Devlet özürlüye sahip çıkacak

Çubukçu, özürlü vatandaşların bütün vatandaşlar gibi fırsat eşitliği ilkesine uygun olarak eşit haklardan yararlanmalarının sosyal devletin gereği olduğunu söyledi

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, özürlü vatandaşların bütün vatandaşlar gibi fırsat eşitliği ilkesine uygun olarak eşit haklardan yararlanmalarının sosyal devletin gereği olduğunu söyledi. 20. Özürlüler Yüksek Kurulu toplantısında konuşan Bakan Çubukçu, 1997 yılında kurulan Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı’nın kısa geçmişine rağmen sorunların çözümü yolunda azımsanamayacak bir yol katettiğini belirterek, bunların en önemlisinin Türkiye Özürlüler Araştırması ve özürlü vatandaşların yıllardır beklediği “Özürlüler Kanunu”nun yürürlüğe girmesi olduğunu söyledi. Profil ortaya çıktı Özürlülük tanımından, özürlü vatandaşlara sağlanan imkanlara kadar hemen her alanda bir değişim ve dönüşüm içeren yasanın, sonuçlarına süreç içinde şahit olunacağını ifade eden Çubukçu, 2002 yılında gerçekleştirilen Türkiye Özürlüler Araştırması’nın ise hem Türkiye’deki özürlü vatandaş sayısını hem özürlü grupları hem de sorunların profilini ortaya çıkardığını söyledi. Çubukçu, bu araştırmanın öncelik ve ihtiyaçların tespiti kadar doğru politikaların geliştirilmesi yolunda en temel kaynaklardan biri olduğunu vurguladı. Nimet Çubukçu, Özürlüler İdaresi Başkanlığı’nın özürlülerin problemlerini tespit etmek ve çözüm yollarını tartışmak amacıyla bugüne kadar ilki 1999 yılında, ikincisi ise bu yıl gerçekleştirilen 2 şura düzenlediğini bildirdi. Öncelikli sorumlu mahalli idareler “Özürlülere yönelik hizmetlerin benimsenip hayata geçirilmesinde en önemli kurumlar şüphesiz mülki ve mahalli idarelerdir” diyen Çubukçu, özellikle özürlü vatandaşlara en yakın birimlerin il özel idareleri ve belediyeler olduğunu belirtti. Bir insan ve birey olarak özürlülerin ihtiyaçlarının diğer bireylerle aynı olduğunu ifade eden Çubukçu, şöyle devam etti: “Özürlü vatandaşlarımızın bütün vatandaşlar gibi fırsat eşitliği ilkesine uygun olarak eşit haklardan yararlanmaları sosyal devlet olmanın bir gereğidir. Ancak bir engelle karşılaşmaksızın hayata katılmaları yönünde merkezi yönetime olduğu kadar yerel yönetimlere de büyük görev ve sorumluluklar düşmektedir.” Bu konuda herkese görevler düştüğünü belirten Bakan Çubukçu, ayrıca çocuk, genç, kadın, özürlü ve yaşlı gibi dezavantajlı toplumsal kesimlere olan ilginin eskiye oranla artış kaydetmesinin insanlık adına memnuniyet verici olduğunu söyledi. Neler yapılmalı? Mayıs ve Eylül aylarında Başbakanlık Özürlüler İdaresi’nce yapılan “Özürlüler Şûrası’nı değerlendiren Bakan Nimet Çubukçu, şurada, yerel yönetimlerin özürlüler konusunda özen göstermesi gereken azami hususların belirlendiğini bildirerek, bunları şöyle sıraladı: * Fiziki ve mimari engellerin kaldırılarak, erişebilirliğin sağlanması * Genç ve yetişkin özürlüler için iş gücü piyasasına uygun, meslek ve beceri kursları, iş eğitimi merkezleri açarak üretken bireyler olmalarının zemininin oluşturulması * Yerel yönetimlerce rehabilitasyon, bakım, rehberlik, danışmanlık hizmetlerinin geliştirilmesi.