BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.966,51
HABER /  GÜNCEL

Fethullah Gülen'in üstündeki ceketin esrarı

Fethullah Gülen Zaman Gazetesi'ne verdiği röportajla bombaladı. Gülen'in sözleri kadar üzerindeki ceketin manası önemli.

Abone ol

İNTERNET HABER - Fethullah Gülen çok uzun bir aradan sonra kendi gazetesi için suskunluğunu bozup ses getirecek açıklamalar yaptı.

Bu röportaj kadar Gülen'in söyleşi sırasında giydiği ceket çok konuşulacak. Zira Gülen çekimler sırasında özellikle o ceketi istemiş ve onunla poz vermiş.

Pensilvanya'da o röportajı gerçekleştiren Ekrem Dumanlı, ceketin neden önemli olduğunu da açıkladı. Gülen'in sıkılarak verdiği o fotoğraflardaki ceket, 1999 yılından kalmaymış.

TÜRKİYE'DEN AYRILDIĞI GÜN GİYMİŞ

Ceketin hikayesine gelince.. Fethullah Gülen fotoğraf çekimleri sırasında ceket isteyince hemen bir tane getirmişler. Ancak Gülen “Bu benimki değil.” diyerek kendi ceketini istemiş. Fethullah Gülen bu ceketi Türkiye'den ayrıldığı gün giymiş. O günden beri de ceketini itinayla saklıyormuş.

fethullah-gülen-pensilvanya-odasinda.jpg

CEBİNDEKİ CEVŞEN


Ceketin cebinde bir de cevşen bulunuyor. O cevşen de Türkiye'den ayrılırken okuduğu cevşenmiş.

CEKETİN MESAJI

Gülen'in fotoğraf çekimi sırasında özellikle o ceketle poz vermesi elbette bir mesaj taşıyor. 15 yıldır sakladığı ve 'Türkiye'ye dönerken giyeceğim' dediği ceketle, hem kendi tabanına hem de hükümetin yaptığı "dön" çağrılarına yanıt veriyor.

GÜLEN'İN PSİKOLOJİSİ NASIL

Röportajı yapan Zaman'ın tepe ismi Ekrem Dumanlı izlenimlerini de aktardı. Gülen hükümet ile girdiği savaş sonrasında nasıl bir ruh hali içinde. İşte Dumanlı'nın aktardığı izlenimler;

"Hazırlıkları bitirip Pensilvanya’ya ulaştığımızda Hocaefendi’nin duruşuna bizzat şahit olmanın merakı ve heyecanı içindeydik. Onca anlamsız ve insafsız saldırıya kim maruz kalsa ciddi bir sarsıntı yaşardı. Ne var ki karşımızda Türkiye’nin yetiştirdiği en değerli ilim ve fikir adamlarından biri vardı ve her dönemde mezalime maruz kalmıştı. Bütün despotlar, darbeciler, baskıcılar Hocaefendi’nin bağımsız davranışından rahatsız olmuştu. Mahzundu, kederliydi ama mehip duruşunda bir milim değişim yoktu. Belli ki yakışıksız laflardan incinmişti; ama o burkuntu zerre miktar ümitsizliğe dönüşmemiş; tam aksine zifiri karanlığın akabinde doğacak bir güneş için dua ediyordu."

fethullah-gülen-ekrem-dumanli.jpg
RÖPORTAJIN EN ZOR KISMI

Ekrem Dumanlı'ya göre röportajın en zor kısmı fotoğraf çekimiydi. Bunu şu sözlerle aktardı;

-İtiraf etmeliyim ki, röportajın en zor kısmı fotoğraf çekimiydi. Her haliyle tabii olan bir insanın fotoğraf makinesinin soğuk yüzü karşısında nasıl sıkıldığını siz de tahmin edebilirsiniz. Nitekim fotoğraf editörümüz Selahattin Sevi deklanşöre basmaya başladıkça Hocaefendi’nin bunaldığını hissettik. Onun o hali bizi de tedirgin etti, üzdü. "