Muhalefet partilerinin MGK bildirisini hükümete uyarı şeklinde algılamasına AK Parti'den yanıt geldi. Dengir Mir Mehmet Fırat muhalefet gibi düşünmüyor.
Abone olAK Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, ''MGK bildirisinde hiçbir şekilde uyarı niteliğinde bir söylemi görmedik, görmüyoruz. Zaten olması da mümkün değildir'' dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fırat, AK Parti Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. Parti programının önemine değinen ve parti programında partililerin hedeflerinin ve amaçlarının yer aldığını hatırlatan Fırat, CHP'ye yönelik eleştirilerde bulundu. Fırat, muhalefetin sadece iktidar partisinin söylediklerinin aksini söyleyerek ve inkar ederek yapılamayacağını, bunun modern bir siyasi partinin muhalefet anlayışı olamayacağını söyledi. Bu şekilde davranılması sonucunda daha önce söylenenlerin inkar edilmesi durumuna düşüleceğini ve siyasi unutkanlığa düşar olacaklarını kaydeden Fırat, şöyle konuştu: ''Siyasi unutkanlığa düşar olanları demokrasilerde halk hiçbir şekilde affetmez. Çünkü halkın, toplumun hafızası kesinlikle unutmaya göre programlanmamıştır. Halk, hiçbir şekilde unutmaz, sizin bir noktada unutmuş olduklarını zannettiğiniz şeyleri, bir noktada önünüze koyarlar. Orası da genelde seçim sandıklarıdır. Siyasi partilerin demokrasiye içten inanmaları gerekir. Demokrasilerde, siyasi partilerin iktidara hangi yöntemle, hangi şartlarda gelecekleri ve hangi yöntemle gidecekleri kesin olarak bellidir ve bunun tek bir yolu vardır seçimdir. Seçimi kazanmak için de halkı arkanıza almanız gerekir. Ama modern veya post modern adı ne olursa olsun... Anti demokratik yollardan medet umarak bunun arkasına sığınarak iktidar olma hayali artık sona ermiştir. Birilerinin artık kendilerini bu türevin dışında görmeleri lazım ve Türkiye'ye yazık etmemeleri lazım. Türkiye böyle bir ülke değil artık. Ana muhalefet partisi sözcülerinden bir arkadaşımızın kalkıp MGK sonucunda yayınlanan bildiriyi bir 'post modern uyarı' olarak nitelendirmesini kınıyoruz. Ana muhalefet partisi olarak artık demokrasiye inanmalarını, özgürlüklere inanmalarını, net ve kesin çizgilerle ortaya koymalarını rica ediyoruz. Bunu yalnız biz istemiyoruz, halkımız da istiyor.'' -''TÜRK HALKI DEFALARCA CHP'Yİ UYARDI''- Türk halkının CHP'yi defalarca uyardığını ve bu konuda ihtarlar verdiğini belirten Fırat, halkın CHP'yi hep muhalefette tuttuğunu, bazen de ''TBMM dışına attığını'' dile getirdi. Fırat, ''Aynı zihniyette gittikleri takdirde biz endişe ederiz ki, halk tarafından Meclis dışına konulacaklardır'' diye konuştu. AK Parti olarak bugüne yaptıkları hiçbir şeye akşam yatıp sabah kalktıklarında karar vermediklerini vurgulayan Fırat, icraatların parti programı, seçim beyannamesi, hükümet programı ve acil eylem planında yer aldığını anlattı. Bu yazılı belgeler okunduğunda icraatların da hayretle karşılanmayacağını, parti tüzük ve programının gazetecilere ve medya kuruluşlarına gönderilebileceğini söyledi. Türkiye Cumhuriyeti'nin bugüne kadar gelmiş tüm hükümetlerinin Türkiye Cumhuriyeti devletinin menfaatlerini