Fatih Terim'in varlığı deli etse de!
Türk futbol tarihinde Fatih Terim kompleksine kapılanları bir kez daha "Kurt sisli havayı sever" misali seyrediyorum. Gerçek olan şu ki Fatih Terim'in varlığının deli ettiği insanlar onu gizli gizli seyrediyor...
Yine sahneye çıktılar!..
Türk futbolunda bütün sorunlar aşıldı yine varlıklarını ikame etmek için bakıyorum Fatih Terim'in peşine takıldılar...
Vay nasıl şampiyon olamazsın!..
Vay sen nasıl başarılı olamadın!..
Yok öyle, yok şöyle...
Yani sorgulama!..
Bakın...
Fatih Terim’i işte bunun için seviyorum...
Nerede ise Türk spor basının varlığı...
Nerede ise bazı Türk Teknik adamlarının komplekslerinin adı...
Çünkü Fatih Terim olmak kolay değil ki!..
Her şartta kendi göbeğini kendi kesen bir adam...
Olduğu ve göründüğü gibi bir yürekli adam...
Hiç kimseye boyun eğmeyen bir adam...
Hayal denilenleri gerçeğe dönüştüren adam...
Bu yıl başarılı olamamış...
Şartlar ortada!..
Buna rağmen hocanın da mazereti yok ki!
Çünkü hala anlayamadıkları gerçek Fatih Terim'in Galatasaray için Teknik Direktör'den çok öte bir değer olduğu gerçeğidir..
Ayrıca...
Allah aşkına bir insan çalıştırdığı takımı her yıl şampiyon yapacak diye bir kural mı var?
Veya dünya tarihinde böyle bir Teknik Direktör mü var?
İster Guardiola ol…
İster Mourinho …
İster Klopp!
Var mı?
9 yıl Teknik adam olarak çalıştığı takımı 8 kez şampiyon yapmak dile kolay ?
Bu yıl işler iyi gitmedi ya…
“Fırsat bu fırsattır” yine saldırmaya başladılar…
Kim bunlar!..
Ne yazık ki Fatih Terim'e karşı kompleks duygusunu hayatları boyunca damarlarında akan kan gibi taşıyan sözde futbol dünyasında kendilerine rol biçenler!..
Çünkü;
Fatih Terim’i istedikleri gibi kullanamazlar...
Fatih Terim’in duruşu altında hep ezilirler...
Fatih Terim’in başarıları altında kayboldular…
“Kedi uzanamadığı çiğere mağdur der” ya..
Fatih Terim kazandığı zaman ortadan kaybolurlar…
Kaybettiği zaman dişlerini gösterirler…
Ama o dişlerini Fatih Terim’e geçirmeleri hiçbir zaman mümkün olmadığı içinde kusura bakmasınlar ama kudururlar…
Yok efendim Fatih Terim’in başarılarının arkasında çok farklı şeyler varmış!..
Ayıp be!..
Arkasında hiç bir dayı gücü olmadan Allah rahmet eylesin nurlar içinde yatsın mekanı cennet olsun Baba Talat Terim'in oğlu olarak Adana Demirspor'da kendini kanıtlamış G.Saray isteyince Baba Terim onu Türk futbolunun unutulmaz ismi Metin Oktay'a emanet etmiş..
O anı şöyle anlatmış hoca..
"Metin ağabey Adana'ya gitmiş benim için. Baba ocağımı solumuş, el öpmüş, kendini ve Galatasaray'ı anlatmış. Babam çıkarken 'Evladım sana emanet. Allah utandırmasın. Yolunuz açık olsun.'
Türk futbol camiasının en köklü kulüplerinden birinde uzun yıllar futbol oynamış, kaptanlık yapmış, Teknik Direktörlük yapmış, uzun yıllar milli takımı çalıştırmış, Milan gibi takımı çalıştırmış bir adamın arkasında kim var?
Söyleyeyim...
Mangal gibi yürek!..
Lider olmak...
Duruş adamı olmak.. .
Bakın…
Ben Trabzonluyum…
Fatih hoca Adanalı..
