BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Fatih'e hakaret eden densiz alman

Babinger’in ‘Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı’ adlı kitabındaki iddialara Prof. Dr. Halil İnalcık cevap verdi.

Abone ol

Alman tarihçi Prof. Franz Babinger’in Türkçeye çevrilen ‘Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı’ adlı kitabındaki iddialara Prof. Dr. Halil İnalcık cevap verdi. Kitabında Fatih Sultan Mehmed’i ‘zalim bir padişah’ olarak tanıtan Babinger için Halil İnalcık, “Osmanlı tarihine yanlı ve Batılı bir gözle bakıyor. Kendine göre birçok nedenden dolayı da Türklere karşı yanlı bir tavır sergiliyor.” değerlendirmesinde bulundu. Franz Babinger’in 1953 yılında “Konstantiniye’nin Türkler tarafından fethedilişinin 500. yılı” dolayısıyla yazdığı kitap, geçtiğimiz hafta Türkçe olarak yayımlandı. Kitapta, Fatih Sultan Mehmed, ‘eşcinsel, yıkıcı, cani ve Hıristiyanlığa sempati duyan bir padişah’ olarak nitelendiriliyor. Osmanlı tarihi konusunda otorite olan Prof. Halil İnalcık, Babinger’i, tarihi saptırmakla suçladı. İnalcık, kendi çağdaşı Babinger’in iddialarının tarihi gerçeklere dayanmadığını ve referanslarının da yetersiz olduğunu söylüyor. Babinger’in eserinin birçok yerinde yer ve isim hataları bulunduğunu vurgulayan İnalcık, ünlü tarihçinin Fatih dönemini birincil ağızdan anlatan Tursun, Enveri, Ruhi, İdris ve Kemal Paşazade’nin eserlerinden habersiz olduğunu belirtiyor. Prof. Abdülkadir Özcan da Fatih’e yakıştırılacak en son şeyin ‘eşcinsellik’ olduğunu söylüyor. Prof. Feridun Emecan ise “Babinger, eserinin orijinalinde görüşlerini, ‘rivayet’ ve ‘iddia ediliyor’ diyerek sıralamış. Ancak çeviride iddialar kesin bilgi gibi yansıtılmış.” diyor. Kitabın İngilizce baskısını yayına hazırlayan William C. Hicman de Babinger’in dipnot kullanmamasının bir eksiklik olduğunu itiraf ediyor. Osmanlı tarihi konusunda, tüm dünyada otorite birkaç isimden biri olarak kabul edilen Franz Babinger’in “Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı” adlı kitabı, sekiz bölümden oluşuyor. Babinger’in tarihî olaylara bakışıyla birlikte kitabın en çok tartışılan bölümleri, Fatih Sultan Mehmed’in kişiliği ve uygulamaları ile ilgili yazdıkları. Yazar, Fatih’in insanlara verdiği en hafif cezalardan birini şöyle anlatıyor: “Büyük Türk’ün cezaları, adaletsizlikleri ve zalimleri türlü türlü ve korkunçtur. Ceza vermek istediği adamı (suçlu olsun olmasın) yere yatırtarak, adamın anüsüne uzun ve sivri bir kazık yerleştirilir...” Prof. Franz Babinger’in “Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı” kitabında yer alan iddialara cevap olarak, Halil İnalcık 1960’ta 20 sayfalık “Fatih Sultan Mehmed ve Zamanı” adlı bir makele yayımlamış. İnalcık, bu makalede Babinger’in yaptığı kronolojik hataları, tarihi kişiliklerle ilgili yanlış bilgileri teker teker cevaplamış. Yazarın iddialarını, Osmanlı tarihçilerinden dipnotlar vererek çürüten İnalcık, kendisinin de Osmanlı kaynakları üzerine bir eseri bulunan Babinger’in, kitabını yazarken Osmanlı kaynaklarının bir bölümünü tamamen görmezden gelmesini anlaşılmaz olarak niteliyor. Dr. Erhan Afyoncu: Babinger, Katolik bir Türk düşmanı Dr. Erhan Afyoncu Babinger’in Katolik ve katı bir Türk düşmanı olduğunu vurguluyor ve ekliyor: “Keşke bütün Türk düşmanları böyle olsa. Babinger’in eseri, Fatih ile ilgili yazılmış en ciddi biyografidir. Türkçeye geç de olsa çevrilmesi sevindirici. Ancak kendisi, eserinde düz mantıkla gidiyor; Fatih ve dönemini daha çok İtalyan belgeleriyle değerlendiriyor. Oysa, Venediklilerin Roma’ya gönderdiği mektuplar asılsız ve yanlış bilgilerle dolu. Belki Katolik ve Türk düşmanı olduğu için Türk kaynaklarını kullanmıyor. Bu yüzden de bazı terimleri karıştırıyor. Mesela Saray’daki ‘İçoğlanlar’ teşkilatını oğlancılık olarak algılıyor ve Saray’a genç erkek (oğlan) alan padişahı eşcinsellikle, oğlanlara düşkünlükle suçluyor. Oysa, ‘İçoğlanlar’, devlete idareci yetişmek için Saray’a alınırdı.” Prof. Dr. Feridun Emecan: Cevap vermek bile gereksiz Prof. Dr. Feridun Emecan “Babinger’in iddialarına cevap vermek bile gereksiz. Fatih’in eşcinselliği ise İstanbul’u kaybeden Bizanslıların ondan hıncını almak için uydurdukları bir yakıştırma. İşin aslı astarı yok.” diyor. Babinger’in eserinin orijinalinde görüşlerini, ‘rivayet’ ve ‘iddia ediliyor’ diyerek sıraladığını, yorum yaptığını söyleyen Emecan, “Gerçi, bunlar kitabın Türkçe çevirisinde yer almamış ve kesin bir dille belirtilmiş. Bu açıdan kitabın çevirisinde de büyük problemler var. ‘Rivayete göre, iddia ediliyor’ gibi cümleler yok. Babinger’in söyledikleri kesin bilgi gibi yansıtılmış.” diyor. Batılı tarihçilerin en çok başvurduğu kaynak Babinger 1967 yılında ölen Franz Babinger, başta Batılı tarihçiler olmak üzere Türk tarihçilerinin de Osmanlı tarihi konusundaki çalışmalarında en çok başvurduğu yazarlardan biri. “Osmanlı Tarih Yazarları ve Eserleri” adlı kitabı, tarih araştırmacıları açısından önemli kaynak olarak biliniyor. Yine Alman Türkoloğun “18’inci Asırda İstanbul Kitapçılığı (1919)”, “ORUÇ Vakayinâmesi (1925)”, “Evliyâ Çelebi’nin Küçük Asya Yolları (1930)” ve “Rumeli Akınları (1937)” gibi Osmanlı tarihi ile ilgili eserleri bulunuyor. Prof. Dr. Abdülkadir Özcan: Bu iddialar Babinger’e yakışmıyor Prof. Dr. Abdülkadir Özcan da tıpkı Prof. Dr. İnalcık gibi, Babinger’in en büyük eksikliğinin, elinde hiçbir tarihi kaynak ve belge olmadan Fatih’i yargılamak olduğunu söylüyor. “Fatih için ‘eşcinseldi’ demek, Babinger gibi bir bilim adamına yakışmıyor.” diyen Özcan, tüm hayatını cihanın tek hükümdarı olmak için mücadele etmeye adayan, zevk ve sefa nedir bilmeyen Fatih’e yapılacak en büyük haksızlığın ve yakıştırılacak en son şeyin ‘eşcinsellik’ olduğunu belirtiyor. KAYNAK: ZAMAN