Hükümetle TÜSİAD’ın önde gelen isimlerinin telefon görüşmelerinde, "Daha fazla germeyelim" görüşü hakim oldu. İşte gece gelen telefon barışının ayrıntıları...
Abone olHükümetle TÜSİAD telefonlaştı ’germeyelim’ havasına girildi. Gece yarısı gelen telefon barışının ayrıntılarını Nurten Erk Tosuner'den okuyalım:
Haber: Nurten ERK TOSUNER
Kaynak:
Adalet Bakanı Cemil Çiçek ile Başbakan Erdoğan’ın danışmanı Cüneyd Zapsu’nun önceki akşam TÜSİAD’ın önde gelen isimleriyle kurduğu telefon trafiği, tansiyonu düşürdü. Hükümetle TÜSİAD’ın önde gelen isimlerinin telefon görüşmelerinde, "Daha fazla germeyelim" görüşü hakim oldu. TÜSİAD YİK Başkanlık Divanı da dün toplanıp, "Her şeyi söyledik, yeni bir şey yok" mesajı vermekle yetindi.
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan ile Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) arasında yaşanan gerginlikte, Ankara ile TÜSİAD yönetiminin önceki akşam yaptığı yoğun telefon trafiği sayesinde ’ortamı daha fazla germeyelim’ noktasına varıldı. Bu kararda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanlarına "Ben noktayı koyuyorum" diyerek tansiyonun düşürülmesinden yana olduğu mesajını vermesi büyük rol oynadı.
YOĞUN TELEFON TRAFİĞİ:
Önceki gün öğle saatlerinden itibaren hükümete yakın isimler ve Başbakan’ın danışmanlarından Cüneyd Zapsu ile TÜSİAD’ın önde gelen isimleri arasında telefon trafiği kuruldu. Telefon trafiğinde, "Bu tartışmayı daha fazla tırmandırmayalım" görüşü hakim olmaya başladı. Önceki gece geç saatlere kadar hem TÜSİAD Başkanı Ömer Sabancı ve TÜSİAD’ın eski YİK Başkanı Bülent Eczacıbaşı, hem de Başbakan’a yakın isimlerin telefonları susmadı.
KAVGA YERİNE DİYALOG:
Bu telefon görüşmelerinden biri de Adalet Bakanı Cemil Çiçek ile Bülent Eczacıbaşı arasında gerçekleşti. Çiçek’in "Ben bu gerginlikten rahatsızım. Aramızda görüş ayrılıkları varsa oturur konuşuruz. Sorun varsa çözeriz" mesajını vermesi de gerilimin daha fazla tırmanmasını önledi. Hem Hükümet kanadının, hem de TÜSİAD yönetiminin, "Gerginliğin tırmandırılması ve karşılıklı suçlamalarla daha ciddi aşamalara gelinmesinin iki tarafın da yarar görmeyeceği, Türkiye’nin sorunlarının kavgayla değil diyalogla çözülebileceği" konusunda görüş birliğine varması etkili oldu.
SANCAK’IN DA ADI GEÇTİ:
Gerilimin sona erdirilmesinde arabuluculuk yapmış olabilecek isimler arasında ilaç dağıtım devi Hedef Grubu’nun patronu Siirtli Ethem Sancak’ın da adı geçti. Ethem Sancak, "Hükümet ile TÜSİAD arasında arabuluculuk yaptınız mı?" sorumuz üzerine, "Şu anda Umman’dayım. Elbette bir TÜSİAD üyesi olarak Bülent Eczacıbaşı, Ömer Sabancı ve Cem Boyner ile son durum değerlendirmesi yaptım. Sayın Başbakan’ın benim arabuluculuğuma ihtiyacı yok. Onun yakın çevresinde bu köprüleri kuracak başka isimler var"dedi.
YİK NAKKAŞTEPE’DE TOPLANDI:
Önceki gün yaşanan bu telefon trafiği arasında, TÜSİAD YİK Başkanı Mustafa Koç, YİK Başkanlık Divanı’nı dün sabah saat 09.00’da Koç Holding’in Nakkaştepe’deki genel merkezinde toplantıya çağırdı. Bu toplantı kararının duyulmasının ardından TÜSİAD’ın bir bildiri yayınlayacağı beklentisi oluştu. Ancak bir saatte sona eren toplantıdan "ciddi" bir açıklama çıkmadı. Bunun yerine toplantıya katılanlardan "TÜSİAD zaten tutarlı bir davranış içinde. Ne dediği açıkça ortada. Ona eklenecek başka bir şey yok" mesajı geldi. Toplantının bu havayla dağılmasında önceki akşam Başbakan’ın danışmanı Cüneyd Zapsu, Adalet Bakanı Çiçek ile TÜSİAD’ın önde gelen isimlerinin telefon görüşmelerinin etkili olduğu belirtildi. Toplantıda TÜSİAD YİK Başkanlık Divanı üyeleri, önceki akşamki telefon trafiği sonrasında "Gerginliği daha fazla tırmandırmama" konusunda görüş birliğine vardı.
