BIST 9.952
DOLAR 35,21
EURO 36,70
ALTIN 2.972,40
HABER /  GÜNCEL

Fransa: Azınlıklar ülkeyi böler

Türkiye'nin önüne sorun olarak getirilen azınlıklar sorunu bu kez Fransa için sorun oldu. Fransa, 'azınlıkları kabul et' çağrısına ret cevabı verdi.

Abone ol

Avrupa Konseyi’nin azınlık kavramını kabul etmesini istediği Fransa, ’Azınlık kavramı ülkeyi böler’ cevabını verdi. Avrupa platformlarında Türkiye’nin önüne sürekli sorun olarak getirilen azınlıklar konusu bazı Avrupa Birliği (AB) üyeleri için de sorun yaratıyor. Avrupa Konseyi bünyesinde faaliyet gösteren Irkçılık ve Hoşgörüsüzlükle Mücadele İçin Avrupa Komisyonu (ECRI) hazırladığı bir raporda, Fransa’ya azınlıklar konusunda uyarıda bulundu. Raporda, Fransa’nın azınlık kavramını yasal olarak kabul etmemesi eleştirildi. Fransa’nın yanıtı ise, "Azınlık kavramı Fransız hukukuna yabancıdır" oldu. YABANCI BİR KAVRAM Dün Strasbourg’da yayımlanan raporda, Fransa’nın "Ulusal Azınlıkların Korunması Çerçeve Sözleşmesi" ve "Avrupa Azınlık ve Bölgesel Diller Şartı"nı imzalaması istendi. Fransa bu yönde bir niyeti olmadığını açık bir şekilde dile getirdi. Buna gerekçe olarak ise kolektif haklar tanınmasının ülkenin üzerine kurulduğu bölünmezlik, eşitlik ve birlik ilkelerine aykırı olacağını gösterdi. Ulusal Azınlıkların Korunmasına İlişkin Çerçeve Sözleşmesi’ni imzalamayan tek AB ülkesi olan Fransa, azınlık grupları haklarının korunmasını isteyen ECRI’ye yanıtında "Fransa bölünmez, laik, demokratik ve sosyal bir cumhuriyettir. Etnik köken, ırk ve din ayrımı yapılmaksızın tüm vatandaşlar yasalar önünde eşittir. Azınlık kavramı Fransız hukukuna yabancıdır" dedi. Fransa, azınlıkların korunması kavramının katı bir biçimde ele alınmasının olumsuz sonuçlara yol açabileceğine vurgu yaptı. Raporda, Fransa’da Yahudi düşmanlığının alarm veren düzeylere geldiği ve bu yaklaşımın okullara kadar indiğine dikkat çekildi. Rapor, Fransa’da ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadeleye ilişkin yasaları yeterince uygulamamakla eleştirdi. Raporda, Müslümanların da ırkçı söylem ve eylemlere maruz kaldığı, göçmen ve yabancı kökenlilerin de özellikle iş dünyasında ve konut edinmede ayrımcılıkla karşı karşıya kaldığı vurgulandı. SÖZLEŞMEDE NE VAR? ECRI’nin Fransa’dan imzalamasını talep ettiği Ulusal Azınlıkların Korunmasına İlişkin Çerçeve Sözleşmesi’nde öne çıkan unsurlar şu şekilde belirginleşiyor: 1- Azınlık dilini öğrenme hakkını tanımak. 2- Azınlık dilinin serbestçe ve engelsiz olduğu gibi topluluk önünde sözlü ve yazılı kullanma hakkını tanımak. 3- Ülkenin eğitim sistemi çerçevesinde ulusal azınlık üyelerine özgü özel eğitim ve yetiştirme kurumlarını kurma ve yönetme hakkı verilmesi. 4- Azınlık dilinde bilgi veya düşünceleri kamu yetkililerinin müdahalesi olmadan alma ve iletme özgürlüğü. 5- Dil, din, gelenek ve kültürel mülkiyetlerini koruma amacıyla özel şartlar oluşturulması. 6- Kültürlerini sürdürme ve geliştirme hakkı. 7- Ulusal azınlık üyelerine barış içinde toplanma, dernek kurma, düşünce, vicdan ve din özgürlüğü haklarına saygı. 8- Dinini ve inancını uygulama hakkının yanında dini kurum kurma hakkı tanıma. 9- Kendi medya organlarını kurma ve kullanma olanağını mümkün olduğu ölçüde sağlamak. 10- Ulusal azınlığa mensup fertlerle çoğunluğa mensup olanlar arasında ekonomik, sosyal, politik, ve kültürel yaşamın tüm alanlarında, tam ve gerçek bir eşitlik sağlamak amacıyla gereken yerde yeterli tedbirlerin alınması. 11- Sindirmeye yönelik politika izlenmemesi. FRANSA’YA TÜRBAN ELEŞTİRİSİ Fransa’nın ECRI raporunda eleştirildiği noktalardan birini de son dönemde uygulanmaya başlayan ve okullarda türbanı yasaklayan yasa oluşturuyor. ECRI, ilk ve orta dereceli okullarda türban takılmasını ve dini semboller taşınmasını yasaklayan yasa hakkında da Fransız hükümetine "dolaylı ayrımcılık" uyarısında bulunuyor. ECRI raporu, ilgili yasanın Fransa’da türban takan kızların dolaylı yoldan ayrımcılığa maruz kalabileceğini vurguluyor ve bu konuda önlem alınmasını talep ediyor. ECRI, türban yasasının yasak anlayışı yerine öğrencilerle diyalogun ön plana çıkarılmasını istiyor. Fransa ise yasanın laik sistemin bir gereği olduğunu ifade etti. (Milliyet/Güven Özalp) YEREL DİLDE EĞİTİME BAKANLIK ONAYI ŞART Fransa ve denizaşırı topraklarında 24 yerel dil konuşuluyor ancak resmi yazışmalarda Fransızcadan başka dil kullanılması yasak. Yerel dillerin konuşulduğu bölgelerdeki özel okullarda, devlet yardımı ve katkısı olmaksızın, Fransızca zorunlu olmak kaydıyla iki dilde eğitim yapılabiliyor. Devlet okullarında ise sistematik olmamak koşuluyla velilerin ya da öğretmenlerin yapacağı başvuru bakanlık tarafından yerinde bulunursa, öğrencilere seçmeli ders olarak haftada 3 saat yerel dil okutuluyor. Buna rağmen deniz aşırı topraklarda, Guyana, Guadalup, Martinique ve Reunion Adaları böyle bir uygulamadan yararlandırılmıyor. Fransa’da 10 milyon ortaöğretim öğrencisinden yalnızca 335 bin öğrenci yerel dil öğrenimi görüyor. (Milliyet/ MİNE G. KIRIKKANAT Paris) Kaynak: milliyet.com