Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın'a ilgili mahkeme sonuçlandı. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi Rektör Aşkın'ın tutuksuz yargılanmasına karar verdi.
Abone olVan 3. Ağır Ceza Mahkemesi oybirliğiyle Rektör Aşkın’ın tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Aşkın, sağlık sorunları nedeniyle duruşmaya katılamadı. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın, 75 gündür süren tutukluluğunun ardından tahliye edildi. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Yücel Aşkın, yargılandığı davanın bugünkü duruşmasında tahliye edildi. Van Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesi, Aşkın'ın tutuksuz yargılanmasına karar verdi. Van Yüzüncüyıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın ve 9 arkadaşı hakkında İspanyol Expansion S.A. firmasından 25 milyon dolarlık tıbbi cihaz alımı ihalesinde usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle açılan davanın ikinci duruşması yapıldı. Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Rektör Prof. Aşkın’ın tahliyesine karar verdi. REKTÖR DAVAYA KATILMADI Van 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi görülen davanın ikinci duruşmasına, Rektör Aşkın ve Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Ayşe Yüksel katılmazken diğer 8 sanık hazır bulundu. İspanyol Expansion S.A. firmasından 25 milyon dolarlık tıbbi cihaz alımı ihalesinde usulsüzlük yapıldığı gerekçesiyle Van Cumhuriyet Başsavcılığı’nca açılan davada, yapılan değişiklikle duruşmada savcı olarak Metin Dikeç yerini alırken, Mahkeme heyeti ise başkan İlhan Kaya ile hakimler Muammer Ballı ve Vahit Baltacı’dan oluştu. İkinci duruşmada, tutuksuz sanıklar YYÜ Genel Sekreter Yardımcısı Salih Yurtkuran, YYÜ Yazı İşleri Şube Müdürü Şükran Yurtkuran, Yazı İşleri Bilgi İşletmeni Bülent Şahin, Özel Güvenlik Şube Müdürü Saffet Kara ifade verdi. "REKTÖR FİŞLEME TALİMATI VERMEDİ" YYÜ Güvenlik Amiri emekli jandarma astsubay Saffet Kara, İddianamede yeralan kişisel verilerle ilgili Rektör Aşkın’dan hiç bir zaman talimat almadığını belirtti. Kara, "Ben emekli olduktan sonra hiç bir istihbari bilgi toplamadım ve hiç kimseye vermedim" dedi. Saffet Kara, "Kaldı ki gerek askerlik görevim sırasında, gerekse özel güvenlik görevlisi olarak çalıştığım süreçte Rektör Aşkın’ın istihbarat toplamam konusunda ne bir talimatı, ne de bir yönlendirmesi olmamıştır" diyerek şunları kaydetti: "Benim asker olarak görevim sırasında üniversitede yoğun türban eylemleri, PKK ve Hizbullah faaliyetleri vardı. Olağanüstü Hal dönemiydi ve bir öğrenci öldürülmüştü. Davada sözü edilen istihbarat notları tamanan o dönemde toplanmıştı ve o dönemde toplanan notlar MİT ve İl Jandarma Komutanlığı tarafından zaten rektörlüğe gönderiliyordu. Ben de o dönemde komutanlarımın emir ve talimatıyla 3 raporu üst yazıyla gönderdim. Bu raporların hiç biri özel yaşama yönelik bilgiler veya fişleme değildir, istihbarat notlarıdır ve emirle hazırlanmıştır. Ayrıca bu notlar Rektör Aşkın’a değil, rektörlük makamına gönderilmiştir. Ayrıca istihbarat çalışmaları Prof. Dr. Aşkın’ın görevde olmadığı 1996- 97 yılarında da yapılıyordu. İddianamedeki, örgüt ve çete suçlamalarına şaşırdım ve böyle bir yapılanmadan haberim yok." "ASKERLİKTEN KALMA ALIŞKANLIKLA BAKAN HAKKINDA NOT TUTTUM" Saffet Kara, Mahkeme Başkanı İlhan Kaya’nın Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik’in 2002 yılında üniversiteyi ziyaretinin neden not tutulduğu yönündeki sorusu üzerine, "Bakanın ziyareti sırasında üniversitede rektör ve yöneticiler bulunmuyordu. Ben askerlikten kalma alışkanlıkla not aldım rastgele yazılmış notlardı bunlar. Bu notları hiç kimseye vermedim" yanıtını verdi. "BİLGİLER 2000 YILINDAN KALMA" Kara, fişlendiği iddia edilen 418 kişinin isimlerinin karşısında siyasi görüşleri ve hangi derneklere üye olduğu yönündeki notların hatırlatılmasına ise "Bu bilgiler 2000 yılından önce hazırlanmış istihbarat notlarıdır. Bu yıldan sonra zaten böyle bir çalışma olmadı. Ben hep komutanlarımdan gelen emirle hareket ettim, hiç bir zaman hukukun dışına çıkmadım" karşılığını verdi. ARPALI KAYIT DEFTERLERİNİN DEĞİŞTİRİLMESİ TALİMATI VERDİ YYÜ Yazı İşleri Bilgi İşletmeni Bülent Şahin, üniversitede ihaleye ilişkin kayıt defterlerinin değiştirilmesi ilgili olarak, tutuklu bulunduğu cezaevinde intihar eden YYÜ Genel Sekreter Yardımcısı Enver Arpalı’nın talimatıyla hareket ettiğini söyledi. Şahin, "Değiştirilen defterin 2 sayfasını Arpalı, fotokopi çekip aldı. Eski ve yeni defterler de halen duruyor. Ben bunların değiştirilmesinin suç olduğunu bilmiyordum" dedi.