ÇALIŞMAYA DEVAM: TÜSİAD
Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanlık Divanı toplantısının ardından, "Bugün itibariyle ilave söyleyecek bir şeyimiz yok. TÜSİAD olarak çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi. Sabancı, TÜSİAD İstişare Konseyi Divanı’nın güncel gündemdeki konuları değerlendirdiğini söyledi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanlık Divanı’nda Mustafa Koç’un yanısıra, Aldo Kaslowski, Erkut Yücaoğlu, Tuncay Özilhan, Zekeriya Yıldırım ve Yavuz Canevi bulunuyor.
KİMSEYE CEVAP YETİŞTİRECEK DEĞİLİZ:
Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, ülkede yasal sınırlar içinde herkesin düşüncesini ortaya koyabileceğini ifade ederek, "Türkiye’de kimse kimseye cevap yetiştirmekle görevli değildir. Muhalefet, sivil toplum örgütleriyle iktidarın kavga etmesini isteyebilir, bundan siyasi sonuçlar da bekleyebilir. Hükümetin görevi, ülkenin problemlerini çözmektir. Biz hiçbir kurumla tartışmayı ve kavga etmeyi asla düşünmedik.
Kim, ne demişti
Mustafa Koç (TÜSİAD YİK Başkanı): "Van Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın’a reva görülen muameleyi ve uzun gözaltı süresini tasvip etmenin mümkün olmadığını söylemeliyim. Bazı çevrelerin kamuoyunu etkileme çabası olarak görülebilecek bu tür davranışlar, ne yazık ki adil olacağına inandığımız yargılama sürecine ciddi şekilde gölge düşürüyor."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan: Sanayici ve işadamları derneği, kendi ilgi alanı içerisinde değerlendirmelerini yaparsa ülke için çok daha faydalı olur. Ama kalkıp da, Van’daki yargılama sürecine, ’Anayasayı çiğnemek’ suretiyle oradan müdahale ederseniz, bu yanlış olur. Bunu söylemeye TÜSİAD YİK Başkanı’nın hakkı yok. Bu çok ciddi bir yanlış. Bunları söylemek istemem ama söylemek zorunda bırakılıyorum."
Zapsu: TÜSİAD ülkemiz için şans
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanı ve aynı zamanda TÜSİAD üyesi olan Cüneyd Zapsu, "Nasıl ki Başbakanımız ve hükümetimiz, ülkemiz için bir şans olduğuna inanıyorsam, TÜSİAD’ın da bir şans olduğuna inanıyorum" dedi. Habertürk’e konuşan Zapsu, gerek TÜSİAD YİK Başkanı Mustafa Koç’un gerekse Erdoğan’ın yaptığı açıklamaların kriz yaratacak boyutta açıklamalar olmadığına dikkat çekti.
İKİSİ DE ŞANS:
Zapsu, şunları söyledi: "Ben TÜSİAD’lıyım. 20 senedir aidat ödüyorum, TÜSİAD’ın Kanarya Sevenler Derneği olmasını, kanaryaları çok sevdiğim halde istemiyorum. Benim de çok desteklediğim ’Demokratikleşme Raporu’ Türkiye’de bazı şeylerin değişik algılanmasına yol açtı. TUSİAD’lı olmak bir ayrıcalıktı, böyle kalmasını istiyorum. Ak Parti’liyim. Bu da bir ayrıcalık. Bunun da böyle kalmasını istiyorum. Nasıl ki Başbakanımız ve hükümetimizin ülkemiz için bir şans olduğuna inanıyorsam, TÜSİAD’ın da bir şans olduğuna ve misalen AB lobisi gibi çok faydalı işler yaptığına inanıyorum."
ELİ TAŞIN ALTINDA:
Cüneyd Zapsu, bir soru üzerine Mustafa Koç ile ilgili olarak şunları söyledi: "TÜSİAD YİK Başkanı’nı şahsen, bu ülkeye yatırım yapan biri olarak, yani bu ülkeye güvenenlerden ve rahmetli Sakıp Ağa’nın çok kullandığı deyimle ’Taşın altına elini koymuş’ biri olarak, ayrıca da bir arkadaş olarak tanıyorum. Kendisi gündeme gelen konuda elbette görüş beyan edebilir. Ancak, Başbakan da haklıdır, çünkü yenisi gelene kadar mevcut kanuna uymak gerekir, sevgili YİK Başkanımız ise olayı değil, olaya sebebiyet veren kanun maddesini tenkit etseydi ve bu maddenin değismesi gerekir deseydi hem aynı şeyi kanuna karşı gelmeden söylemiş olur hem de genelde bu kanunun uygulamada yol açabileceği sıkıntıları göz önüne sermiş olurdu."