37 yıldır tanırım…
1983 yılında Trabzon’da oynanan bir Trabzonspor-Galatasaray maçından önce tanıştım hoca ile…
Maçtan sonra 5 numaralı formasını bana hediye etmişti ki o formayı halen unutulmaz bir anı olarak hep saklarım…
Dile kolay 37 yıl…
O gün bugündür kendisini hep takip ederim, zaman zaman da arar halini hatırını sorarım…
Severim…
Sayarım…
En önemlisi inanırım ona...
Hiçbir zaman sırca köşklerin adamı olmamıştır…
Çok özel bir adamdır…
Fiorentina’yı çalıştırdığı sezon, hakkında yazdığım bir yazı sonrası sabah gazeteye gittiğimde Fiorentina Kulübü antentli bir kağıt üzerinde, kendi imzasını taşıyan bir teşekkür faksı ile karşılaşmıştım…
Yardımseverlikte üzerine tanımam…
Bakın şu fotoğrafa...
Dosttur…
Vefalıdır…
Candır…
Cesurdur…
Harbidir…
Doğrularından asla taviz vermez..
Herkes Teknik Direktör olabilir ama “HERKES LİDER OLAMAZ” sözünün en güzel tarifidir...
Türkiye'de "İmparator", İtalya'da "Grande" lâkapla anılmak gibi unvanı kendine kendine mi verdi?
Ona hayranlık duyanlar verdi!..
Güneş balçıkla sıvanır mı?
Tarih gerçekleri yazar…
O gerçekleri de Fatih Terim yazmıştır ki kim ne konuşursa konuşsun silinmesi mümkün olmayanlar gerçeklerdir bunlar...
Bu sezon yaşanan hayal kırıklığı sonrası “Kurt puslu havayı sever” misali yine birileri üzerine oyun oynamaya başladı..
Yani söz konusu Fatih Terim olduğu zaman amaçları üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olduğunu bildiklerimiz Fatih Terim düşmanlığını ortaya koydular..
Ya Allah’tan korkun…
Yani her biri Galatasaray için olmazsa olmaz olan isimlerden mahrum kalmak, korana virüse yakalanıp hastanede yatmak vs..vs..
Hiç olmayacak şekilde şansızlıklar yaşamış birtakım ile ligi noktalayacak…
Buna rağmen spikerin “Başarısızlık varsa sebep olarak neyi söyleyebilirsiniz?” şeklindeki sorusuna
“Sebep A benim… Sebep B benim… …”
cevabı verecek kadar net adamdır..
Hala anlayamadıkları gerçek şu ki Fatih Terim Galatasaray için sadece bir Teknik Direktör hiçbir zaman olmamıştır…
Futbolcuyken de böyleydi…
Dünya futboluna bir bakın eski bir futbolcusunun takımı ile yarım asra yakın böylesine bütünleştiği, Teknik adam olarak çalıştırdığı 9 sezonda 8 şampiyonluk elde ettiği UEFA Kupası dahil nice kupalar kaldırdığı bir başka Teknik Direktör var mı?
İtalya’da Fiorentina’ daki başarı öyküsü..
Milan gibi dünya kulübünün Teknik Direktörlük görevini üstlenmesi…
Neyi anlatıyor..
Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz misali Fatih Terim’in yaptıklarını anlatmaya gerek yok
9 yılda;
Bir UEFA Kupası şampiyonluğu…
8 Süper Lig şampiyonluğu…
6 Türkiye Kupası şampiyonluğu…
5 Süper Kupa şampiyonluğu…
Yetiştirdiği nice yıldızlar…
Böyle bir karne var mı?
Ümit Milli takımdan A Milli takıma kadar ilkleri başarmış bir adamın adı Fatih Terim ..
Ona ön yargı ile bakıp eleştire getirenlere tavsiyem öncelikle bir aynaya baksınlar!
Gerçek olan şu ki;
Fatih Terim'in varlığı kimilerini “Deli “ etse de;
uzaktan onu “Gizli gizli “ büyük bir hayranlıkla izlemelerine hep bayılırım.
Allah uzun ömürler versin, varlığını eksik etmesin…