Almanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, 'reformist' dediği Türkiye'yi yere göğe sığdıramadı. Fischer'in, Türkiye aleyhtarları ile girdiği ağız mücadelesi ise ilginçti.
Abone olAlmanya Dışişleri Bakanı Joschka Fischer, Türk hükümetinin Kıbrıs konusunda olumlu tavır takınacağını kendisinin bir zamanlar mümkün görmediğini söyledi. Fischer, bugün mecliste Avrupa anayasası konusunda yaptığı konuşma sırasında, Hıristiyan Sosyal Birlik Partisi (CSU) federal meclis grubu Başkanı Michael Glos'un Türkiye'nin AB üyeliğine karşı görüş belirtmesi üzerine, şunları söyledi: ''Türkiye deyince aklıma geldi. Avrupa Parlamentosu seçimleri sırasında Bavyera eyaletinde Türkiye'nin AB üyeliğine karşı seçim kampanyası yaptınız ve oy kaybına uğradınız. İnsanlar akıllı, biliyorlar ki bugün söz konusu olan Türkiye'ye hemen sınırları açmak, Türkiye'yi hemen üye olarak almak değil. AK Partisi yönetimi altında Türkiye'de sağlanan gelişmeleri nasıl görmüyorsunuz anlamıyorum. AK Parti hükümeti, Kopenhag kriterlerini yerine getirmenin yanı sıra Kıbrıs konusunda da benim mümkün görmediğim şekilde olumlu tavır takınmıştır. İdam cezası kaldırıldı, hukuk alanında reformlar yapıldı. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurulduğu günden bu yana ilk kez azınlık dillerinde yayın yapılmasına izin verildi. Uzun yıllar hapis cezasına çarptırılan politikacılar serbest bırakıldı.'' TÜRKİYE ALEYHTARLARINA CEVAP Glos'un, konuşmasını yarıda kesmesine sinirlenen Fischer, ''Anladım siz ciddi bir tartışma istemiyorsunuz. Aksi takdirde AB üyeliği perspektifiyle birlikte Türkiye'de çok büyük gelişmeler sağlandığını kabul ederdiniz. Siz ciddi bir tartışma istemiyorsunuz. Türkiye aleyhtarı ideolojinizi burada yaymak istiyorsunuz. Ancak bunu başaramayacaksınız, insanlar aptal değil. Bu uzun vadeli bir süreç. Bu nedenle biz bu yolda kararlı şekilde ilerlemeye devam edeceğiz. Çünkü bizim için önemli olan güvenlik sorununun özellikle Türkiye'nin bulunduğu bölgede çözüleceğini biliyoruz'' şeklinde karşılık verdi. Birlik partili (CDU/CSU) hükümetlerin de her zaman Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediklerine işaret eden Fischer, şöyle dedi: ''Biz de bunu uygulamaya koyduk ve olumlu sonuçlar elde ettik. Bu yolda devam edeceğiz. Çünkü biz insanlarımız için Avrupa'da barış ve istikrar istiyoruz. Bavyera eyaletindeki seçim sonuçları da bizi haklı gösteriyor. Siz oy kaybettiniz. Biz de fena olduğumuzu söyleyemeyiz.'' Birlik partilerinin dış politika uzmanlarından Peter Hintze ise Meclisin çok büyük bir bölümünün Türkiye'deki reformları takdir ettiğini ve desteklediğini belirterek, şunları söyledi: ''Bu reformlar Türkiye için iyi. İnsan hakları ve demokrasinin uygulanması, işkencenin kaldırılması, kadın-erkek eşitliği, serbest piyasa ekonomisinin uygulanması tüm insanlar ve her devlet için gerekli olan bir şey. Ancak AB'ye isteklerimizi yerine getiren herkes üye olabilir şeklindeki bir düşünce kabul edilemez. Türkiye'nin yaptıkları iyi ve doğrudur, ancak Türkiye'nin üyeliği, AB'yi zorlayıp zorlamayacağı konusu dikkate alınarak değerlendirilmelidir. 70 milyona yakın nüfusu ve hızlı nüfus artışıyla ayrıca kendine özgü sorunlarıyla Türkiye'nin doğrudan üye olması için çaba harcanamaz.''