''Duvara Karşı'' (Gegen die Wand) adlı filmiyle ''Altın Ayı'' ödülünü kazanan Türk kökenli Alman yönetmen Fatih Akın, yurtdışında yaşayan Türklerin daha tutucu oldu
Abone olAkın, Berliner Kurier gazetesi tarafından dağıtılan ''rtv'' adlı haftalık televizyon dergisine verdiği röportajda, İstanbul'da yaşadığı dönemlerde yaşıtlarına göre daha sıkı bir dini eğitim aldığını belirterek, ''Yurtdışında yaşayan Türklerin, ülkelerinde olduğundan daha tutucu davrandıklarına inanıyorum'' dedi. Akın, ''İstanbul Hatırası: Köprüyü Geçmek'' (Crossing the Bridge) adlı belgesel filmiyle ilgili soru üzerine, ''Belgeselin çekimleri benim için bir çeşit mükafattı. İstediğim gibi hareket edebildim ve o orada bir de film çevirdim. 'Duvara Karşı', böyle bir belgesel film yapabilmem için gerekli güveni bana verdi'' diye konuştu. Türk müziğinin hayatında oynadığı role ilişkin soruyu da Akın, ''Ben Türk müziği ile büyüdüm. Başlangıçta ne geleneksel Türk müziğinden ne de pop müziğinden hoşlanıyordum. İlk kez 15 yaşında Sezen Aksu'yu keşfettiğimde Türk müziği benim için cazip hale geldi'' diye cevapladı. Fatih Akın, İstanbul'u anlatırken, ''Çok kültürlü bir metropol olan İstanbul'da birlikte yaşamın sorunsuz olduğuna inanıyorum. Bazıları AB içindeki çeşitliliğe de karşı çıkıyor, ancak bunlar çoğunlukta değil. Bu şehirde geleneksel bir hoşgörü var. Bu da böyle büyük bir kent için gerekli'' dedi.