Evelallah 11'e değil, 111'e katlarız

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, çözüm sürecinin Güneydoğu'ya sağlayacağı katkıyı işte bu sözlerle anlattı.

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, bu yılın ilk iki ayında Şanlıurfa'da teşvik belgesi adetinin geçen yıla göre 3 kat, Diyarbakır'da 6 kat arttığını belirterek, ''Şanlıurfa'da istihdam 3 kat, Diyarbakır'da 11 kat arttı. Barışın tam hakim olduğu noktada biz bunları evelallah 11'e değil, 111'e katlarız'' dedi.

Uluslararası Yatırımcılar Derneği (YASED) yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelen Çağlayan, bir gazetecinin, barış sürecinin doğuya ekonomik katkısının ne olacağına ilişkin sorusu üzeri, bu konunun aslında uluslar arası sermayeyi de ilgilendirdiğini söyledi.

Çağlayan, ''Türkiye bu konuda çok önemli mesafe kat etti. Bundan sonra Türkiye'nin biraz daha dikkatli olması gerekiyor. Türkiye düşmanları, Türkiye'nin gelişmesini, büyümesini ve barış sürecine erişmesini istemeyenler alçakça saldırılara devam edecektir. Nitekim bunun bir örneğini Danimarka'ya gittiğimizde gördük. Başbakanın, Türkiye'nin en büyük partisinin Genel Başkanı'nın odasına bir lav silahıyla ateş açılıyorsa, bunların sona geldiklerinin çok net bir göstergesidir'' diye konuştu.

"BİRBİRİMİZİ REDDEDEREK NEREYE KADAR GİDEBİLİRİZ"

Türkiye'yi çözüm sürecine hiç bu kadar yakın görmediğini, geçmişte tabu olarak konuşulamayan şeylerin artık konuşulduğunu ifade eden Çağlayan, ''Keşke 10 sene evvel yapılsaydı. Birbirimizi reddederek, tanımayarak, nereye kadar gidebiliriz. Ben de bu ülkenin sıkı bir milliyetçisiyim. Ben de Kürt orijinli biriyim. Çanakkale Şehitliği aslında her şeyi anlatıyor. Türkiye son derece önemli mesafe yakalamıştır. Bu işi çözecek hükümet bu hükümet, lider Başbakanımızdır'' şeklinde konuştu.

İnsanların çözüm sürecinden beklenti içinde olduğunu anlatan Çağlayan, ''PKK terörü yatırım yapmayı engelledi, araçları yaktı. O yerlerin gelişmemesini kendisine sermaye olarak kullanmaya çalıştı. İnsanları devlete karşı asi duruma getirmeye çalıştılar. Ümit ediyorum bu süreçle yatırımlar coşacak. Bizim iş sağladığımız her insan terörün elinden aldığımız insandır'' değerlendirmesini yaptı.

TÜRKİYE'Yİ TUTABİLENE AŞKOLSUN

Artık analar ağlamasın, insanlar ölmesin diye yola çıkıldığını söyleyen Çağlayan, şunları kaydetti:

''Türkiye, bu işe yüzlerce milyar dolar kayıpla girmiş olan bir ülke. ASO Başkanvekili olduğum dönemde bir dergi çıkarttık. O günün şartlarında PKK terörünün Türkiye'ye zararı 100 milyar dolardı. Bugün 'bu rakam 300-400 milyar dolar' diyebilirsiniz. Türkiye, çok zaman kaybetti. Artık geldiğimiz süreç gerçek kardeşliğin yaşandığı, insanların renklerine, dillerine, ırklarına, inançlarına göre ayrılmadığı, insanları insan olduğu için hepimizin sevmesi gereken bir yapıya inşallah dönüyoruz. Yapılan açıklamalar son derece olumludur.''

Çağlayan, Nevruz'un, dün olgunluk içinde kutlandığını dile getirerek, Nevruz'un Türk'ün, Orta Asya'nın, Kürt'ün de bayramı olduğuna dikkati çekti. ''Başbakanımız da ifade etti; keşke dün Diyarbakır'da yapılan kutlamalarda bizim şanlı, şerefli ay yıldızlı bayrağımız da olsaydı'' diyen Çağlayan, söylemler kadar fiili uygulamanın da önemli olduğunu dile getirdi. 

Türkiye'nin bu sıkıntıdan kurtulması gerektiğini belirten Çağlayan, ''Ondan sonra Türkiye'yi tutabilene aşkolsun. Türkiye doğusu, batısı, kuzeyi, güneyiyle topyekun bir şekilde çok ciddi bir kalkınma atağına geçecektir. İnşallah o bölgenin ekonomik bir sisteme kavuşup, tıkanmış olan damarları açılacak. Gitmeyen kan ki, bunu sermaye olarak görüyorum, o bölgeye gidecek. Oradaki insanımız işe kavuşacak. Uluslararası rekabette önemli yer tutacaklar'' beklentisini ifade etti.

ŞANLIURFA VE DİYARBAKIR'DA İSTİHDAM VE TEŞVİK BELGESİ ARTTI

Bu yıl Ocak-Şubat döneminde Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerindeki gelişmeye değinen Çağlayan, şunları anlattı:

''Şanlıurfa'da teşvik belgesi adedi geçen yıla göre 3 kat, Diyarbakır'da 6 kat arttı. Şanlıurfa'da istihdam 3 kat, Diyarbakır'da 11 kat arttı. Bunlar son derece büyük ve moral veren rakamlar. Barışın tam hakim olduğu noktada biz bunları evelallah 11'e değil, 111'e katlarız. Sürecin bu anlamda belirleyici olacağını biliyorum.''