'Evim' şirketleri mağdurları için fesih hakkında para iadesi

'Evim' şirketlerine güvenerek parasını yatıran ancak mağdur olan kişiler için yeni yasa TBMM'de kabul edildi. Ayrıntılar belli oldu.

Kamuoyunda ‘evim’ mağdurları olarak bilinen faizsiz konut şirketi mağdurlarına paralarını, sözleşme fesih talebinde bulunduktan sonra 1 ay içerisinde alabilme imkânı tanındı. Ödediği ücreti faiziyle isteyen mağdur ise yapılacak ödemelerde 4. sırada olacak. Konuyla ilgili önerge TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kabul edilirken, mağdurların alacağı toplam tutarın ise 776 milyon lira olduğu belirtildi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu, torba yasa teklifini 3 günlük görüşme trafiğiyle kabul etti. Komisyonda en çok tartışılan maddelerden biri tasarruf finansman şirketleri mağdurlarına yapılacak ödemeler oldu. TMSF Başkanı Fatin Rüştü Karakaş süreçte gelinen durumu vekillere aktardı. 21 firmanın tasfiyesi için çalıştıklarını söyleyen Karakaş, “Bu firmalardaki taahhütler, işte, bir yılda araba... Altı aya kadar inen taahhütler var. Masa haricinde bunun tasfiye edilmesi için baktığımız zaman 47 bin 389 mağdur var, 9 bini finansman döneminde girip evini, arabasını teslim almış; bunların masadan alacakları rakam 776 milyon lira... Bunu böldüğümüz zaman kişi başı 15-16 bin liralık bir para düşmüş oluyor” dedi.

Bu parayı batan firmalardan alacaklarını öngördüklerini kaydeden Karakaş, dileyenlerin ise faaliyetine onay verilen firmalarla devam edebileceklerini belirtti. Tercih eden hak sahiplerine ise ödemelerini yapacaklarını belirten Karakaş, ”Bizim buradaki, kanundaki talebimiz, mağduriyetin giderilmesi için, peşin olarak ödenebilmesi için düzenleme yaptırıyoruz... ‘Biz yatırdığımız parayı alıp çıkmak istiyoruz.’ O zaman bu paralarını nakden ödeyeceğiz, yolunuza... Dediler ki: ‘Faiz alacağımız, başka alacaklarımız var.’ Çünkü faiz gündemde yoktu ama bugün faiz de gündemde artık. Bu sefer de masada 4’üncü sırada yazılacaklar, masanın tahsilatlarında para kalırsa onları da ödeyeceğiz ileriki dönemlerde ama kısa sürede ödemiş oldukları paraları hak sahiplerine ödemiş olacağız devlete zarar getirmeden” ifadelerini kullandı.

AK Parti İstanbul Milletvekili Abdullah Güler ise düzenlemeyle ilgili olarak “Beklenti belki çok daha üst seviyede olabilir ama biz genel manadaki mağduriyetleri gidereceğine inanıyoruz” açıklamasında bulundu. Diğer yandan komisyonda CHP Ankara Milletvekili Bülent Kuşoğlu, bu şirketlerin zamanında neden denetlenmediğini sorarken, “Bu sözleşmelere nasıl cevaz verildi? Yani ben kalkıp da ‘Yüzde 500’den para toplarım’ deyip piyasadan 1 milyar toplayıp gitsem olur mu? Neden buna cevaz verildi, denetim yapılmadı?” dedi. BDDK Başkan Yardımcısı Vekili Murat Yönaç bu soruya, “Bütün kamu kurumları sadece Anayasa’dan ve kanundan aldığı yetkileri kullanabilir. Tasarruf finansman şirketlerini düzenleme, denetleme yetkimiz 7 Mart 2021 tarihinden itibaren BDDK’ye tevdi edildi. Ondan önce bir denetim söz konusu değildi” yanıtını verdi.

90'lı yıllarda başlamışlardı
AK Parti Giresun Milletvekili Cemal Öztürk ise, denetimlerle ilgili eleştirelere şu yanıtı verdi: “Tabii ki bir ihtiyaçtan doğuyor yasal düzenlemeler. Geçmişte niye öngöremediniz? Öngörülememiş, kabul etmek lazım. Böyle bir ihtiyaç olmamış çünkü o firmalar 90’lı yıllarda -belki 89’ların sonlarında mı bilmiyorum- başlamışlardı. Reklâmlarını duyuyorduk, herhangi bir temasımız olmamakla beraber, çok da büyük bir mağduriyetler yaşanmamıştı ama hatırlarsınız bizim kuşak 1980’li yıllarda, 79’larda bir banker faciası yaşadı. Netice olarak şunu söyleyelim: Yani siz tabii ki muhalefet olarak, haklı olarak diyorsunuz ki: ‘Niye bugüne kadar yapmadın?’ Doğru, saygı duyarız ama bir ihtiyaç, bir mecburiyet meydana çıkmadıktan sonra siz piyasa ekonomisine durup dururken müdahale edemezsiniz, etmediniz ama 2019’dan sonra bir problem büyüyordu, büyümeden müdahale edildi.”

Sözleşmeler aynı şekilde devam etsin
ŞİRKET mağdurları adına konuşan Tacettin Çataltepe ise, “Bizler en azından on aylık bizim o yaşadığımız mağduriyeti gidermez ama karşılıklı olarak, devletin şefkatini üzerimizde görmek için biz eski sözleşmelere sadık kalınarak yeni firmalarla devam etmek istiyoruz. Talebim, bizim aktarılacak olan eski sözleşmelerimizin yeni firmalarda, mali yapısı güçlü olan firmalarda aynı şekilde devam ettirilmesi” dedi.