BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,80
ALTIN 2.972,27
HABER /  GÜNCEL

FETÖ itirafçısı 3 hakim ve savcıdan şok iddialar!

HSYK Başkanvekili ve 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, FETÖ soruşturması kapsamında hakim ve savcılarla ilgili yürütülen işlemler hakkında bilgi verdi

Abone ol

Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili ve 2. Daire Başkanı Mehmet Yılmaz, makamında gazetecilere yaptığı açıklamada, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında hakim ve savcılarla ilgili yürütülen işlemler hakkında bilgi verdi.: Yargıtay'da gelen dosyaların örgüt elemanlarınca fotokopisinin çekilip ilgili kişiye iletildiği, yine önemli kişilere, önemli iş adamlarına ait dosyaların Pensilvanya'ya götürülüp, Pensilvanya'nın talimatıyla kararlar verildiği açıkça bildirilmiş. Tüyleri diken diken edecek itiraflar dediğim hususlar bunlardı.

HSYK Başkanvekili Yılmaz, FETÖ soruşturmasında etkin pişmanlıktan yararlanan ve itirafçı olan hakim ve savcılar arasında eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, eski HSYK üyeleri Kerim Tosun ve Mustafa Kemal Özçelik'in de bulunduğunu belirterek, "Yargıtay'da gelen dosyaların örgüt elemanlarınca fotokopisinin çekilip ilgili kişiye iletildiği, yine önemli kişilere, önemli iş adamlarına ait dosyaların Pensilvanya'ya götürülüp, Pensilvanya'nın talimatıyla kararlar verildiği açıkça bildirilmişler" dedi.

İtirafçı HSYK üyelerinin tahliyesi

Mehmet Yılmaz, etkin pişmanlıktan yararlanan ve itirafçı olanlar arasında eski HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici, eski HSYK üyeleri Kerim Tosun ve Mustafa Kemal Özçelik'in de bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Her üç isim de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına başvurmuşlar ve etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediklerini söylemişler, verdikleri ifadelerde de örgüte nasıl girdiklerini, örgütün nasıl çeteleştiğini ve mevcut yargısal yetkilerin örgüt elemanlarınca nasıl örgüt lehine kullanıldığını açıkça bildirmişler. Yargıtay'da gelen dosyaların örgüt elemanlarınca fotokopisinin çekilip ilgili kişiye iletildiği, yine önemli kişilere, önemli iş adamlarına ait dosyaların Pensilvanya'ya götürülüp, Pensilvanya'nın talimatıyla kararlar verildiği açıkça bildirilmiş. Tüyleri diken diken edecek itiraflar dediğim hususlar bunlardı. Biz her seferinde söyledik, 'hakim, savcı tarafsız olmalı' dedik ama gördüğümüz şu ki yüksek yargıda ve ilk derece yargıda bu işler böyle olmamış. Dosyalar, kararlar örgütün talimatlarıyla verilmiş.

Pensilvanya'ya götürülen dosya mevcut. Bir ara hatırlarsanız eski Adalet Bakanlarından Mehmet Ali Şahin'in beyanında da geçen bir dosya vardı. Evet, aynıyla vaki, dosya Yargıtay imamı tarafından Pensilvanya'ya götürülmüş ve Pensilvanya'nın onayıyla dosyada hareket edilmiş. Yargıtay'da 2011 ve 2013 döneminde Pensilvanya'nın onaylamadığı hiç kimse daire başkanı olamamış. Bu gerçekler kamuoyunca bilinmiyor. Bizzat bu işi yaşayanların ve bu işin içinde olanların beyanı bu. Yine 2010'da Yargıtay üyeliği seçimleri Pensilvanya ile pazarlık halinde kararlaştırılmış, örgütün isimlendirmesiyle, onların diktesiyle Yargıtay üyesi seçilmiş. Türk yargısı gerçek anlamda kuşatılmış, tarafsız ve bağımsız yargıdan söz etmek mümkün değil. Türk yargısı maalesef bu durumdaymış."

HSYK seçimlerinin ardından 2014'te görevi devraldıklarında, önlerine gelen ilk derece yargısında kumpas, uydurma delillerle ilgili dosyalarda bu konuları kamuoyuna anlattıklarını belirten Yılmaz, şöyle devam etti:
"Oda TV, Hüseyin Kurtoğlu, Fenerbahçe dosyası gibi içinde artık kumpasın, uydurma delillerin bulunduğu dosyaların aynısı yüksek yargıda da mevcut olmuş. Yargıda FETÖ dediğimiz o terör örgütünün dedikleri olmaya başlamış. Her önemli soruşturmada muhakkak örgüt direktifleri ve talimatlarıyla hareket edilmiş. İlk derece hakim ve savcıların bazılarının beyanlarını okuyunca insan karşı karşıya bulunduğu sorunun ciddiyetini daha iyi kavrıyor."