Metal Fırtına Türkiye'de büyük yankı uyandırmıştı. Fırtına devam etti ve kitabın yazarları Burak Turna ve Orkun Uçar farklı 2 kitapla ikinci seriyi piyasaya sürdüler.
Abone olTürkiye'de hiç kitap okumamış insanların bile ellerine kitap almalarına vesile olan ABD'nin Türkiye'yi işgali konulu 'Metal Fırtına' isimli kitap, 500 binden fazla okuyucuya ulaşarak büyük yankılar uyandırmış, Türkiye'deki Amerika düşmanlığını pekiştirdiği için ABD kamuoyunda tepkiyle karşılanmıştı.
Metal Fırtına'ya ortak imza atan yazarları Burak Turna ve Orkun Uçar daha sonra yollarını ayırıp, kitabının devamını farklı kurgularla iki ayrı yayınevinden çıkardılar ama kopan fırtına hız kesmedi. Yeni kitaplarının satışları 200 bin'e doğru ilerleyen yazarlarla birliktelikleri ve ayrılıkları ile ilgili merak edilenleri sorduk ve çarpıcı yanıtlar aldık.
Ayrılığın anatomisi
Ayrılıklarıyla ilgili spekülasyonlara açıklık getiren "Metal Fırtına 2/Kurtuluş"un yazarı Burak Turna, iddialı konuşuyor: "Metal Fırtına'nın beraber yazılması kararını da, ayrılık kararını veren benim. Romanın taslağını zaten ben hazırladım, o katkıda bulundu. İkinci kitabıma başlamadan önce de, Orkun, bana "Kayıp Naaşı beraber yazalım" dedi ama konusuna inanmadığım için reddettim. İyi ki de ayrılık kararı vermişim."
Öte yandan "Metal Fırtına 2/Kayıp Naaş"ın yazarı Orkun Uçar, kendi yayınevi için düzenlediği bir yarışmada tanıdığı Burak'ın kitabını eksikleri olmasına rağmen beğendiğini, Burak'tan beraber çalışma teklifi gelince kabul ettiğini ve yazım ve pazarlamada öncülüğü üstlenerek onu Timaş Yayınevi ile tanıştırdığını kaydedeken ayrılıklarını şu cümlelerle anlattı:
"Yayınevi ve Burak'la yaptığımız konuşma, benim ikinci kitabı yazacağım ve Burak'ın da üçüncü kitabı yazacağı yönündeydi. Fakat, yayınevi benim olmadığım bir zamanda Burak'la bir toplantı yapmış. Burak ve benim aynı anda çıkardığımız farklı iki kitabı aynı ambalaj içerisinde satma kararı almış. Fikri beğenmedim ve bana haber vermeden toplantı yaılması, güvenimi sarstı ve ayrıldım."
Kurgular Ortadoğu'da kesişir
İlk kitapta bırakılan ucu açık noktalardan ilerleyen yazarlardan Uçar, Türkiye ABD tarafından bombalandıktan sonra kaybolan Atatürk'ün naaşı öyküsüne ve İsrail-Türkiye ilişkilerine yoğulaşırken; Turna, Abdullah Gül ve bürokratları kaçırılma serüveni ile açıklanmayan yeni ABD yönetimi üzerine giderek bir 'Üçüncü Dünya Savaşı' kurguluyor. İki yazarın da mekan olarak Ortadoğu'yu seçmesi gözlerden kaçmıyor.
Uçar bunu kendi tasarısı olduğunu ve Turna'nın bundan haberi olduğu halde neden aynı düzlemi kulandığına anlam veremediğini söylüyor. Turna ise bu benzer yaklaşımı, kitabın zorunlu gidişatı olarak niteliyor. Kitabını mesaj verme kaygısı gütmeden yazan Uçar'a karşın; Turna, politik kurguların mesaj vermesi ve düşündürürken heyecanlandırması kanaatinde olduğunu ve kitabında Amerikan politikasının çok geçmeden iflas edeceğini küresel bir çatışmanın temellerinin atılacağı mesajını verdiğini söylüyor.
Hamasetsiz popülarite
Kitaplarında 'halkın hamasi duygularını harekete geçirerek tüketim kültürünün nimetlerinden faydalandıkları' yönündeki eleştirileri nasıl değerlendirdiklerini sorduğumuz yazarlardan Burak Turna "Türk insanı politik kurguları hep Amerikan hamasi duygularının yer aldığı kitaplardan okumaya alışmıştı. Ben,ülkemden yola çıktım, bunda eleştirilecek bişey yok. Hamaset yapmadım ama kitabın popüler kültür ürünü haline geldiği doğru. Bu da onun başarısından kaynaklanıyor." diyor.
Popüler kalemler, eleştirenlerin ve eliltist okuyucuların bir kitap anlaşılır derecede basit yazılmışsa beğenmeyip, onu edebi değersizlikle suçlama eğiliminde olduklarından yakınıyorlar. Uçar, kitaplarının Türk- Amerikan ilişkilerinin yoğun olduğu bu dönemi 'Metal Fırtına dönemi' olarak isimlendirerek tarihe geçtiğini iddia ediyor:
"Benim kitabım edebiyat tarihine geçse ne yazar, tarihe geçti. Tarih olgusu, edebiyat tarihinin üstünde bir olgudur. Edebiyat eleştirmenleri ideolojilerinin penceresinden istedikleri kadar eleştirsinler durum değişmez. Zaten ne dedikleri de umrumda değil." Aynı soruya Turna ise, "Metal Fırtına, edebiyatın kendisi olmaktan çıkarak edebiyatın bir parçası haline geldi. Klasiklerde olduğu gibi kitapla sınırlı kalmadı, yaşama ışık tuttu." diyerek cevap veriyor.
Benim kitabım daha iyi!
Orkun Uçar, Burak Turna'nın kitabını herkesin okumasını ve farkı görmesini istediğini söylüyor ve bu konuda fazla konuşmaktan kaçınyor. Ayrılıktan olumsuz etkilenmediğini belirten yazar "Hakkımızda çıkan ayrılık dedikoduları da, reklam açısından iyi sonuçlar verdi. Burak hakkında yorum yapmak istemiyorum. Ama biliyorum ki yükseklerden uçanın düşüşü de kötü olur!" diyor.
Hayır benimkisi daha iyi!
Burak Turna, Orkun Uçar'ın ayrılıktan olumsuz etkileneceğini düşünüyor ve "Orkun'un daha önce yazdığı kitaplara bakın. İçinde hiç politik kurguya rastlayamazsınız. Çok iyi bir epik fantazi yazarıdır, fakat politik kurgu alanında başarısızdır. Dolayısıyla da Kayıp Naaş da teorik kurgu yönünden zayıf bir eser." diyerek Metal Fırtına 2/ Kayıp Naaş'a eleştiri getiriyor.
"EVET, EVLİLİK YARIŞMASINA KATILDIM"
Orkun Uçar, şöhret olmak için daha önce popüler televizyon yarışmalarına katıldığını kabul ediyor. Uçar, bilgi yarışmasına borçlarını ödemek için, evlilik yarışmasına da kitaplarımı tanıtmak için başvurduğunu söylüyor.
Haber: Elif Yıldız
Kaynak: