Fikret Bila Koşaner'e sufle mi verdi?

Genelkurmay eski Başkanı Koşaner'in açıklaması ile Milliyet yazarı Fikret Bila'nın ses kayıtlarıyla ilgili yazısında ilginç benzerlikler var

İNTERNETHABER- Genelkurmay eski Başkanı Işık Koşaner'in internete düşen ses kayıtlarıyla ilgili merakla beklenen açıklaması ilginç bir benzerliği ortaya çıkardı.

Koşaner'in açıklaması askeri kaynaklarıyla dikkat çeken gazetecilerden Milliyet yazarı Fikret Bila'nın ses kayıtlarıyla ilgili yazısında altını çizdiği bölümlerle benzerlik taşıyor.

Koşaner, ses kayıtlarındaki sözler için, "Mesleki bir özeleştiri olarak nitelenebilir" yorumu yapan Bila'nın yazdığı gibi, "Vicdan sahibi bazı yazarların da belirttiği gibi bir ''itiraf'' değil, tamamen bir ''özeleştiri'' diyor.

İşte Bila'nın yazısı ile Koşaner'in açıklaması karşılaştırıldığında ortaya çıkan ilginç tablo:

İTİRAF DEĞİL ÖZELEŞTİRİ: Fikret Bila, TSK'nın hataları ve ihmallerini ortaya koyan ilk bölüm için, "Mesleki bir özeleştiri olarak nitelenebilir" yorumu yapıp, "Emir-komuta aksaklıklarından teknolojiyi etkin kullanamamaya, başıbozuk mayınlamalardan kendi askerimizi vurmaya kadar birçok can acıtıcı hataları sıralıyor. Bu tespitlere ister itiraf ister özeleştiri deyin, sonuçta terörle mücadelede bir konsept değişikliğine ihtiyaç olduğu en üst komutan tarafından ifade edilmiş oluyor" dedi.

Işık Koşaner ise açıklamasında, "Ancak bu konuşmaların, vicdan sahibi bazı yazarların da belirttiği gibi bir ''itiraf'' değil, tamamen bir ''özeleştiri'' ve TSK'nın geleceği açısından önemli gördüğü bazı konularda personelin dikkatini çekme, son derece hassas bir dönemde hata yapmamaları konusunda kendilerini uyarma ve motive etmeye yönelik" dedi.

BASINDAN ÖZÜR: Bila ses kayıtlarında gazeteciler için kullanılan "Analarını satar haber diye koyarlar" ifadesini 'yakışıksız, eleştiri haddini çok aşan bir söylem' olarak nitelendirdi, "Bu sözler Koşaner'e aitse, eski Genelkurmay Başkanı'nın basına bir özür borcu olduğu da açıktır" dedi.

Koşaner, "Maksatı aşan ifadeler benzetmeler olabilir, nitekim gazetecilerle ilgili ifadeler bu çerçevede değerlendirilebilir. Ancak bu kinayeli ifadelerin maksadı da TSK'ya karşı devam eden bu süreçte medyanın rolüyle ilgili dinleyicilerin dikkatlerini çekmekti. Bu ifadeler kesinlikle hakaret amaçlı söylenmemiştir'' dedi.

PROBLEMLİ İFADELER: Bila, "35. madde olsun veya olmasın" diye başlayan ifadeler, başka anlamlara çekilebilecek sorunlu ifadelerdir. Keza, "Hatalar yaptık, hukuk dışına çıktık, böyle devam eder zannettik" türü sözler ile "hiç kimsenin talimatına ihtiyacımız yok" gibi cümleler de problemli ifade örneklerinden bazılarıdır" dedi.

Koşaner ''İfadelerde terörle mücadele konusunda yer alan, 'Bizim hiç kimsenin talimatına falan da ihtiyacımız yok' cümlesinin maksadı, 'Sivil otoriteye bir başkaldırı' değil; aksine o dönemde, 'TSK bölücü terör örgütüne karşı neden operasyon yapıyor?' şeklinde kampanya yürütenlere karşı uyarıdır dedi.