Gazeteci Arif Kızılyalın, Türkiye'de futbol federasyonunun yeniden eleştirilerin odağına yerleşmesine neden olan 'mesaj içeren t-shirtler' meselesini ve çifte standart tartışmalarını yazdı.
Abone olTürkiye Kupası maçında Fethiyespor sahaya, "Yüce Atatürk' yazılı tişörtlerle çıktı, alkışlarla karşılandı.
Ulusalcı laik, demokrat, liberal, milliyetçi, muhafazakar kesimden, "İyi düşünmüşler" tepkileri gelirken, olumsuz tepki beklenmedik bir yerden geldi.
TFF tarafından, maça atanan temsilcinin, "Milletçe sahiplenilen değerleri, sadece kendilerine mal ederek tartışma yaratmak için Yüce Atatürk tişörtleri giyen Fethiyespor..." raporu tartışmanın fitilini ateşledi.
Fethiyespor takımı 'Yüce Atatürk' yazılı tişört nedeniyle PFDK; açılımı ile Profesyonel Futbol Ceza Kurulu'na sevk edilmişti.
Tartışma büyüdü, hatta kupaya o maçta veda eden Fenerbahçe taraftarı, "Eğer Fethiye'ye para cezası gelirse biz öderiz" türünde bir kampanya başlattı.
Bu tartışma küllenmeden, insan hakları mücadelesinin önde gelen isimlerinden Güney Afrika'nın eski lideri Nelson Mandela hayatını kaybetti.
Çok sayıda ülke federasyonu maç öncesinde saygı duruşu ve pankartlarla katılınması çağrısında bulundu kulüplerine.
Türkiye'de bu karar alınmadı, ama Galatasaraylı Didier Drogba ve Emanuel Eboue kendi mesajlarını iletmek istediler, Elazığ maçına formalarının içinde kalacak şekilde üzerlerinde 'Teşekkürler Mabida (Mandela'nın lakabı) ve 'Huzur içinde uyu Mandela' tişörtleri ile çıktılar.
Gol atsalar sarı kartı göze alıp formalarını sıyıracaklar ve futbol dünyasına mesaj vereceklerdi olmadı.
Biri devre arasında, öteki de oyundan alınırken çıkardı formalarını. Alkışlandılar da.
Eboue'den çok Drogba'yı yakın takibe almıştı haber kaynakları.
Çünkü Drogba futbol dışında da önemli bir karakter.
Öyle ki, ülkesi Fildişi'nde kuzey-güney savaşını bitmesi için çağrıda bulunmuş, Afrika Kıtası'nın 100 önemli ismi arasına girmiş bir futbol adamı.
Yine ülkenin çok ama çok büyük bir bölümü iki Afrikalı'nın bu vefalı davranışını kutlar, uluslararası haber ajansları, 'Drogba ve Eboue'den örnek davranış' yorumu yaparken, TFF'nin temsilciler kurulu devreye girdi, tutulan raporlarla iki futbolcu Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu'na sevk edilmişti.
'TFF yönetmelikleri böyle'
TFF, 3 gün arayla skandal olarak görülen iki kararla yeniden gündemin ilk sıralarına çıktı.
İki olay için de TFF'nin resmi ağızları açıklama yapmadılar.
Ne var ki perde arkasından, "TFF'nin yönetmelikleri böyle.." diye bir savunma geldi.
Yapamadıkları savunmanın temelinde şu vardı özetle:
"Elbette Atatürk ve Mandela için savunulan fikirlere saygı duyuyoruz karşı da değiliz. Ancak biz hiçbir konuda mesaj verilmemesi adına bir yönetmelik ve ceza talimatnamesi hazırladık, ona uyuyoruz...
Yarın biri çıkar Hitler selamı verir ya da yine biri çıkar Mussolini tişörtü girse ne yapacağız."
Ve temsilciler kurulunun atadığı ekip, 'ille de kural' diyor..
Şöyle bir örnek verelim bu kuralcılık konusu ile ilgili.
Adana'da bir PTT 1. lig maçı.
Ev sahibi takımın sahası kapalı; maç seyircisiz.
Maçın temsilcisi stadı dolaşıyor, seyircinin alınmadığı turnikelerden biri arızalı.
Tutuyor raporu, basıyor PFDK para cezasını.
Adana Başkanı itiraz ediyor, "Seyircisiz maçta turnikeye ihtiyaç yok, bir dahaki hafta o arıza giderildi..."
TFF'den yanıt: "Ya seyirci girseydi stada, ödeyin cezayı..."
Fenerbahçe-Fethiye ve Galatasaray-Elazığ maçlarının temsilcileri de anlaşılan bu anlayışla hareket etmişlerdi.
"Forma içine içinde mesaj olan tişört mü giyildi? Maç öncesi TFF'den izin alınmadan Yüce Atatürk mesajı mı verildi? Basın cezayı..."
Türkiye ayağa kalktı da Fethiye, 'zanlı' olarak gittiği PFDK'dan cezasız kurtuldu.
Çifte standart var mı?
Ne var ki bu iki rapor olayı Türk futbolundaki bir başka çifte standart anlayışını da gözler önüne serdi.
Kanıt mı?
Yaz sonunda Mısır karıştı.
Kahire'de hayatını kaybeden Rabia isimli bir genç kız için de sağ elin baş parmağını avuç içine alıp 4 parmak kaldırarak sembolize edilen bir 'siyasi' mesaj oluşuverdi.
Öyle ki, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bakanlar ve milletvekilleri ile yurttaşların büyük bölümü 'Rabia' işareti ile selamlaştı.
Yine o günlerde 2 maçta 2 önemli futbolcu Rabia işaretini yapacaktı ulu orta.
Fenerbahçeli Emre ile Rize kaptanı Sercan Kaya'nın maç içinde 'Rabia' selamları TV haber bültenlerine, gazetelere konu oldu.
Ancak, TFF'nin işine gelmemiş olsa gerek ki, ne temsilcilerden rapor geldi konuyla ilgili olarak ne PFDK ne hukuk kurulu harekete geçti.
İki olay; iki farklı uygulama: Atatürk ve Mandela'nın TFF temsilcileri tarafından ceza kuruluna sevki, ama Rabia işaretinin 'görmezden gelinişi'.
ÖNCEKİ HABERLER