ön planda tuttuğunu kaydeden Fırat, ''Hiçbir hükümet, Türkiye'nin, Türk halkının aleyhine dışarıdan birilerine iyi görünmek için bir eylem veya işlemin içerisine giremez, girmemiştir. Bunu, yalnız kendi hükümetimiz dönemi için söylemiyoruz'' dedi. Tüm siyasi partilerin ve Türk halkının asgari müşterekinin bu ilke olması gerektiğini dile getiren Fırat, ''Birbirimizi kötüleyerek, birbirimize (birinin uşaklığını yaptığını) söyleyerek bir yere varabilmemiz mümkün değildir. Artık siyasi terbiye belli bir noktaya çekilmiştir. Bundan 20 sene önceki söylemlerin artık yeterliliği yitirilmiştir. Siyasi partilerimiz ve bunların sözcüleri Türkiye'nin yakalamış olduğu siyasi söylem seviyesini aşağıya çekebilecek söylemlerden kaçınmalıdır. Bu Türkiye'nin genel menfaati ile ilgilidir'' diye konuştu. -SORULAR- Dengir Mir Mehmet Fırat, ''Siz, MGK bildirisini nasıl okudunuz, nasıl yorumluyorsunuz? Post modern uyarı denildi, muhtıra diyen yazarlar var. Siz nasıl bakıyorsunuz meseleye?'' sorusunu şöyle yanıtladı: ''Parti olarak anayasal bir organın bugüne kadar çıkarmış olduğu sonuç bildirisinde olduğu gibi okuyoruz. Anayasa'nın geçerliliğinden hiç kimsenin şüphesi yok. Devletin niteliklerinin neler olduğunu biz de biliyoruz, herkes biliyor. Bunun haricinde bir niteleme, bir zorlama da yoktur bu bildirinin içerisinde. MGK, anayasal bir kurumdur. MGK'da sivil iktidarlar, asker kesimi ve cumhurbaşkanı belli bir platformda devlet işlerini görüşürler, fikirlerini söylerler. Bunun geçerliliğinin ne olduğu ve neyi kapsadığı anayasada bellidir. Hukuk devletinin en güzel özeliklerinden birisi de budur. Kim nereye kadar yetkilidir, gayet açık yazılıdır. Dolayısıyla, buradakiler bir tavsiye kararıdır. MGK bildirisinde hiçbir şekilde uyarı niteliğinde bir söylemi görmedik, görmüyoruz. Zaten olması da mümkün değildir.'' Fırat, ''MGK'nın yapısı değişti, sivillerin sayısı artırıldı, buna rağmen MGK bildirilerinin askerin uyarısı olarak algılanmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna şu yanıtı verdi: ''Tünele takılmış olanlar böyle algılıyor. Biz böyle algılamıyoruz. Bir hukuk devleti içinde nasıl algılanması gerekiyorsa o şekilde algılıyoruz. Bu çok kesin çizgilerle yasalarda ve anayasada belirtilmiştir. Ama birileri bunu başka türlü algılayabilirler. 1960'lı, 1970'li yıllardan maalesef gelemeyen Türkiye'de belirli bir kesim var. Ümit ediyoruzki onlar bu rüyalarından uyanırlar. 2005 yılında olduğumuzu, Türkiye'nin AB yolunda hızla ilerlediğinin farkına varırlar.'' Fırat, bir gazetecinin, ''Devletin nitelikleriyle ilgili MGK bildirisinde neden hatırlatılma yapılması gereği duyuldu?'' sorusunu ise ''Diğer MGK sonuçlarına bakarsanız bir çoğunda bunlardan bahsedilir. Bunun anormal karşılanacak bir tarafı yoktur. Hatırlattırılması için gerekli olan bir şeydir. MGK'da taraflar birbirini dinler ve o platform içerisinde konuşurlar. MGK görüşmeleri biliyorsunuz gizlidir. Orada neler konuşulduğunu maalesef açıklayabilmek mümkün değildir. Dolayısıyla, MGK sonunda yayınlanmış bildiri çok çok önemli bir sonuç doğurmaz'' yanıtını verdi.
ÖNCEKİ HABERLER
