MHP Lideri Bahçeli'ye "Mehmet Ali Ağca MHP'de siyaset yapmak isterse ülkücü hareket içinde yer bulabilir mi?" sorusu yöneltildi. Bahçeli bu soruya bakın nasıl sinirlendi!
Abone olMHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Mehmet Ali Ağca'ya partisinin kapılarının kapalı olduğunu bildirdi. Bahçeli, eski MİT müsteşarı Şenkal Atasagun'a da MHP olarak herhangi bir görev teklifinde bulunmadıklarını söyledi. Devlet Bahçeli, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin kurtuluşunun, her şeyden önce, ''bugün hakim kılınmaya çalışılan ahlaki temellerden yoksun ve her manada çürümüş kapkaç siyaseti anlayışından'' kurtulmakla mümkün olabileceğini belirtti. AK Parti yönetiminin, Türkiye'yi bölünmeye götürecek bir süreç yarattığını savunan Bahçeli, şöyle konuştu: ''Silahlı terörden beslenen siyasi bölücülük sorununu masum bir etnik kimlik talebi olarak gören ve siyasi çözüm sözü veren Sayın Erdoğan, İmralı'daki cani ile aynı çizgide buluşmuştur. Ateşle oynadığını hala idrak edemeyen Başbakan, Türk milli kimliğini de tartışmaya açarak bu ihanet yolunda inatla yürümeye kararlı olduğunu göstermiştir. Bunun sonucu Türk milletinin bin yıldır paylaştığı ortak değerlere karşı topyekun bir inkar, dışlama ve aşağılama kampanyası başlatılmıştır. Demokratikleşme maskesi arkasında yürütülen bu kampanyanın açık hedefi, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu kimliği ve kuruluş ilkeleridir. Başbakan Erdoğan, bu konuda da İmralı ile ağız birliği içine girmiştir. Bu utanç verici durum, AKP'nin siyasi siciline silinmeyecek kara bir leke olarak geçmiştir.'' MASKELER DÜŞECEK AB ile ilişkilere de değinen Devlet Bahçeli, şunları söyledi: ''Önümüzdeki döneme bakıldığında, Avrupa Birliği ile ilişkilerde maskelerin düşeceği ve gerçeklerin daha iyi anlaşılacağı sancılı bir sürece girilmekte olduğu görülmektedir. Bugüne kadar Avrupa Birliği yalanı rüzgarıyla yol almaya çalışan hükümet için bu konuda yolun sonuna gelinmiştir. AB'nin baskı ve dayatmalarının giderek artması ve vadelere bağlı siyasi faturaların Türkiye'nin önüne bir bir getirilmesiyle, 3 Ekim göstermelik AB sürecinin nasıl büyük bir aldatmaca olduğu ortaya çıkacaktır. Türkiye'nin temel kurumlarını Avrupa Birliği'nin vesayeti altına sokan hükümet, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ndeki AKP çoğunluğunu AB'nin dayatmalarını karşılamak için sipariş kanun hazırlayan bir mekanizma haline getirmiştir.'' Avrupa Birliği'nin son hedefinin; Türk Ceza Kanunu'nun 301 ve 305. maddelerinin kaldırılması olduğunu ileri süren Bahçeli, ''Türk Ceza Kanunu'nu AB'nin talepleri doğrultusunda değiştiren AKP, buna rağmen Brüksel'i tam olarak tatmin edememenin sıkıntısını yaşamaktadır'' dedi. ''MHP'YE YÖNELİK SUÇLAMA KAMPANYASI'' Devlet Bahçeli, Mehmet Ali Ağca'nın tahliyesinin, MHP'ye yönelik bir suçlama kampanyasına dönüştüğünü savundu. Partisinin milli vicdanın sesi olduğunu ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu: ''Milli vicdanın sesi olan Milliyetçi Hareketin her vesileyle hedef alınması, arızi bir hezeyan ve bir tesadüf olarak sayılmamalıdır. Son dönemde Milliyetçi Harekete karşı başlatılmak istenen karalama ve husumet kampanyası bu büyük oyunun bir parçası olarak görülmelidir. Bir cinayet hükümlüsünün yargı kararıyla salıverilmesi etrafında başlayan tartışmaların, birden yön değiştirerek Milliyetçi Harekete yönelik bir suçlama kampanyasına dönüştürülmesinin nedenleri burada aranmalıdır. Bir yargı kararının uygulanmasıyla gündeme gelen tepkilere ideolojik bir boyut kazandırılarak Milliyetçi Harekete karşı geçmişe dönük bir hesaplaşma amacıyla bir suçlama seferberliği başlatılmasının akıl, mantık, insaf ve ahlak ölçüleriyle izahı bulunmamaktadır. Kanlı terörist Öcalan'ı ipten kurtarmak için, MHP'nin tek başına direnmesine rağmen idam cezasını kaldıranların ve o dönemde bunu destekleyenlerin şimdi kamu vicdanının rahatsız olması adına sergiledikleri tavır ve Milliyetçi Harekete karşı bir husumet cephesi içinde yerlerini almaları, ibret verici olduğu kadar çok hazin bir tecellidir.'' Bahçeli, 2006 yılının erken genel seçim yılı olduğunu da savunarak, tüm güçleri ile bu seçime hazırlanacaklarını ve ilk mitingi Samsun'da yapmayı düşündüğünü ifade etti. Bahçeli, yüzde 10 barajının düşürülmesine de karşı olduklarını bildirdi. SORULAR Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Bahçeli, ''Ağca tekrar siyasete girmek isterse, birtakım siyasi oluşumların içinde yer almak isterse, partinizin kapısını çalarsa, MHP içinde ya da ülkücü hareket içinde yer bulabilir mi'' sorusuna, ''Bu soru kadar yanlış bir soru olamaz. Bu MHP'ye hakaret olan bir sorudur. 103 siyasi parti, 38 tane de seçime girme hakkı olan parti var, hepsine sorun ondan sonra bana gelin. Bunların MHP içinde yeri olamaz'' yanıtını verdi. Bahçeli, bir başka soru üzerine, eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun'un MHP ile bir ilişkisinin bulunmadığını bildirdi. Bahçeli, ''MİT müsteşarı olan eski bir emekliye MHP'nin hiçbir kademesinde ne bir görev teklif edilmiştir, ne de bir görev verilmiştir'' dedi. ''Ağca'nın tahliyesinde kendisini ülkücü olarak nitelendiren bir grup tarafından ve bozkurt işareti ile karşılanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz'' sorusunu Bahçeli, şöyle yanıtladı: ''Bazı gazeteler özellikle ülkücü terörist, bozkurt işareti yapanlar tarafından karşılanıyormuş gibi MHP'ye karşı değişmez kinlerini dışarı vurmuşlardır. Yağmurda nasıl yüründüğünü anlatan sayın avukat, orada bozkurt işareti yapanları kalksın kamuoyuna anlatsın.'' Bahçeli, bir başka soru üzerine de MHP kökenli milletvekillerinin katılımıyla TBMM'de grup kurulmasını düşünmediklerini, TBMM çatısı altında oluşabilecek suni grup yaklaşımlarını millet iradesine aykırı bir davranış olarak gördüklerini söyledi.