BIST 9.368
DOLAR 34,51
EURO 36,18
ALTIN 2.966,16
HABER /  GÜNCEL

Fenomen uyarısı kimi ablası kimi abi gibi görüyor

YAŞAR Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat, 'vloggerlar'ın gençler ve özellikle de çocuklar üzerinde büyük etkiye sahip olduklarını vurgulayarak, "Amaç yalnızca para kazanmak olmamalı. İletişimin eğitici olmak, yardım sağlamak ve bilgilendirmek gibi temel amaçları bulunur" dedi.

Abone ol

Kısa sürede milyonlarca kişiye ulaşmayı başaran sanal dünyanın görüntülü girişimcileri vloggerlar, gençler ve özellikle de çocuklar üzerinde büyük bir etkiye sahip. Kendi hayatlarının kapılarını sonuna kadar açmaktan çekinmeyen pek çok vlogger, takipçi sayısını artırmak veya daha çok dikkat çekebilmek için suç dahi işleyebiliyor.

İzmir’de yaşayan bir sosyal medya fenomeninin müstehcenlik suçu işlediği gerekçesiyle tutuklanması üzerine de önemi bir kez daha görülen konu hakkında konuşan Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Onat, vloggerların her türlü söylemlerinde dikkatli olmaları gerektiğini söyledi.

TÜİK verilerine göre, bilgisayar ve internet kullanım oranının 16-74 yaş arası bireylerde 2017 yılında sırasıyla yüzde 56.6 ve yüzde 66.8 iken bu oranın 2018 yılında sırasıyla yüzde 68.6 ve yüzde 80.4’e yükseldiğini hatırlatan Doç. Dr. Ferah Onat, "Çocuk, ergen ve genç yetişkinler ekranda gördükleri kişileri rol model olarak alan, onları taklit eden en büyük grubu oluşturuyor. İnsanlarda eğitim düzeyi yükselip yaş ilerledikçe ekrandakilerden etkilenme düzeyleri düşüyor ama tamamen bitmiyor. Nasıl ki televizyonda yayınlanan her şey belli bir denetimden geçiyorsa sosyal medyadaki içeriklerin de toplum sağlığına zarar vermemesi açısından denetimden geçmesinin zamanı çoktan geldi. Ancak burada önemli olan bu kişilerin de oto kontrolünü yapabilmesi" dedi.

'KİMİ ABLASI KİMİ AĞABEYİ GİBİ GÖRÜYOR'
Geçmişin film yıldızlarının yerini neredeyse fenomenlerin aldığını, hatta genç nüfusun bu kişileri ablası ya da ağabeyi gibi görüp, rol model olarak seçtiğini belirten Doç. Dr. Onat, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pek çok ünlü özel hayatları konusunda onlar gibi rahat değildir. Ancak vloggerlar özel yaşamlarını paylaşma ve anlatma konusunda çok rahat görünüyorlar.  Üstelik takipçisinin sorularına kolayca yanıt verip, kimi zaman onların endişelerini giderme konusunda da başarılılar. Bu nedenle de aboneler bu kişileri kimi zaman kendi ablaları veya ağabeyleri gibi görüyorlar. Dolayısıyla amaç yalnızca para kazanmak olmamalı. İletişimin eğitici olmak, yardım sağlamak ve bilgilendirmek gibi temel amaçları bulunur. Vloggerlar da iletişimin bu gücünün farkında olmalılar. Eğlendirirken de pek çok şey öğretebileceklerini bilmeliler. Ben kimim, kime sesleniyorum, söylemlerimle gelecek nesle zarar verir miyim gibi konularda dikkatli olmalılar. Bazı çok izlenen fenomenler bunun bilincinde ve bir hikaye anlatırken kendi kendine annem babam izliyor, gençler bizi izliyor gibi öz denetim yapabiliyor. Ayrıca hata yapsalar bile bunu düzeltebilmenin yollarını aramalılar. Tabii ki eğitim öncelikle ailede başlıyor. Aileler, çocuklarında bir cevher görüyorsa yaptıkları içerikleri mutlaka kontrol etmeli. Markalar ise çalıştıkları internet fenomenleri konusunda dikkatli olmalılar. Çalıştıkları kişilerin dürüst ve eğitimli olduklarından emin olmalılar. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de bizzat YouTube tarafından verilen bazı eğitimler mevcut. Ancak genel olarak şöhret yönetimi konusunda daha çok eğitimler verilmeli ve bu bilinç daha çok kişiye yayılmalı."