BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,75
ALTIN 2.968,40
HABER /  GÜNCEL

Fatih Sultana büyük kumpas!

Abdullah Gül'ün başına gelenlerin aynısı Fatih Sultan'ın başına gelmişti. Hatta mezarı bile açılmıştı. Kafatası ölçülmüştü. İşte büyük kumpas;

Abone ol

CHP'li Canan Arıtman'ın Cumhurbaşkanı Gül için "anneannesi Ermeni'ydi" iddialarına Can Dündar "kumpas" diye fikir beyan etmiş. Ama Dündar'ın bahsettiği kumpas bir alet. Kafasası ölçüyor ve kişinin hangi ırka ait olduğunu saptıyor... Dündar bu aletin zamanında Fatih Sultan için de kullanıldığını ve Ermeni mi yoksa Türk mü diye araştırıldığını yazmış.... Tıpkı bugün Abdullah Gül'e yapılmaya çalışıldığı gibi...

İşte Can Dündar'ın "" yazısı:

FATİH SULTAN MEHMET'İN KAFATASININ ÖLÇÜLDÜĞÜ KUMPAS ALETİ BÖYLE BİR ŞEY

“Kumpas”ın bir de gerçek anlamı var:
Bu mekanik alet, sabit bir cetvel üzerinde gezen hareketli mekanizmasının iki ucu arasında kalan maddenin uzunluğunu ölçüyor.
“Kumpas” mesela kafatası ölçümlerinde kullanılmıştır.

FATİH SULTAN ERMENİ Mİ TÜRK MÜ?

Tarihten örnek verelim:
1935’te bazı Türk tarihçiler dünyada esen ırkçılık rüzgârının da etkisiyle “tarihi kişiliklerin kökenini araştırma”, daha doğrusu, “Türk olduklarını kanıtlama” sevdasına düştü.
Bu çerçevede Mimar Sinan’ın “Atadan Türk mü, yoksa devşirilmiş bir Ermeni mi” olduğu tartışması açıldı.

HAYDİ MEZARINI AÇIP BAKALIM

“En iyisi, mezarını açıp kafatasına bakmak” denildi.
Ağustos başı, büyük mimarın Süleymaniye’deki mezarı bilim adamlarının huzurunda açıldı.

KAFASINI KUMPASLA ÖLÇELİM

Kafatası çıkarıldı. Kumpas marifetiyle ölçüldü.
5 Ağustos 1935 tarihli Cumhuriyet’te yayımlanan sonuç, biraz bugünkü resmi açıklamaları andırıyordu:

ÇOK ŞÜKÜR TÜRK'MÜŞ!

“Koca dâhinin kafatası üzerinde yapılan tetkikat, büyük Mimarın yalnız kültür itibarile değil, ırk noktasından da Türk olduğunu göstermiştir. Türkler ırk itibarile Brakisefal, yani yassı, yuvarlak kafalıdır. Mimar Sinan’ın kafasının muayenesinde bu büyük başın da Brakisefal olduğu meydana çıkmıştır.”

KAFATASI AVCILARI GÜL'ÜN PEŞİNDE

Hadi o öyle bir dönemdi, bütün Avrupa’da kafatası avcıları ölçüme çıkmıştı diyelim; ya bugün Cumhurbaşkanı’nın şeceresi peşine düşen ırkçılığa nasıl bir açıklama bulacağız?
Bu anlayışın hâlâ partisi içinde barınabilmesini neyle izah edeceğiz?
Türkiye’de “Ermeni dölü” ifadesini hakaret amacıyla kullanan bir bakanın görev yaptığını kayıtlardan, hafızalardan nasıl sileceğiz?
Sevmediği filmi, müzisyeninin “Ermeni kökenli” olduğunu söyleyerek eleştirecek kadar ırkçılaşan avukatların olduğu bir ülkede adaleti nasıl savunacağız?
Sinan’ın kafatasını nasıl bulup, “başına gelenler”den dolayı kimden özür dileyeceğiz?