Fransa'ya tepkiler yersiz
Türkiye ile Fransa arasında yaşanan Ermeni meselesi krizine bir de farklı açıdan bakmaya ne dersiniz?
Fransa'nın kararına tepkiler yersiz (!)
Türk' ün tipik bir yapısı vardır.
Çok çabuk öfkelenir! Hani şu ''pire için yorgan yakmak'' eylemi...
Dostuna kızar, tüm bağları koparır, ''cenazeme bile gelme'' der, ama öfkesi bitince tüm yapılanları unutur ve eski moduna döner.
Zira bunu tüm topluma yayabiliriz. Olaylara karşı tepkiler bir bütünmüşçesine, tek varlıkmışçasına, aynı olaylara aynı tepkileri veren, bir İnsan topluluğu diyelim...
En bariz örnek bugün Fransa Meclis Genel Kurulu'nun 1915 olayları ile ilgili Ermeni iddialarının reddinin suç sayılmasını öngören yasa teklifinin kabul etmesi ve ardından, Fransa'ya uygulanacak yaptırımların açıklanması, Fransız mallarının boykot edilmesi vs. Bakalım yarın daha neler duyacağız/göreceğiz...
Fransa' ya uygulanacak yaptırımlar, Fransız mallarının boykot edilmesini bir tarafa bırakalım, bundan birkaç sene evvel İsviçre' dede aynı olaylar cereyan etmiş, o günlere dair benim hafızamda kalan ''Ermeni soykırımı reddi iddiasının bir suç teşkil ettiği, İsviçre makamlarınca da kabul görmüş buna mutabık, bu iddianın (!) üzerine çok gidilmemesiydi. Birtakım kişisel boykotlar olmuş, sonuç olarak da, hapis cezasıyla son bulmuştu."
O gün örtbas edilen olaylar, bugün daha görkemli karşımıza çıkmıştır ve bunların ardı arkasıda kesilmeyecektir.
Ermeni tezleri 1965'den beri 20 ülkenin parlamentolarında kabul görmüş. Ermeni çevrelerinin 1915 olaylarına ilişkin iddiaları paralelinde kararlar çıkmış.
''Tarihle yüzleşmek'' deyimi , çok tekrarlanmaktadır.'
"Tarihimizle gurur duyuyoruz'' diyenler, kanımca şu ''yüzleşme'' zamanı gelmiştir.
Dünyada tüm tarih uzmanları, tüm siyaset uzmanları gelsinler bir araya, çıkarsınlar ortaya gerçekleri, varsa bir tehcir, bizde, yüzleşelim tarihimizle, bi rahatlayalım(!)
Diğer taraftan, bu tür gelişmeler, Türk ve Ermeni toplumu arasındada bir gerilim yaşatmaktadır. Sanırım bu da dikkate alınıyordur.
Çünkü; Türk ve Ermeni halkları kardeşçe, büyük bir uyumla beraber yaşamaktadır.
Babil Tanrılarının Kralı Marduk
Ermeni meselesinden daha önemli bir mesele, çarpıcı iddialarla karşınızda.
Eğer, haberde ki gibi, 21 Aralık 2012 Dünyanın sonu iddiasına inananlar çoğalırsa 2012 ''Carpe Diem'' (Anı yaşamak)yılı ilan edilebilir.
Zaten meraklılarıda hayli fazla(!)
Öyle ya ! 'Hayat Anlar'da güzel
Radikal'in haberine göre dünyanın son bulmasına sadece bir yıl kaldı. Yani geri sayım başladı...
Dünyada 21 Aralık 2012 de kıyametin kopacağına inananlar hayli fazla. İnananlardan, kimisi felaketlere karşı önlemini alıyor, kimisi kendini hayatın güzelliklerine adıyormuş.
NASA bu konuda e mail bombardımanına tutulunca, kurum resmi bir açıklama yaparak, 2012 yılında gezegenimize hiçbir şey çarpmayacağını söylediyse de, insanların rahatlamalarını sağlayamamiş.
Eğer bu iddia doğru ise;
_Lütfen Ermeni meselesi çözülmeden dünyanın sonu gelmesin
_Erdoğan dünya lideri olmadan dünyanın sonu gelmesin(!)
_Dönerci cinayetleri aydınlatılmadan dünyanın sonu gelmesin
_İzmir EXPO' ya kabul edilmeden dünyanın sonu gelmesin(!)
_Ve lütfen tüm dünya insanlarında maneviyat bilinci oluşmadan, dünyanın sonu gelmesin...