BIST 9.420
DOLAR 34,34
EURO 36,40
ALTIN 2.840,96
HABER /  MEDYA

Fatih Altaylı'dan kızdıracak yazı!

Fatih Altaylı Başbakan'ın Dolmabahçe'de görüştüğü gazetecileri çok ağır eleştirdi.

Abone ol

İNTERNETHABER.COM- Başbakan Erdoğan'ın dün Dolmabahçe'de bazı gazetecilerle yaptığı toplantıyı yazan Fatih Altaylı'dan o gazetecilere zehir zemberek yorumlar geldi. Altaylı, "listeyi yapan her kimse Başbakan'ı üzmeyenleri sevindirmek için bir liste hazırlamış" derken toplantının bu gazetecilere bir ödül olduğuna dikkat çekti.

Habertürk Gazetesi'nden Fatih Altaylı, Başbakan'ın gazetecilerle olan toplantısında olmak istediğini ama "ödüllendirilmek" için değil "soru sormak" için orada bulunmak istediğini yazarken neden çağırılmadığını da şöyle anlattı:

ÖDÜL LİSTESİ

Katlımcı listesine bakınca "niye davet edilmediğimi" anladım.
Benim ve başka birtakım  gazetecilerin niye davet edilmediğini.
Davet edilenler, özellikle son süreçte Başbakan'm okumaktan keyif aldığı türde yazılar kaleme alanlardı.

Bu toplantı da bir anlamda "ödül"dü.
Listeyi yapan her kim ise, Başbakan'ı üzmeyenleri sevindirmek için bir liste hazırlamıştı.
Bu liste aynı zamanda davet edilmeyenler için de bir mesaj niteliğindeydi.
Elbette ki, Türkiye'nin bu önemli gündeminde ben de orada olmak isterdim.
Ama "ödüllendirilmek" için değil, gazeteci olduğum için.
Gazeteci olarak davet edileceksem koşa koşa giderim. Ödül olarak davet edileceksem ben almayayım.

DÜN YALAN BUGÜN SATAR

Fatih Altaylı orada bulunan gazeteciler için de çok ağır ithamlarda bulundu. Altaylı, bugün emniyet ve yargdan bazı isimlere çete mensubu diyen gazetecilerin dün aynı kişilerle çok yakın olduklarını iddia etti. Altaylı'nın bu iddiaları gazeteciler kızdıracak:

Emniyet mensupları ve kimi savcılar için "Paralel devletin adamı" suçlaması yapanlara, bazı savcılar için "Yargı mensubu değil çete mensubu" diye yazanlara, bunlarla ilgili hakaret dolu ithamlar kaleme alanlara bakıyorum ve kahkahalarla gülüyorum.
Daha doğrusu eğleniyorum.

Çünkü bunları yazanların tamamı, ama istisnasız tamamı....
Daha düne kadar...
Her fırsatta bu Emniyet müdürleriyle buluşup onlara "Abi şunları da gözaltına alsanıza" diye akıl veriyorlardı.

Her randevu alabildiklerinde o savcılarla buluşup "Bak bunlar geçmişte şunları yaptılar. Bunlar hakkında da iddianame hazırlasanız, hazırladığınız iddianamelere bunların isimlerini de ekleseniz" diye ricada bulunuyorlardı.

O savcılarla ve o Emniyet müdürleriyle yakınlıklarını büyük bir güç gösterisi gibi her yerde, her fırsatta herkese anlatıyor, "O benim özbeöz adamımdır.
Bana sormadan adım atmaz. Atacağı her adımı bana söyler" diye o savcıların ve Emniyet müdürlerinin gücünü kendi güçleri gibi lanse ediyorlardı.

O gün "k.çlarını yaladıkları" adamlar bugün "paralel devlet ve çeteci" oldular.

Bu nedenle gülüyorum ve bekliyorum.
Bugün yaladıklarını "Eee, o da çok ileri gitti" diye satacakları günü bekliyorum.