BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Felçli anne, hayat verdiği oğluyla hayat buldu

İzmirli Filiz Bardakçı hamileliğin 7. ayında bebeğini kucağına almak için günleri sayarken, birden belinde oluşan ödem sebebiyle felç oldu. ...

Abone ol

İzmirli Filiz Bardakçı hamileliğin 7. ayında bebeğini kucağına almak için günleri sayarken, birden belinde oluşan ödem sebebiyle felç oldu. Belden aşağısı tutmayan anne, azmin zaferi ve evladını kucağına almanın hasretiyle kısa bir sürede yürümeye başladı.
Evlat sahibi olmanın hayaliyle yanıp tutuşan Filiz Bardakçı hamileliğinin 7. ayında birden bire yürüyememeye başladı. Yapılan tetkiklerde belinde bir tümör oluştuğu belirlenen genç kadının önce bebeği alındı, sonra da tümörü temizlendi. Evladını kucağına almanın hasretiyle kavrulan acılı anne İzmir Tınaztepe Hastanesi Buca Tıp Merkezi’ne başvurdu. Doktorların tedavi sürecinin uzun süreceğini belirtmesine rağmen genç anne, evladını kucağına alabilmek ona doyasıya dokunabilmek için azmetti. Ve şaşırtıcı bir şekilde yürümeye başladı. 3 ay önce bebeğini dünyaya getiren genç anne, hayat verdiği oğlunda şimdi hayat buluyor.
“BEBEĞİYLE BİRLİKTE YÜRÜMEYİ ÖĞRENECEK”
Tedavi süreci hakkında bilgi veren Özel Tınaztepe Hastanesi Buca Tıp Merkezi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ali İlhan İnan, “Hastamız belden aşağısı felç olarak bize müracaat etti. Yaptığımız tetkiklerde sinirlerinde ağır zedelenme olduğunu gördük. Fizyoterapistimiz ile birlikte yoğun bir tedavi uyguladık ve hastamız çok kısa sürede hiçbir yardım almadan yürümeye başladı” dedi.
Genç annenin yaşama tutunması için her gün pes etmeden çalıştıklarını belirten Uzman Fizyoterapist Hanife Özalp, hastanın vakasının nadir görülen bir tür olduğunu kaydetti. Genç anne Filiz Bardakçı’nın durumunun çok farklı olduğunu belirten Özalp şöyle devam etti: “Filiz’in durumu biraz ilginç, çünkü bize daha çok kaza sonrası ya da beyin travmaları sonrasında hastalarımız gelir. Filiz bize geldiğinde sadece sağ ayağının baş parmağını hareket ettirebiliyordu. Onun dışında belden aşağısında hareket yoktu. Oturmada denge problemi vardı. Yorucu ve sıkıntılı da olsa bir tedavi süreci geçirdik. Genellikle hastalar için yoğun bir süreç olan günde 1 saat süren bir tedavi süreci geçirdik. Ve hastamız hiçbir yardım almadan yürümeye başladı. 3 aydır devam eden tedavi biraz daha sürecek. Bu arada bebek de büyüyor. Annesiyle bebeği beraber yürümeyi öğrenecek.”
“YENİ DOĞMUŞ BEBEK GİBİYDİM”
Ameliyatının ardından kendini yeni doğmuş bir bebek gibi hissettiğini belirten Filiz Bardakçı ise duygularını şu sözlerle aktardı: “Yeni doğmuş gibiydim. Hiçbir şekilde yürüyemiyordum. Ayağa kalkmayı bırakın oturamıyordum bile. Çok şükür çocuğumu doğurduktan sonra doktorlarımız sayesinde yürüyebiliyor, kendi işimi kendim yapabiliyorum. En önemlisi çocuğuma bakabiliyorum. Çünkü hiçbir şekilde çocuğuma dokunamıyordum. Kucağıma alamıyordum. Şu anda her şeyi çok şükür yapabiliyorum. Çok zordu benim için. Bir de çok hareketli bir insandım ve o duruma düşmek çok moral bozucuydu. Ama çocuğum sayesinde moralimi hep yüksek tuttum ve şu anda bu durumdayız.
“HİÇBİR ZAMAN UMUTSUZLUĞA KAPILMADIM”
Doktorların kendisine uzun bir tedavi sonucu yürüyebileceğini söylediğini ancak bebeği sayesinde 3 aylık gibi bir sürede yürüdüğünü aktaran anne Filiz, “Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadım, yürüyemeyeceğim diye hiç düşünmedim. ‘Sürekli yürüyeceğim, ayağa kalkacağım ve çocuğumla birlikte gezeceğim’ diye düşünerek kendimi motive ettim. ‘Çocuğuma nasıl daha iyi bakabilirim’ diye düşündüm. O yüzden hiç moralimi bozmadım. Moralimi bozsaydım zaten şu an bu durumda olmazdım. Çocuğum sayesinde ayaktayım. Ama eşimin de desteği de çok önemliydi. Tam 5 aydır sanki iki çocuğu varmış gibi baktı bize. Elinden gelen her şeyi yapıyor” diye konuştu.
İlk adımlarını atarken kendini yeni yürümeye başlayan bir bebek gibi hissettiğini ifade eden Filiz, “Çok farklı bir duygu sanki hayatımda ilk defa adım atıyordum. Bir bebek ilk adımlarını nasıl atıyorsa bende o heyecanla yürümeye başladım. Sadece ayağa kalkmam değil oturmam bile çok heyecan vericiydi ve bu umudumu daha da artırdı. Şu anda çok mutluyum Büyük bir travmaydı ama çok şükür geçti” dedi.
(İHA)