BIST 9.774
DOLAR 34,07
EURO 37,86
ALTIN 2.794,95
HABER /  GÜNCEL

Sezer'den rektör Aşkın uyarısı

Rektör Yücel Aşkın'ın tutuklanması Cumhuraşkanı Sezer'in 29 Ekim mesajına yansıdı. Sezer Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'ndaki siyasetçilere dikkat çekti.

Abone ol

Cumhurbaşkanı Sezer, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı mesajında laikliğe ve bağımsız yargıya yönelik tartışmalara dikkat çekti. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için yayımladığı mesajında, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Yücel Aşkın’ın tutuklanması olayıyla ilgili olarak, "Bir üniversite rektörünün tutuklanmasıyla başlayan süreç, Cumhuriyet’in kurumlarının karşı karşıya geldiği yönünde bir izlenimin uyanmasına neden olmuştur" uyarısında bulundu. Sezer, mesajında, Rektör Prof. Aşkın olayı, yargı ile ilgili gelişmeler, AB süreci ve diğer güncel gelişmelerle ilgili görüşlerini ifade etti. "HUKUKUN İŞMEDEİĞİ REJİM YURTTAYŞINA GÜVEN VEREMEZ" Cumhurbaşkanı Sezer, rektör Prof. Aşkın olayı için, "Bir üniversitemizin rektörünün tutuklanmasıyla başlayan süreç, Cumhuriyet’in kurumlarının karşı karşıya geldiği yönünde bir izlenimin uyanmasına neden olmuştur" görüşünü dile getirdi. Sezer, öncelikle kurumların sağduyulu davranmaya özen göstereceklerine inancını vurguladığı mesajında, "Toplumda rahatsızlık yaratan kimi uygulamaların dile getirilmesine farklı anlamlar yüklenilmesinden kaçınılmalıdır. Kurumların yıpratılmasını, kişi ve kurumlara zarar verecek istenmeyen sonuçların ortaya çıkmasını önlemek herkesin ortak sorumluluğudur. Hukukun işlerlik kazanamadığı bir rejimin yurttaşlarına güven vermesi ve varlığını koruması beklenemez" dedi. "HİÇKİMSE YARGIYI ETKİLEYİCİ TELKİN VE TAVSİYEDE BULUNAMAZ" Sezer, hukuk devletinin en önemli özelliği olarak yargı bağımsızlığı ilkesine vurgu yaparken, yargı bağımsızlığının gerçekleştirilebilmesi için mahkemelerin yanında yargı erkinin en önemli öge ve temsilcisi olan yargıçların görevlerinde bağımsız olmaları gerektiğinin altını çizdi. Sezer, Anayasa’nın yargının yürütmenin etki ve karışmasından uzak tutulabilmesi için kimi düzenlemeler yapıldığını, yargıçların Anayasa, yasa ve hukuka uygun olarak vicdani kanaatlerine göre karar vereceklerini, hiçbir organ, makam, merci ya da kişinin yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve yargıçlara emir ve talimat veremeyeceğini, genelge gönderemeyeceğini, tavsiye ve telkinde bulunamayacağını vurguladı. "ADALET BAKANI VE MÜSTEŞARI HSYK’DA OLMAMALI" Yargı organlarının kuruluşu, çalışma ilkeleri, yargıçların seçimi ve özlük hakları konularında yargı bağımsızlığını gölgeleyecek yöntemlerden uzak durulmasının hukuk devleti ilkesinin gereği olduğuna dikkat çeken Sezer şöyle dedi: "Yargıç ve savcıların tüm özlük ve disiplin işleri, Yargıtay, Danıştay ve Uyuşmazlık Mahkemesi üyelerinin seçimi gibi önemli yetkilerle donatılmış Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) oluşumunda bir siyasal parti mensubu olan Bakan’ın ve onun yönergeleriyle hareket eden müşteşarın yer alması yargı bağımsızlığını, dolayısıyla hukuk devleti ilkesini zedelemektedir. Çeşitli hükümet programlarında da vurgulandığı gibi hukukun kişiselleştirilmesi ve siyasallaştırılmasının önlenebilmesi için yargı bağımsızlığıyla bağdaşmayan bu durumun ivedi olarak düzeltilmesi gerekir." "CUMHURİYET MUCİZEDİR" Sezer, mesajında, “En büyük bayramımızda, başımızı her dönemde dik tutabilmek için Cumhuriyetimizin taşıdığı önemi daha iyi anlıyor, başarılarıyla ve kazanımlarıyla gurur duyuyoruz” dedi. “Önsezileri güçlü bir önder olan Yüce Atatürk, Türk Ulusu'nun tabiat ve adetlerine en uygun yönetim biçimi olduğu için Cumhuriyeti seçmiştir” diyen Sezer, Türkiye'nin, Cumhuriyet'in ilanıyla ulusun kötüye giden yazgısını tersine çevirdiğini, Atatürk'ün aydınlattığı yolda, onun gösterdiği hedef doğrultusunda ilerlemesini sürdürdüğünü, laik ve demokratik yapısıyla örnek alınan bir model, istikrar ve güç öğesi durumuna geldiğini ifade etti. Sezer, şöyle devam etti: “Bizlere parlak bir gelecek, tam bağımsız, çağdaş bir devlet armağan edenlere sonsuz minnet duyuyoruz. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk'ü, silah arkadaşlarını, kahraman şehitlerimizi ve gazilerimizi gönül borcu ve saygıyla anıyoruz. Değerli yurttaşlarım, Cumhuriyet, toplumu ümmetten ulus, bireyi kuldan yurttaş konumuna yükselten bir Aydınlanma Devrimi'dir. 29 Ekim, bir doğuşun, bir devrimin, kısacası bir mucizenin yıldönümüdür. "