BIST 9.368
DOLAR 34,53
EURO 36,19
ALTIN 2.967,06
HABER /  GÜNCEL

FETÖ'cü 216 firari asker suikast yapabilir!

216 firari asker olduğunu vurgulayan Numan Kurtulmuş, FETÖ'nin suikast eylemleri yapabileceğini açıkladı.

Abone ol

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'tan, 15 Temmuz sonrası firari askerler için korkutan uyarı. Firariler ve onların işbirlikçilerinin ferdi bir takım suikastler yapabileceklerini söyleyen Kurtulmuş, siber saldırılar için de dikkatli olunması gerektiğini ifade etti.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Habertürk televizyonunda Teke Tek programına katılarak gündeme dair açıklamalarda bulundu. İşte Numan Kurtulmuş'un açıklamalarından öne çıkan satır başları:

(Riski atlattık mı? sorusu üzerine) Bunu söylediğimiz zaman bazıları ürküyor ya da abartılı bulabiliyor ama Irak'ın paramparça hale gelmesi,

Irak'taki o sürecin başlamasından 20 ay sonra gerçekleşmiştir. Suriye, 18-19 ay sonra bugünkü Suriye haline gelmiştir. Bu, Türkiye Cumhuriyeti tarihimizin en karanlık, en zor virajıydı, ülkemiz tam tabiriyle uçurumun kenarından döndü. Artık yakın dönemde Türkiye'de bir darbe teşebbüsünün olabileceği, buna benzer bir hain planının uygulanmaya konabileceğini zannetmiyorum.

"FİRARİ ASKERLER SUİKAST YAPABİLİR"

(14 Ağustos spekülasyonları) Bu FETÖ'cü çete ve bunlarla iş birliği halinde olanlar, 'vazgeçtik, yenildik, kenara çekilelim' diyecek değiller. Bunlar başka vesilelerle, algı operasyonları üzerinden, örneğin Türkiye ekonomisinin kötüye gitmesini sağlayacak birtakım algıların oluşmasını temin edebilirler. Şu anda 216 firari asker var. Onlar ve onlarla işbirlikçiler üzerinden birtakım ferdi eylemler, suikastler içerisine girebilirler. Siber saldırı teşebbüsünde bulunabilirler. Bundan sonra uyanık olmak lazım. Devlet de bütün birimleriyle uyanık bir vaziyette.

'KURUMSAL BİR ZAFİYET OLDUĞU AÇIK'

(Devlette bir istihbarat zafiyeti mi var sorusuna) Ortada kurumsal bir zafiyet olduğu açıktır. Bunun çalışmalar yapılıp giderilmesi, tek elde toplanması ya da belli ayrı istihbarat örgütlenmelerinin bir çatı altında toplanması gibi çalışmalar yapılabilir. Sonuçta belli bir noktaya geleceğiz. İçinde bulunduğumuz coğrafya ve Türkiye'nin bundan sonraki süreci, istihbaratı çok çok daha önemli bir hale getiriyor. Bizim köy köy, kasaba kasaba çevremizde ne olduğunu bilmemiz ve bu anlamda da Türkiye'yi hem dış tehdit bakımından hem dışarıdaki birtakım irtibatlarla içeride de olaşan tehdit ayaklarını vaktinden evvel deşifre etmemiz, bunları ortaya çıkarmamız lazım ki hareket edebilelim. Dünyanın en güçlü ordusuna veya emniyetine sahip olabilirsiniz ancak istihbaratınız yoksa, bu bir anlam ifade etmez."