksek kontenjanları yüzünden uygulamaya dönük eğitimde yetersiz kaldıklarını anlattı. 2. Gazeteciler Konferansı’nda, hain bir saldırıda öldürülen düşün adamı, yazar ve sinamatek kurucusu Onat Kutlar için ölüm yıldönümü nedeniyle saygı duruşunda bulunuldu.