İZMİR'deki FETÖ iddianamesinde beyanları bulunan gizli tanık, örgüte ait Gürcistan'daki kolejin kapatılması için çalışma yapan dönemin Tiflis büyükelçisinin "tarihi eser kaçaklığı" iddiasıyla görevden uzaklaştırıldığını öne sürdü.
Abone olİzmir Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya'nın 43'ü tutuklu, 23'ü firari 102 sanık hakkında hazırladığı ve İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen İzmir'de "askeri casusluk soruşturması"ndaki usulsüzlükler ile bazı bilgilerin sızdırılmasına ilişkin iddianamede, FETÖ/PDY'nin hedefini elde etmesine engel olan bürokratları, örgüt üyesi güvenlik güçlerini kullanarak itibarsızlaştırması gizli tanık beyanında yer aldı.
İddianamede ifadesi yer alan "Zaman" kod adlı gizli tanık, geçmiş yıllarda FETÖ yapılanmasına ait yurt dışındaki kolejlerle ilgili sıkıntılar yaşandığını, bu sıkıntılardan birisinin de Gürcistan'da ortaya çıktığını belirtti.
BÜYÜKELÇİ TAKİBE ALINDI
Gürcistan Milli Eğitim Bakanlığı ile Türkiye'nin Tiflis Büyükelçisinin bu kolejlerin kapatılmasına ilişkin görüşmeler yaptığının duyulması üzerine örgütün de plan yapmaya başladığını belirten gizli tanık, kadın büyükelçinin örgüt mensuplarınca takibe alındığını iddia etti.
Kadın büyükelçinin saf dışı edilmesi için her türlü araştırmanın yapıldığını ifade eden gizli tanık "Zaman", örgüt üyelerinin çalışmasında sürekli Türkiye'ye gelen kadın büyükelçinin Gürcistan'dan beraberinde bazı özel eşyalarını getirdiği bilgisine ulaşıldığını aktardı.
SARP SINIR KAPISINDA OPERASYON
Gizli tanık "Zaman", şunları kaydetti:
"Kadın büyükelçinin antika eşyalara merakı ve bazı antikaları topladığı bilgisi üzerine, FETÖ yapılanmasına mensup Gürcistan'daki bir esnaftan antika bir piyano satın alması sağlandı. Satın aldığı antika piyanoyu Türkiye'ye götürmeye çalışan büyükelçiye Sarp Sınır Kapısı'nda operasyon düzenlendi. Tarihi eser kaçakçılığı yapıldığı yönünde buradaki görevlilere ihbar yapılarak büyükelçilerin özel bir statüsü olmasına rağmen gözaltı işlemi yaptırıldı. Yani özel bir sözleşme ile büyükelçiler korunmalarına rağmen FETÖ yapılanmasına mensup sınır kapısındaki görevlilerce bu büyükelçi statüsüne rağmen gözaltına alınarak tutuklanmıştır. Türkiye'ye getirmeye çalıştığı piyanonun ise tarihi eser olduğu o anda değerlendirilerek el konulmuştur. Daha sonra ise büyükelçilik görevinden alınarak Türkiye'ye geri gönderilmiştir."