Gaziantep'te FETÖ'ye yönelik davada, terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in yeğeni Ahmet Ramiz Gülen'in de aralarında bulunduğu 3 sanık hakim karşısına çıkarıldı.
Abone olGaziantep'te aralarında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen'in yeğeni Ahmet Ramiz Gülen'in de bulunduğu 3 sanığın yargılanmasına devam edildi.
8. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada, terör örgütü yöneticiliği suçundan 22,5 yıla kadar hapsi istenen tutuklu sanıklar Ahmet Ramiz Gülen ve Ahmet Karayazı ile avukatları hazır bulundu. Karayazı'nın oğlu Emrah Karayazı da tutuklu bulunduğu Tekirdağ Ceza İnfaz Kurumundan, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
Tutuklu sanık Ahmet Karayazı, önceki ifadelerini tekrar etti, kalp ameliyat olduğunu belirterek tahliyesini istedi.
Mahkeme Başkanı Melik Durmaz, sanıkların yakalandığı evin kapısının bir saatten fazla çalındığını, açılmayınca çilingir vasıtasıyla eve girildiğini hatırlatması üzerine sanık Karayazı, "Ben hastaneden gelmiştim, yorgumdum, uyuyordum." yanıtını verdi.
Tutuklu sanık Ahmet Ramiz Gülen de uzun tutukluluk süresini nedeniyle tahliyesini talep etti.
Başkan Durmaz'ın "Sen neden kapıyı açmadın?" sorusuna da tutuklu sanık Gülen, "Ben de o saatte uyuyordum." dedi.
Bunun üzerine Başkan Durmaz'ın, "Saat 18.30'da uyuyor muydun?" şeklindeki soru üzerine Gülen, üniversiteye sabah erken gittiğini bu nedenle erken uyuduğunu söyledi.
Başkan Durmaz, sanığın önceki celse beyanında, "Zirve Üniversitesinde (KHK ile kapatılan) yaz okuluna gitmek için Gaziantep'e geldim ve 4 kredi için kayıt yaptırdım." dediğini hatırlatarak, YÖK'ten gelen yazıda Zirve Üniversitesine kaydının olmadığını kaydetti.
Sanık Gülen, dersler başlamadan yakalandığı için kayda geçmemiş olabileceğini iddia etti.
Başkan Durmaz, "Amcanla hiç telefonla ya da görüntülü görüşmedin mi?" sorusuna Gülen, "Hayır, telefonla ya da görüntülü hiç görüşmedim. Amerika'ya yanına gittiğimde görüşürdüm." cevabını verdi.
İfadesinin ardından yerine oturan sanık Gülen'in yüzündeki teri sildiği görüldü.
Tutuklu sanık Emrah Karayazı da SEGBİS ile yaptığı savunmasında mütalaaya karşı yazılı olarak sunduğu savunmasını tekrar etti.
Başkan Durmaz, sanığa Edirne'de yakalandığını hatırlatarak, "kaçıyor muydun?" diye sordu.
Edirne'ye iş için gitmiş
Kaçma teşebbüsünde bulunmadığını öne süren sanık Karayazı, "Babamın ve diğer şahsın yakalandığı gün evden ayrıldığımda sitede sivil polisler kimlik kontrolü yapıyorlardı, ben de kimliğimi gösterip gittim. Ben o sivil polislerin eve geleceğini tahmin bile etmedim. Gaziantep'te iş bulamayınca Edirne'ye gittim." diye konuştu.
Başkan Durmaz'ın "Edirne'de yakalandığında telefonsuz muydun?" sorusuna sanık Karayazı, parasız kaldığı için telefonunu sattığını söyledi.
Evde ele geçirilen dizüstü bilgisayar ile flaş belleğin sorulması üzerine sanık Karayazı, kendisine ait olmadığını iddia etti.
Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Durmaz, bilgisayarın ele geçirildiği çantada sanığın pasaportu olduğunu belirtmesi üzerine sanık Karayazı, bilgisayarı kısa süreliğine kullandığını ancak kendisine ait olmadığını savundu.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.